Gündem

Cezaevinde çiçek bile yasak!

Veli Ağbaba, Candaş Kat’a gelen bir mektuba iliştirilen çiçeğin, 'kimyasal ya da biyolojik içerik barındırabilir' çekincesiyle cezaevi idaresince koparıldığını anlattı

02 Şubat 2014 10:49

CHP’li Veli Ağbaba Kırıkkale Cezaevi’nde bir mahkûma gönderilen mektuba iliştirilmiş kuru gülün, ‘kimyasal ya da biyolojik içerik barındırabilir’ gerekçesiyle verilmediğini söyledi.

AKP Konya Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu ve MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru'yla geçtiğimiz günlerde alt komisyon adına katıldığı Kırıkkale F Tipi Cezaevi incelemesine ilişkin konuşan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba  “Sadece Kırıkkale Cezaevi’nde uygulanan bir yöntemle karşılaştık. Sohbet hakkı sırasında hükümözlülerle hükümlüleri biraraya getirmiyorlar. Bu nedenle Candaş Kat isimli hükümözlü, kurumda başka hükümözlü olmadığı için 6 aydan beri ne etkinliğe çıkabiliyor ne de biriyle görüşebiliyor” dedi.

Milliyet gazetesinden Meriç Tafolar'ın haberine göre Ağbaba, Candaş Kat’a gelen bir mektuba iliştirilen çiçeğin, “kimyasal ya da biyolojik içerik barındırabilir” çekincesiyle cezaevi idaresince koparıldığını anlattı.

 

Eldiven yasak, hiç müzik yok

 

Görüş yerinde hükümlülerin aileleriyle fotoğraf çektirmesinin yasak olduğuna değinen Ağbaba, kapalı görüş esnasında hükümlü Erkin Kocaman’ın “İşkence yapmak onursuzluktur” sözleri nedeniyle disiplin cezasına çarptırıldığını belirtti. Ağbaba, cezaevinde çıplak aramanın olduğunu, renkli kalem, dijital saat, karton ve radyonun bazı frekansları ile mp3 çaların yasak olduğunu belirterek, “Cezaevinde hiç müzik yok. Eldiven yasak. Cezaevi idaresi mahkumların eldiven alabilmesi için doktor raporu istiyor” dedi.

 

Pir Sultan örgüt lideri oldu

 

Ağbaba, MLKP hükümlüleri Selçuk Çelik, Mesut Çekin ve Orhan Eroğlu’nun koğuşunda kendilerine, “Dini inançlarımız gereği aşure yapmamız lazım, ancak idare bize 15-20 gün sonra veriyor aşureyi, Ramazan ayında da 15 gün sonra oruç tutabilirler mi? O da inanç, bu da inanç. Bu da bizim inancımız” diyerek tepki gösterdiklerini belirtti. Ağbaba, boncuk kullanarak mahkumlar tarafından yapılan Pir Sultan Abdal resmine, “örgüt lideri” denilerek el konduğunu belirtti.

 

Kürtçe tercüman sıkıntısı

 

Ağbaba, cezaevinde bazı mahkumlara Kürtçe mektup geldiğini ancak cezaevinde Kürtçe tercüman bulunmadığı için bu mektupların mahkumlara iletilemediğini belirterek, “Kürtçe tercüman olmadığı için 1-1,5 ay sonra tercüman denk düşerse okutuyorlar” dedi. Ağbaba babası ölen bir mahkumun da cenazeye, “güvenlik” gerekçe gösterilerek gönderilmediğini anlattı. Görüş için verilen sürenin yetersiz olduğunu, ağırlaştırılmış müebbet cezası alanlara ise tüm ziyaretçilerini aynı anda görme hakkı tanınmadığını belirten Ağbaba, “4 kişi ziyarete geldiyse, süreyi 4’e bölüyorlar, Hükümlü 4 ziyaretçisini de aynı anda göremiyorlar” dedi.