CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilebileceği iddiasıyla başlayan tartışmalara yanıt verdi. "Hükûmetin dayatmasıyla yönlendirmesiyle yapılan bu tartışmalar yapay tartışmalardır. Bu tartışmayı absürt buluyoruz" diyen CHP lideri, "Kişiler bazında tartışma doğru değildir. İttifakı yok sayıp aday belirlemeyiz" diye konuştu.
Ekonomiden Doğu Akdeniz'e, terörden Ege krizine, işsizlikten Koronavirüs'e kadar Türkiye'nin konuşulması gereken pek çok sorunu olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarıyla ilgili, "Kim Cumhurbaşkanı olursa olsun! Şu aşamada Cumhurbaşkanlığı adayları tartışılacak bir konu değil" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, yarın Memleket Hareketi'ni başlatacak olan CHP'li Muharrem İnce'yle ilgili olarak da, "Eğer bu ülkede demokrasinin kırıntısı kaldıysa o kırıntıyı ayakta tutan parti biziz. Bizim partimizin içinde demokrasi var. Eksiğimiz olabilir ama bir arkadaşımızın çıkması ve ben memleket hareketi başlatacağım demesi normal. Bizim milletvekillerimiz de gidiyor zaten. Eskiden millet vekilleri birer ikişer kişi gönderiyordu illere şimdi daha fazla insan gönderiyoruz. Kişilerin bu süreçte hiçbir önemi yok, önemli olan ilkeler. Parti için çalışan varsa başımın üstünde yeri var" değerlendirmesinde bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV’de Seda Öğretir ve Ahmed Arpat'ın sorularını yanıtladı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"(Cumhurbaşkanı adayı tartışmalarına) Seçimler 2023'te. Seçimler bu tarihte olacaksa cumhurbaşkanı adayı kim olacak tartışmasına gerek var mı? Hükûmetin dayatmasıyla yönlendirmesiyle yapılan bu tartışmalar yapay tartışmalardır. Türkiye'nin süratle gerçek gündemine dönmesi lazım. 10 milyonun üstünde işsiz var bu ülkede. Çöp konteynerinden beslenenler var. Biz bunları niye tartışmıyoruz? Kim Cumhurbaşkanı olursa olsun! Şu aşamada Cumhurbaşkanlığı adayları tartışılacak bir konu değil. Abdullah Gül'ün ismi geçince korkuyorlar, neden korkuyorsunuz? Bu tartışılacak bir şey değil. Seçim 6 ay sonra olacaksa tartışalım. Ama hem Erdoğan hem Bahçeli seçimlerin 2023'te yapılacağını söylüyor. Bekleyeceğiz. Beklerken neleri nasıl yapacağımızı tartışmalıyız. Kişiler bazında tartışma doğru değildir. İttifakı yok sayıp aday belirlemeyiz."
"Eğer bu ülkede yüz binler çöp konteynerinden besleniyor ve o parlamento orada suskun duruyorsa o parlamentoya kimse güvenmez. Biz bu parlamentoyu Gazi Meclisi'ni eski görkemli gününe kavuşturmak zorundayız. Bunu yapamazsak siyaset kurumu olarak görevimizi yapmamış oluruz. Muhtarına kadar seçimle gelinen her makamın düzgün insanlar tarafından temsil edilmesi lazım."
"(Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi) Ortaya çıkacak aday taahhütte bulunacak ve bunların hepsi yazılı metne dökülecek. Geçen gün muhalefet taraftarıyla bir araya gelip bu metni hazırladık. Oraya getireceğiniz kişinin ahlaklı olması lazım.
