CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararına karşın milletvekilliği düşürülen CHP'li Enis Berberoğlu'nun yeniden yargılama talebini reddetmesini grup toplantısında gündeme getirdi. Kılıçdaroğlu, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Akın Gürlek için, "Adaleti katleden adamın adı Akın Gürlek’tir, yeni Zekeriya Öz’dür" değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, "Bekir Coşkun, kalemini satmayan yiğit bir gazeteciydi. Düşündüğünü bir şiir tadında yazan bir gazeteciydi. Belli çevreleri ürküten bir gazeteciydi. Sadece insan haklarını değil canlı olan herkesin hakkını hukukunu savunan bir gazeteciydi. Bütün yazdıkları bir miras olarak kaldı." dedi.
KKTC'nin yeni cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ı kutladı.
"Muhtarlar için kanun çıkarılmalı"
Kılıçdaroğlu, "Muhtarların hakkını hukukunu savunmak bizim görevimiz. 82 değişik kanunda 354 madde muhtarlarla ilgili, hiçbir muhtar, hiçbir siyasetçi bunları bilmez. Neden muhtarlar için tek özgün bir kanun çıkarılmaz? Söyleyen ilk genel başkanım. Muhtarlar gerçek anlamda demokrasiyi temsil eden kesim. Muhtarın neden bütçesi yok? Muhtarlar için kanun çıkarılmalı. Muhtar bir yere gittiğinde muhtarlığı kapatmak zorundadır. Bir kişinin bürokratik işlerinin yapılması için görevlendirilmesi lazım." diye konuştu.
"Sayın Erdoğan senin fikrin Ortaçağ fikri bile değil"
Kılıçdaroğlu, "Erdoğan, 'Fikri iktidarımızı hâlâ tesis edemedik' dedi. Sayın Erdoğan senin fikrin Ortaçağ fikri bile değil, sen ondan bile geridesin. 4+4+4 eğitimi getiren sen değil miydin? Düşlediği eğitim sistemi, fikri iktidarı gerçekleştirme ihtimali kocaman bir sıfır. Neden bu ülkede 3 milyon öğrenci internete giremiyor. Türk Telekom'u götürdün Hariri ailesine peşkeş çektin, sen bunun ne olduğunu biliyor musun? 3 milyon 37 bin öğrenci internete giremiyorsa bunun sorumluluğu kimde? İhtiyaç sahibi öğretmen ve ailelere ücretsiz bilgisayar verilsin dedim. Tonlarca para var ama öğrenci, öğretmene yok." ifadesini kullandı.
489 milyar dolar faiz ödediler
Kılıçdaroğlu, "Daha çok beklersin. Çocuklar hakkının yediğini senden benden daha iyi biliyorlar. Tefeciye para var. 489 milyar dolar faiz ödediler. 4 bin tane şehir hastaneni yapılırdı, bununla... Bununla herkesin evini yapabilirdiniz. Pandemi sürecinde bu para hazinede olsaydı her vatandaşa 48 bin lira para ödenebilirdi. Aile başına 165 bin lira para ödenirdi. Nereye gitti bu paralar, tefeciye. Tefeciye Erdoğan ve damadı hizmet ediyor. Halka hizmet götüren diyen ise biziz." yorumunu yaptı.
Kılıçdaroğlu konuşmasında şunları kaydetti:
Bahçeli'ye askıda ekmek yanıtı
"Geldiğimiz nokta askıda ekmek. Ne proje ama... Çağ açan bir proje. Bizim fakirliğimizi, bu iktidarın bizi getirdiği rezilliği bundan daha iyi anlatamazsınız. O nedenle sayın Bahçeli’ye teşekkür ediyorum.Beyler milyar dolarları tefeciye yağdırırken işinden olan adama 1168 lira veriyor. Bunlarda vicdan var mı Allah aşkına. Çubuk'tan bir vatandaş, "Çok zor kalmasam aramazdım. 2 aylık kızım için doktor hiç gelişmediğini, Çocuk Esirgeme Kurumu'na almak zorunda kalacaklarını söylediler. Çocuğumu yalnızca şekerli suyla besleyebiliyorum" diyor. Böyle milyonlar var. Onların halkla ilgisi yoktur. 83 milyonun 18 yılda burnundan getirdiniz.
