Gündem

Ceren Özdemir'in katili, polis memurlarını bıçakla yaraladığı gerekçesiyle hâkim karşısında: Öldürmek istedim

10 Şubat 2020 12:40

Ordu'da üniversite öğrencisi Ceren Özdemir'in (20) katil zanlısı Özgür Arduç'un (36), yakalandığı sırada polis memurlarını bıçakla yaraladığı gerekçesiyle 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs' suçundan yargılanmasına başlandı. Van'da tutuklu bulunduğu cezaevinden duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanıp, ifade veren sanık Arduç, "Bıçağın kabı olmasaydı ikisini öldürmüştüm. Öldürmek istedim. Bana bakmasaydı ben boğazına sokacaktım. Sonra bıçağı şoföre sokacaktım" dedi.

Ordu'nun Altınordu ilçesine bağlı Zaferi Milli Mahallesi'nde, 3 Aralık 2019'da meydana gelen olayda, Ordu Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi balerin Ceren Özdemir, bale kursundan çıkıp evinin önüne geldiği sırada kendisini takip eden cezaevi firarisi Özgür Arduç tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Katil zanlısı Özgür Arduç, olayın ertesi günü kent merkezinde esnaf tarafından yakalanarak, kendisini polis otosuna bindiren 2 polis memurunu da bıçaklayarak yaraladı. Tutuklanan zanlı Özgür Arduç, yargılandığı Ordu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'canavarca hisle kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çaptırıldı.

Polislere saldırıdan hakim karşısında

Üniversite öğrencisi Ceren Özdemir'in katil zanlısı Özgür Arduç'un, yakalandığı sırada polis memurlarını bıçakla yaraladığı gerekçesiyle 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs' suçundan yargılanmasına bugün başlandı. Ordu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, polis memurları Zeki Çelik, Haydar Değerli ile taraf avukatları katıldı. Olay günü aldığı bıçak darbesiyle omuz ve göğsünden yaralanıp, ameliyat olan polis memuru Zeki Çelik, duruşmaya kolu alçıda geldi.

"Bıçağın kabı olmasaydı ikisini de öldürmüştüm"

Duruşmada yakalandığı sırada polis aracında yaşananları anlatan Arduç, "Bir şey dememe gerek yok. Doğrudur. Arada 1 gün var. Baktım ki 2 kişiler arabada, ben de dedim belki bıçağı boğazına falan saplarsam kaçma şansım olur. 'Saldırıyorlar' diye üzerimi aramadan attılar. Işıklarda durduk. Bıçağın kabı (kılıf) olmasaydı ikisini öldürmüştüm. Öldürmek istedim. Bana bakmasaydı ben boğazına sokacaktım. Sonra bıçağı şoföre sokacaktım" dedi.

Polis memuru: Adını sordum 'Hasan Kılıç' dedi

Polis otosunda yaşananları anlatan Zeki Çelik de, "Şahsın fotoğrafı ve görüntüleri mevcuttu. Bölgeye gittik. Saldırı olduğu için hemen arabaya bindirdik. Arkadaşım şoför koltuğuna oturdu. Ben de şahsın yanına oturdum. Adını sordum. İsminin Hasan Kılıç olduğunu söyledi. Kimlik istedim. Elini cebine soktu. O sırada ben kelepçe hazırlığı yapıyordum. Eli montun cebinde bıçağı tutuyordu. Bıçağı çıkarmaması için hamle yaptım. Yan döndüğüm de bıçağı sol kolumdan soktu göğsüme geldi. İkincisi sol omzumun üstüne. Üçüncüsünü sağ göğsüme sapladı. Daha sonra öndeki arkadaşım arkaya dönerek engel olmaya çalıştı. Ben yaralandığım için etki yapamıyordum. 3-4 dakika mücadele ettik" diye konuştu.

Duruşmada ifade veren diğer polis memuru Haydar Değerli ise, "Ben aynadan gördüğümde bıçağı sallıyordu. Sanığın elinden bıçağı aldığım sırada elimden yaralandım" diyerek şikayetçi olduğunu söyledi.

"Ben şimdi istinafa gideceğim, bir faydası olur mu?"

Duruşmada söz isteyen Arduç, '"Van'da beni neden Adli Tıp Kurumu'na göndermeyip, Ruh ve Sinir Hastanesi'ne gönderdiniz. Geçenki duruşmada bana ne söylediğinizi anlamadım. Beni iyice araştırmadan cezayı kestiniz. Ben şimdi istinafa gideceğim, bir faydası olur mu?" dedi. Bunun üzerine mahkeme hakimi, sanığa mevcut davayla ilgili konuşmasını istedi.

Mahkeme heyeti, yaralı polisle ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan istenen raporun gelmesine karar vererek, duruşmayı 31 Mart 2020 tarihine erteledi.