Muharrem İnce'nin başlatacağı Memleket Hareketi'ne yorum
"(Muharrem İnce'nin yarın başlatacağı Memleket Hareketi) Daha başlamadı bilmiyoruz tabi. Bizim partimizin bir üyesidir. Gayet güzel, bir itirazım yok. Türkiye'nin sorunlarını nasıl aşacağını anlatabilir, anlatabilir yani. Şunu herkesin bilmesi lazım. Eğer bu ülkede demokrasinin kırıntısı kaldıysa o kırıntıyı ayakta tutan parti biziz. Bizim partimizin içinde demokrasi var. Eksiğimiz olabilir ama bir arkadaşımızın çıkması ve ben memleket hareketi başlatacağım demesi normal. Bizim milletvekillerimiz de gidiyor zaten. Eskiden millet vekilleri birer ikişer kişi gönderiyordu illere şimdi daha fazla insan gönderiyoruz. Kişilerin bu süreçte hiçbir önemi yok, önemli olan ilkeler."
"Tek başına hareket etme lüksümüz yok. Bir ittifak kurduysak bir parçasıyız. O ittifakla hareket etmek durumundayız. Çünkü rejim değişti. Bizim de demokrasiyi bu eksene oturtmamız gerekiyor."
Bakanlara "Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı" eleştirisi
"Düşünün bakanlar konuşurken ne diyorlar? 'Sayın cumhurbaşkanımızın talimatı üzerine' Senin kafan yok mu? Sen bir politika oluşturamıyor musun? Ne demek cümleye böyle başlamak! 'Ben bakan değilim ben Erdoğan ne diyorsa onu yerine getiren iradesiz bir kişiyim' demektir. İki yıl oldu dimi. Türkiye bu iki yılda nereden nereye geldi milletimiz bir baksın."
Muharrem İnce için ihraç talebiyle verilen dilekçe
"(Muharrem İnce için ihraç istemiyle verilen dilekçe) Bugün gazetelerden okudum, bir parti üyemiz ihraç dilekçesi vermiş. Öyle bir durum söz konusu değil. Olur mu yani şimdi? Biri dilekçe verdi hemen ihraç edelim. Olmaz. Parti içinde asla kavga istemiyorum. Kavga edip partiye zarar veriyorsa o kişiyi partiden ayıracağım. Dönem kavga dönemi değildir. Parti için çalışan varsa başımın üstünde yeri var."
Ekonomi eleştirisi
"Bugün ekonomide çok ciddi çıkmazlarımız var. Türkiye bugün borçlarını ödemek için borçlanmak zorunda. Son 12 ayda TC'nin ödeyeceği borç 17 milyar dolar. Bunu ödemek için borçlanmak zorundayız. Cumhuriyet tarihinin en büyük bütçe açığı var. Bunu kapatmak için de borçlanmak zorunda. Borcun faizleri de var. İlk 7 ayda 80 milyar lira faiz ödendi Faizi ödemek için de borçlanmak zorundasınız. Bankalardaki mevduat. Tamamı gayrı milli. Vatandaş bunlara güvenmiyor, Türk Lirası'na da güvenmiyor. Bankalardaki mevduatın yüzde 53'ü döviz. Şimdi sormak lazım, memleketi bu hale kim getirdi? Borçlar İdaresi kurdular. O kadar çok borç, faiz, bütçe var ki!"
"Gazeteciler, Osman Kavala neden hâlâ hapiste?"
"Gazeteciler neden hapiste? Osman Kavala Anayasa Mahkemesi kararına karşın halen hapiste? Neden? Çünkü birileri içeride tutacaksınız diyor. Türkiye'de yargı bağımsız değildir algısı yaratıyor. Algı mı? Hayır gerçek."
"(Terör sorununda nasıl bir çözüm önerisi ortaya koyuyorsunuz?) Yeri zamanı gelince bunu konuşuruz."
"Suriye'yi Erdoğan parçaladı"
"Suriye'yi Erdoğan parçaladı. Talimatı kim verdi? Obama. Erdoğan neydi Büyük Orta Doğu Projesi'nin eş başkanıydı. Niye seni seçiyor emperyal güçler? Çünkü sana talimat veriyorlar. Bizim şehitlerimiz var bir tane ABD askerinin bile burnu kanamadı."
