-Büyüme yüzde 8 civarında olacak ANKARA (A.A) - 16.01.2012 - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin 2011 yılı büyüme beklentisiyle ilgili ''Son rakamlar, muhtemelen büyümenin yüzde 8 civarında olacağını ortaya koyuyor'' dedi. Şimşek, Bakanlık'ta düzenlediği basın toplantısında 2011 yılında dünyada yaşanan ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, bütçe gerçekleşmelerini açıkladı. 2011 yılının dünya ekonomisi için çok iyi başladığını belirterek, yılın ilk yarısında çok güçlü bir büyüme performansı gösterdiğini söyledi. Buna karşın yılın ikinci yarısında Avro Bölgesi'ndeki kamu borç krizinin etkisiyle dünya ekonomisinin zayıflama sürecine girdiğini ifade eden Şimşek, bir anlamda 2011 yılının ikinci yarısını Avro Bölgesi'ndeki borç krizinin gölgesinde tamamlandığını kaydetti. 2010 yılında dünya ekonomisinin yüzde 5,1 büyüdüğünü anımsatan Şimşek, ''2011 yılına ilişkin değişik tahminler var. Ama öyle görünüyor ki en azından son tahminlere göre global ekonomideki büyüme muhtemelen yüzde 4'ün altında oldu, bir ihtimal de 'yüzde 3'e yakın oldu' şeklindedir'' dedi. Geçen yılın Aralık ayında AB liderler zirvesinin yapıldığını ve zirveden bir uzlaşma çıktığını belirten Şimşek, ''Bu da aslında Avrupa'daki yangının kontrol altına alınmasında en azından olumlu bir etkide bulundu'' diye konuştu. Söz konusu uzlaşmanın birtakım kurumsal ve yapısal reformları da içerdiğini dile getiren Şimşek, şunları söyledi: ''Daha da önemlisi Haziran ayına kadar 500 milyar avro bir destek fonunun devreye gireceğini, IMF'ye de 200 milyar avroluk bir kaynak aktarılarak sıkıntıyla düşecek ülkelere yardım yapılabileceğine ilişkin önemli adımları da içeriyor. Her ne kadar bu adımlara ilişkin bazı tereddütler veya riskler varsa da şu an itibariyle Avro Bölgesi borç krizinde en kötünün geride kaldığını söylemek mümkün. Çünkü ortada bir uzlaşma var. Ortada bir irade var. Yine de tabii köklü çözüm uzun vadeli makroekonomik temellerin özellikle bütçe borca ilişkin göstergelerin iyileştirilmesinden geçiyor. Yapısal reformlardan geçiyor.'' 2012 yılına bakıldığı zaman dünya ekonomisinin büyümenin muhtemelen 2011'in de altında kalabileceği yönünde bir yaklaşım olduğunu belirten Şimşek, bunun bugün itibariyle geçerli bir tahmin olduğunu ifade etti. Söz konusu tahminin geçerli olma nedenini de açıklayan Şimşek, 2011 yılında dünya ekonomisini gelişmekte olan ülkelerin sürüklediğini ve bu ülkelerdeki büyümenin esas itibariyle iç talep eksenli olduğunu kaydetti. 2012 yılında gelişmekte olan ülkelerdeki iç talebin bir miktar normalleşeceği yani güçlü konumundan daha makul düzeylere ineceği, bunun yanı sıra Avro Bölgesi'ndeki borç krizinin gerektirdiği mali sıkılaştırmanın Avro Bölgesi'ndeki büyümeyi sınırlayacağı göz önüne alındığında söz konusu göstergelerin 2012 yılına ilişkin büyüme tahminlerini destekler nitelikte olduğunu kaydetti. Son dönemlerde ABD'den gelen reel ekonomiye ilişkin rakamların tedbirli bir iyimserlik adına iyi olduğunu belirten Şimşek, ''Gerek işsizlik oranlarındaki düşüş, gerek tüketici kredilerindeki tekrar yukarı doğru eğilim, gerek tüketici güven endekslerindeki iyileşme, gerekse Amerika'daki konut piyasasının bir istikrara kavuşmuş olması... Bütün bu hususlar geçmişte dünya ekonomisinin en önemli motoru olan Amerika ekonomisine ilişkin bir miktar iyimserliği beraberinde getiriyor'' diye konuştu. Buna karşın 2012'de de belirsizliğin devam ettiği bir nokta olduklarına dikkati çeken Şimşek, Avro Bölgesi liderlerinin, daha önceki açıkladıkları programa uygun olarak gerekli reform ve destek paketlerini uygulamaya koyacaklarını ümit ettiklerini dile getirdi. Şimşek, ABD'de son dönemde başlayan olumlu eğilimin devam ederek dünya ekonomisini destekleyici bir noktada olacağını umduklarını da söyledi. 2011 yılında Türkiye'de yaşanan ekonomik gelişmelere de değinen Şimşek, geçen yılı Türkiye'nin gerek büyüme gerek istihdam gerekse bütçe performansı açısından çok güçlü bir performansla kapattığını dile getiren Şimşek, ''Büyümeye baktığımız zaman son rakamlar, muhtemelen büyümenin yüzde 8 civarında olacağını ortaya koyuyor'' dedi. 2010 yılında Türkiye'nin yüzde 9 büyüdüğünü anımsatan Şimşek, yüzde 8'lik bir büyümenin dünya ekonomisinin büyüme hızının yaklaşık iki katı olduğunu belirterek, bunun beraberinde çok güçlü bir istihdam artışını da getirdiğini ifade etti.