Türk Ceza Hukuku Derneği (TCHD), “Üçüncü yargı paketi” olarak adlandırılan “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısı” üzerine TBMM Adalet Komisyonu'na bir teklif sundu. TCHD Başkanı Fikret İlkiz ve TCHD Genel Sekreteri Hasan Fehmi Demir tarafından TBMM'ye sunulan ve paketteki ceza hukuku düzenlemeleri üzerinde bilimsel değerlendirme yapılan teklifi, Prof. Dr. Serap Keskin Kiziroğlu, Yrd. Doç. Dr. Barış Erman ve araştırma görevlisi Gülşah Kurt Yücekul hazırladı.
TCHD'nin teklifinde; Bakanlar Kurulu'nca kabul edilerek 16 Ocak 2001'de TBMM'ye sevk edilen tasarının ceza hukukuna ilişkin bölümleri üzerinde yapılan değerlendirmede maddeler tek tek ele alındı ve eksik ya da uygulamada temel haklar ile ceza hukukunun temel ilkeleri açısından sorun yaratabilecek düzenlemelere ilişkin değişiklik önerileri yapıldı.
İfade özgürlüğünden tutukluluk sürelerine, “terör” suçlarından yeniden düzenlenen rüşvet suçlarına kadar geniş bir değerlendirme yapılan teklifte, insanların “varsayımsal yaklaşımlarla örgüt üyesi kabul edilmemesi” uyarısı yapıldı. “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılır” şeklindeki düzenlemeye itiraz edilen çalışmada, “Örgüte üye olmayan birinin, varsayımsal bir yaklaşımla örgüt üyesi kabul edilerek örgüte üye olmak suçundan cezalandırılması, ceza hukukunda kanuni karinelere yer olmadığı ilkesine ve dolayısıyla ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesine aykırı düşmektedir. Getirilen değişiklik bu durumu ortadan kaldırmamaktadır” ifadesi kullanıldı.
TCHD'nin çalışmasında, üçüncü yargı paketinde tutukluluk süreleri konusunda “esaslı bir değişiklik yapılmadığı” da vurgulandı, ancak tutuklama kararları için öngörülen “ölçülülük” ilkesinin “yenilik olarak değerlendirilebileceği” belirtildi. Tutuklama konusunda uygulamadan kaynaklanan sorunların altı çizilen çalışmada “tutuklama nedenlerinin varsayılabilmesine imkan veren 'suçlar kataloğu'nun tamamen kaldırılması” önerildi. Tutuklamayı kolaylaştıran “katolmog suçlar” için çalışmada, “Bu sistem, tutuklama tedbirinin çok daha orantısız bir biçimde uygulanması sonucunu doğurmuştur. Suçun ağırlığının, tutuklama nedenlerinin varsayılabilmesine imkân tanıyabilmesi son derece yanlış bir sistemdir. Herhangi bir tutuklama nedeninin bulunmadığı hiçbir halde tutuklamaya imkân verilmemelidir” dendi. TCHD çalışmasında ayrıca, üçüncü yargı paketinde “tutuklamaya ilişkin diğer hükümlerde bir değişiklik öngörülmemesinin eksiklik olduğu, özellikle, asıl tartışma konusu olan uzun tutukluluk sürelerine hiç değinilmediği” vurgulandı ve “Bu yöndeki değişiklik taleplerinin çok çeşitli çevreler ve bu kapsamda hükümet çevreleri tarafından da sıklıkla dile getirilmekte olmasına rağmen bu sorunun çözümüne yönelik bir hükmün tasarıda yer almaması dikkat çekicidir. CMK’nın 'tutuklulukta geçecek süre' başlıklı 102. maddesinin, AİHM kararları doğrultusunda yeniden düzenlenmesine ihtiyaç bulunmaktadır” denildi.
Türk Ceza Hukuku Derneği'nin TBMM'ye sunduğu çalışmanın tam metni