Doğu Akdeniz kriz
"Ekonomide bir buhran dönemi yaşıyorduk dış politikada da aynı şeyi yaşıyoruz. İhvan anlayışı nedir? Bozulma nereden başladı? Bozulma Akdeniz'den bir tehlikeye bindirip İsrail'e göndermeyle başladı. İsrail geldi açık denizde vurdu, insanlarımızı öldürdü. Kıyamet koptu. Sonra ne olu? İsrail bir vakfa para verdi, her şey bitti. Her şey! Tazminat dediler, ben ödemem dedi İsrail. Siz bir vakıf vereceksiniz ben bağış yapacağım dedi ve bu sözleşmeyi gece yarısı Meclis'ten geçirdiler. Arkasından Mısır 2015'te Mısır'la ilişkilerimizin mutlaka sıcak tutulması gerektiğini söylüyorum. Mısır'la niye kavga ediyorsun? Mısır'la kavga etmek Akdeniz'i ateşe sürüklemektir."
"Mavi vatanı bu hale getiren getiren, egemenlik güçlerin bir anlamda gelip pazarlık yaptığı bir alan haline getiren tek kişi Erdoğan'dır."
"Dış politikayı iç politikaya malzeme etmeyeceksiniz. Ederseniz kaybedersiniz."
Avrupa Birliği sorusu
"(Ege'deki 12 mil krizinde Avrupa Birliği'nden bir yaptırım bekliyor musunuz?) İlişkilerimiz neredeyse kopmuş vaziyette. Yargı bağımsızlığı söz konusu değil bütün standartlar tam bir totaliter devlet olarak resmediliyor. Türkiye buradan çıkar ama. Önümüzdeki seçimler önemlidir."
Şehir hastaneleri tepkisi
"Amerika'da emperyal güçler de güçlü bir Türkiye istemez. Bölgesine zayıf, her an kontrol edebilecekleri bir devlet ister. Siz bu cumhuriyeti kurarken yumurta satarak fabrika kurdunuz. Biz çocuklarımıza nasıl Türkiye'yi ayağa kaldırdığımızı öğretmiyoruz. Bunları öğreteceğiz ki Türkiye'nin nasıl geliştiğini, hangi özverilerde bulunduğunu anlatacağız. Şehir hastaneleri yapıyorlar. Biliyor musunuz maliyetini? Bilmezsiniz. Ben de bilmiyorum, 600 milletvekil de bilmiyor. Kaça yaptınız bunu? Ticari sır gereğiyle veremiyoruz! Niye veremiyorsunuz? Çünkü birilerine kaynak aktarıyorlar. Siyaset vatandaşa hesap vermek zorundadır. Nokta."
Koronavirüs stratejisiyle ilgili değerlendirme
"(Koronavirüs'te Türkiye'nin durumuyla ilgili açıklama) Koronavirüs'te geline nokta bir devlet vatandaşına yanlış bilgi vermez. Devlet vatandaşına yanlış bilgi vermemeli, kuraldır bu. Bilgi vermek istemez, vermez ama veriyorsanız bilgiyi çarpıtmayacaksınız. Sağlık Bakanlığı'nın bir saygınlığı vardı. Bilim Kurulu'nun bir sözcüsü olmalı. Açıklamayı bakan olarak sen niye yapıyorsun? Vakalar yine arttı, suçlu kim? Vatandaş. Vay efendim neden düğün yapıyorsun! Sen izin veriyorsun. "
"Karamsar bir tablo çizdiğim anlaşılabilir ama ben bütün vatandaşlarımın geleceğe umutla bakmalarını istiyorum. Çünkü biz Türkiye Cumhuryeti'ni en zor şartlarda bile ayağa kaldıran bir gelenekten geliyoruz. "
