Cemaatin kendisine cevap veremeyeceğini belirten Abdurrahman Dilipak, "Eğer daha fazla açıklama yapmam gerekiyorsa daha fazla şey bildiğimi de onların bilmesi gerekir, bilmiyorsa da öğrenir" dedi.
Doğan Haber Ajansı'na göre Tokat Kent Konseyinin düzenlenmiş olduğu, 'Sosyal Medya' konulu panele konuşmacı olarak katılan Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak, panel öncesi gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, rüşvet ve yolsuzluk operasyonu ile ilgili sorusuna Dilipak, "Yolsuzluk ve rüşvet görünümlü siyasete ayar verme operasyonu yapılıyor. Gerekçesi yolsuzluk olarak da gösterilirse daha önce nasıl AKP'nin kapatılma davası da siyasi dava gibi gösterilmekte birlikte rejime bir müdahale ise bugünde daha önceden ordu içindeki derin yapılanma tarafından askerler kullanılarak siyasete müdahale ediliyordu. Şimdi paralel devlet diye bir şey çıktı. Paralel devlet polis operasyonuyla siyasete nizam vermeye kalkıyor. Böyle bir süreçten geçiyoruz" diye cevap verdi.
'Seks kasetlerini uzan yakalattı'
Son köşe yazısında, 40 AKP Milletvekilinin seks kaseti olduğuna dair iddialarda bulunan Dilipak, bu iddiasına şu şekilde açıklık getirdi: "Bu benim ilk defa ortaya attığım şeyler değil. Cem Uzan'ın çiftlik evinde bir arama yapılmıştı. Muhtemelen kendi kendini ihbar ederek emniyeti ya da TMSF yetkililerini o adrese yönlendirdi. Kasada 'gizli parası var' diye. O kasanın içinde çıktığı söylenilen kasetler var. O kasetler TMSF çevresindeki bazı kişiler tarafından, emniyet tarafından klonlandı. Bunların piyasada dolaştığını biliyoruz. Söz edilen kasetler öncelikle bunlar. Ya da ne biliyim abuk sabuk iddialar da ortaya çıkıyor. Hasan Karakaya'nın kızı, Numan Kurtulmuş'un kaseti ya da başka bir gazeteci arkadaşın kaseti diye. Bunlarında düzmece oldukları, montaj oldukları görülüyor."
'Cemaat bana tepki veremez'
'
Cemaat yanlış yapıyor' başlıklı son yazısıyla ilgili cemaatin kendisine tepki veremeyeceğini söyleyen Dilipak, şöyle konuştu: "Ben söylediğim şeyin arkasındayım. Eğer daha fazla açıklama yapmam gerekiyorsa daha fazla şey bildiğimi de onların bilmesi gerekir, bilmiyorsa da öğrenir. Bana kalsa bugünkü yolsuzluk operasyonu da aslında ortaya atılan isimlerle sınırlı değil. Ortaya atılan isimlerin bilardoda olduğu gibi vurduğu taşın vuracağı taşlar hesap edilerek 'bak bunu yakaladım, sen sen sen anladın demi. Ya benimle beraber olursun, yada ben sana gelirim' anlamında bunlar sembolik linklenen isimlere yönelik operasyonlardır diye düşünüyorum."