Dışarıda da sorunumuz var. Türkiye’de sanayicilerin ürettiklerini almayacaklar. Suudi Arabistan için bayrakları bile yarıya indirdik. Merak ediyorum, dili bir karış dışarıda gezen vatandaş çıkıp bir şey söyledi mi; korkudan bir şey söyleyemiyor! Bütün bunlara rağmen Suudi Arabistan milli günü için afiş asılıyor. Devlet bunların elinde kalmış.
"Kabile devletinden daha gerideyiz"
'Kabile devleti miyiz' diyor, kabile devletinin ne olduğundan haberi yok. Kabile devletinden daha gerideyiz. Keşke kabile devleti konumunda olsaydık, hiç değilse konuşurduk, tartışırdık Sen Anayasa'yı ihlal eden adamı yakında Yargıtay'a, AYM'ye üye yapacaksın. Yalandan fikri iktidar olunmaz.
Yalandan bu millet bıktı. Özel sektör benim yatırım yapman için can ve mal güvenliğimi sağlayacaksın diyecek. Hiçbirimizin can ve mal güvenliğimiz yok.Biz böyle bir toplantı yapacağız, terör toplantısı yapacaktı diyecekti biri. Ne savcı ne biz neden tutuklandığımızı bilmeyeceğiz. Lütfederse savcı iddianame yazacak. Sen 83 milyonun can ve mal güvenliğini sağladın mı? Yatırım yaparlar mı?Parası olanların can ve mal güvenliği var. Erdoğan’ın avukatına dolar bazında para verirsen senin can ve mal güvenliğin var. Savcı iddianame yazamaz, hâkim karar veremez. Garibanlar içeride.
"Senin medyanı kimse okumuyor ki zaten. Senin neyini anlatacaklar?"
Günün 24 saati konuşuyor. Petrolü buldun, Almanya bizi kıskanıyor, sonunda askıda ekmek gerçeğine geldik. Boş tencereden çok ses çıka. Konteynerlerden insanlar besleniyor, görmüyorlar. Devlet yalan söylemez. Kendi seçmeni bile işsizlik rakamlarına inanmıyor. Senin medyanı kimse okumuyor ki zaten. Senin neyini anlatacaklar?
Saray iktidarı kimi hizmet ediyor. Bunların yatacak yeri yok. Denizli Valisi’nin bir sürü imla hatası var. Vali bu adamlar ya… Liyakat çökünce AK Parti’nin eş başkanı olarak ortaya çıkmış. Balık baştan kokar. Süt üreticileri perişan haldeler. Haklarını ve hukuklarını sonuna kadar savunacağız. Bu bizim görevimiz.
Beyefendi sen fikri iktidarını asla tesis edemezsin, senin adalet duygun yok. Kini ve öfkeyi küçücük çocuklara aşılayanlardan devlet adamı olamaz.
"Akın Gürlek, yeni Zekeriya Özümüz"
Eskiden bir adalet kavramı vardı. Akın Gürlek, yeni Zekeriya Özümüz 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Başkanı. Ne hakkı hukuku, nereden çıkardınız diyor. 10 yaşındaki çocuğuna Erzurum’da tecavüz ederken bu adam oradaydı. Barış Terkoğlu yazdı. Adaleti katleden adamın adı Akın Gürlek’tir, yeni Zekeriya Öz’dür.
TBMM Başkanı'na: Kendi milletvekilinin hakkını ve hukukunu savunamayan bir kişi asla TBMM Başkanlığı yapamaz
Yine bu kişi ‘Milletvekili dokunulmazlığını tanımam. Anayasa, dokunulmazlık, TBMM bunlara inanmam. Bildiğimi okurum’ diyor. Kendi milletvekilinin hakkını ve hukukunu savunamayan bir kişi asla TBMM Başkanlığı yapamaz. Usulen orada oturur. O başkan sarayın başkanıdır. Bu kadar aciz bir başkan hiç görmedi.
'HSK da bana dokunamaz' diyor Akın Gürlek. Gürlek, 'Onlar da saraydan talimat alıyor' diyor. Akın Gürlek haklı olarak bir beklenti içinde. Önümüzdeki süreçte beyefendiye Yargıtay üyeliği verilecek. Öyle bir tablo ki Emin Çölaşan'dan, Necati Doğru'dan FETÖ'cü çıkarmışlar.
Sen erken seçim yaptın, demek ki kabile devletiydi. Bunlar ne söylediklerini de bilmiyorlar. Erken seçim talebi benim değil çiftçinin, emeklinin, demokrasiye inananların talebidir. Ne korkuyorsun, milli irade diyorsun. Adaleti getireceğiz bu ülkeye."