Gündem

Çavuşoğlu: Ateşkes ihtimaline karşı hazırlıklı olmamız lazım

"Müzakere heyetleri ile de sürekli temaslarımız var"

19 Nisan 2022 16:35

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin çabalarının devam ettiğini ve Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telefon görüşmeleri olacağını söyleyerek, "Ateşkes ihtimaline karşı hazırlıklı olmamız lazım" dedi.

Çavuşoğlu,  "Müzakere heyetleri ile de sürekli temaslarımız var. Müzakere ettikleri belgelerde hangi konularda mutabakat sağladılar, hangi konularda görüş ayrılıkları devam ediyor, bu detaylar üzerinde de çalışıyoruz. Ayrıca garantörlük konusunda da Ukrayna, NATO'nun 5'inci maddesi gibi bir garantörlük istedi. Görüyoruz ki başta Batılı müttefikler olmak üzere herkes buna karşı. Ama buna alternatif çözümler üretmek lazım. Ukrayna ile bunu konuşuyoruz bir taraftan diğer taraftan da ismi garantörlükte geçen ülkeler ile sürekli görüşüyoruz ki NATO'nun 5'inci maddesindeki gibi bir garantörlük olmayacaksa hangi seçenekler olabilir, bu detaylarla ilgileniyoruz. Diğer taraftan da ateşkes ihtimaline karşı da hazırlıklı olmamız lazım. Örneğin; bir yol haritası, Rus askerlerinin geri çekilmesi, yaptırımlar konusunda atılacak adımlar. Ateşkes ve belli konularda hızlı adım atmamız gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

Çavuşoğlu, Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ile bakanlıkta görüştü. Görüşme sonrası ortak basın toplantısında konuşan Bakan Çavuşoğlu şu ifadeleri kullandı:

"Seçim sonuçlarından dolayı sevgilim dostum Peter Szijjarto ile Başbakan'ı tebrik etmek isterim. Yeni dönemde de ilişkilerimizi güçleneceğine inancımız tamdır. Macaristan ile köklü ilişkilerimiz var ve buna uygun şekilde her alanda ilişkilerimizi güçleniyor. Önümüzdeki dönemde atabileceğimiz somut adımları değerlendirdik. Savunma sanayii ve ulaştırma, bugün bu konuları da ele aldık. Güvenlik ve kaçak göç ile mücadelede de birlikte çalışıyoruz. Macaristan'da bir FETÖ okulu var, bulunduğu her ülke için tehdittir. Terörle mücadele konusunda da iş birliğimizi destekleyeceğiz. Macaristan, Türkiye'nin AB sürecine en çok destek veren ülkelerden biri. Son derece verimli bir görüşme gerçekleştirdik"

"Elbette sahadaki şartlar değişse de diplomasi için bir fırsatın olduğunu düşünüyoruz. Tek çözümün de diplomatik yol ile sağlanacağını düşünüyoruz. Başından beri Türkiye olarak bir an önce savaşın sona ermesi için çaba sarf ettik. Tarafları bir araya getirdik. Cumhurbaşkanı'mız 2 ülkenin liderleri ile sürekli görüşüyor. Bu sürece herkesin katkısı önemlidir. Biz de bu saldırıyı başından beri reddettik ama bir an önce de bu savaşın sonlandırılması lazım. İstanbul'daki toplantıdan sonra umutlarımız daha da artmıştı ama bazı şehirlerden gelen, kabul edemeyeceğimiz insanlık dışı görüntüler, çatışmalar süreci olumsuz etkiledi" 

"Arasam, bana 2 saat hikâye anlatacak"

"İsveç'te bir siyasetçi, polis kontrolünde Kur'an-ı Kerim yaktı. New York'ta bir vatandaşımız ırkçı saldırıya uğradı. Kanada'da cemaate ateş açıldı, bir caminin duvarına Müslüman karşıtı yazılar yazıldı. Mescid-i Aksa'da ölen Filistinli sayısı 18 oldu. Ramazan ayında bu artışın tesadüf olmadığını düşünüyoruz. İslam düşmanlığının insanlık suçu olduğuna inanıyoruz. Her türlü ırkçılığa karşı mücadeleyi birlikte yapmamız gerekiyor. İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in polis gözetiminde yakılması ne demek? İsveç, bunu düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü olarak değerlendiriyor. İnsanların kutsalına saldırmanın ifade özgürlüğü ile ilgili bir bağı var mı? Bu artan Neo-Nazi akımının bir göstergesi. İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde'yi arasam, bana 2 saat hikaye anlatacak. Gıyabında söylüyorum ama kusura bakmasın. Ne diyecek? 'İfade özgürlüğü', 'Bizim ülkemizde özgürlük var'. PKK'ya sahip çıkarken de böyle söylüyor. DEAŞ'a da ülkenizde bu şekilde fırsat veriyor musunuz? O da terör örgütü diğeri de terör örgütü. Sadece kınama ya da açıklama yapmayıp, her türlü ırkçılığa karşı iş birliği yapmalıyız." (DHA)