Giresun Eynesil ilçesinde şüpheli şekilde yaşamını yitiren Rabia Naz Vatan (11) için bir yazı kaleme alan Türkiye yazarı Cem Küçük, "Ben kendi görüşümü söyleyeyim; Rabia Naz net bir şekilde öldürüldü. Ona araba çarptı, arabayla çarpanlar panikle kızımızı alıp evinin önüne koydular. Çarpan arabanın daha sonra içi yıkandı, temizlendi" dedi.
Olaya bakan savcı hakkında da şüphelerini yazan Küçük, "Savcı, şüpheli kişilerin HTS kayıtlarına bakmadı, ifadelerini almadı. Olayı detaylı bilen iki polisin görev yerleri niçin değişti, bunu sorgulamadı. İlçedeki insanları dinlese sonuca rahat ulaşırdı ama yapmadı. Yetmedi, sanki millî güvenlikle ilgiliymiş gibi bir de saçma bir yayın yasağı getirdi" ifadesini kullandı.
"Eynesil’de yaşayan herkes Rabia Naz’ın öldürüldüğünü biliyor" diyen Küçük'ün Türkiye gazetesinde, "Rabia Naz Cinayeti" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Eynesil Giresun’un en küçük ilçelerinden biri. Nüfusu 8000 civarında. Yazın memlekete gelenlerle sayı 40-50 bin oluyor. Benim de memleketim. Zonguldak’ta doğup büyüdüm ama anne babamın memleketi, hâliyle benim de.
Karadeniz’in doğası bozulmamış bu şirin ilçesinde 12 Nisan 2018’de bir ölüm meydana geldi. Ölümden ziyade cinayet desek daha doğru olur. 10 yaşındaki Rabia Naz Vatan, evinin önünde yaralı olarak bulundu. Görele Devlet Hastanesi’ne yaralı olarak götürülen Rabia kızımız maalesef hayatını kaybetti.
Baba Şaban Vatan kızının ölümüyle ilk bir ay kendine gelemedi. Sonra kızının ölümünü araştırmaya başladı. Araştırdıkça işin rengi değişti ve ortaya Gabriel Garcia Marquez’in Kırmızı Pazartesi’si gibi bir olay çıktı. Şaban Bey olayı benim de içinde olduğum gazetecilere aktardı.
İlk defa geçen yıl ekim ayında Medya Kritik’te Fuat Uğur’la beraber gündeme getirdik. Tabii Türkiye’de olay oldu. O gün bugündür bu olay hâlâ aydınlatılamadı. Sır perdesi aralanamadı.
Ben kendi görüşümü söyleyeyim: Rabia Naz net bir şekilde öldürüldü. Ona araba çarptı, arabayla çarpanlar panikle kızımızı alıp evinin önüne koydular. Çarpan arabanın daha sonra içi yıkandı, temizlendi.
Olayı araştıran savcı şüpheli kişilerin HTS kayıtlarına bakmadı, ifadelerini almadı. Olayı detaylı bilen iki polisin görev yerleri niçin değişti, bunu sorgulamadı. İlçedeki insanları dinlese sonuca rahat ulaşırdı ama yapmadı. Yetmedi, sanki millî güvenlikle ilgiliymiş gibi bir de saçma bir yayın yasağı getirdi.
Rabia Naz cinayetini işleyenler bir de intihar etti süsünü eklediler. 10 yaşındaki bir kızın niçin intihar ettiğine dair tek bir somut delil ortaya koyamadılar. Minareyi çalan kılıfını hazırlamıştı. Peki intihar ettiyse evinin önüne nasıl geldi? Düştüğü yerde neden tek bir iz yok? Düşse 10 yaşındaki kızın vücudu paramparça olurdu.
Eynesil’de yaşayan herkes Rabia Naz’ın öldürüldüğünü biliyor. Baba Şaban Vatan olayı sorgulamaya devam ediyor. Şimdi Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu. Rabia Naz Vatan başta olmak üzere şüpheli çocuk ölümlerinin araştırılması ve bu konuda alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu, çalışmalarına başladı ve perşembe günü yapacağı toplantıda çalışma takvimini belirleyecek. Komisyon ayrıca yeni bir karar alarak il dışına çıkma kararı da aldı ve ilk gezisini Rabia Naz Vatan’ın hayatını yitirdiği Giresun'un Eynesil ilçesine yapacak. Komisyon üyeleri burada Rabia Naz Vatan’ın ölümüyle ilgili baba Şaban Vatan olmak üzere avukatlar ve olayla ilgili herkesle konuşacaklar.
Ben komisyondaki MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt’u tanırım. Delikanlı adamdır ve bu hayatta bedel ödemiştir. Olayın sonuna kadar gideceğinden eminim. Diğer üyelerin de aynı tavırda olacağından şüphem yok. Neticede öldürülen 10 yaşındaki bir kız çocuğu.
Herkesin bu cinayetle ilgilenmesi ve sonuna kadar gitmesi gerekir. 10 yaşında bir kız çocuğunun ölümü intihar diyerek geçiştirilemez. Ucu kime dokunursa dokunsun sonuna kadar gidilmeli. Ayrıca bu olayı siyasi bir tarafa çekmeye gerek yok. Burada yapılması gereken cinayeti aydınlatmak. Hepsi bu...