Gündem

Büyükanıt'a TSK ve bakandan yanıt

Eski Genelkurmay Başkanı Büyükanıt'ın açıklamalarına başta TSK olmak üzere, Ulaştırma Bakanı ve Adalet Bakanı'ndan yanıt geldi

08 Mayıs 2009 03:00

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın açıklamalarına başta TSK olmak üzere, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin'den yanıt geldi. 


Büyükanıt: 27 Nisan bildirisini ben yazdım, pişman değilim

Yaşar Büyükanıt’ın tarihî itiraflarının tam metni 

Büyükanıt: 'Telefonum dinlendi'  - VİDEO


TSK: Emekli personelin düşünceleri

Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın açıklamalarına ilişkin, “TSK'dan emekli olmuş personelin kamuoyuna yansıyan görüş ve düşüncelerinin tamamen o görüşleri ifade eden kişilerin görüşleri” olduğunu söyledi.

Tuğgeneral Gürak, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'ndaki haftalık basın bilgilendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Eski Genelkurmay Başkanı Büyükanıt'ın açıklamalarına ve dinlenilme iddialarına ilişkin sorular üzerine Tuğgeneral Gürak, şunları kaydetti:

“TSK'dan emekli olmuş personelin kamuoyuna yansıyan görüş ve düşünceleri, tamamen o görüşleri ifade eden kişilerin görüşleri olup o görüşler üzerinde bizim bir değerlendirme yapmamız doğru değildir.

TSK, görev ve sorumluluk alanı kapsamında ve kendisine verilen yasal sınırlar içerisinde çalışmalarını ve ilişkilerini yürütmekte ve olabilecek görüş ve önerilerini de ilgili makamlara iletmektedir.”

Yıldırım: Şikayet etseydi

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da, telefonunun dinlenildiğini söyleyenlerin şikayetçi olmadığını belirterek, “Eski Genelkurmay Başkanı da (emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt) böyle bir endişe yaşıyorduysa bunun gereğini yapmalıydı” dedi.

Bakan Yıldırım, CNN Türk televizyonunda katıldığı canlı yayında, yasal kurullar dışında dinleme yapılmasının suç olduğunu söyledi. Yasal olmayan dinlemede elde edilen bilgilerin delil olarak kullanılamayacağını vurgulayan Yıldırım, “Burada bir çelişki var, telefonunun dinlenildiğini söyleyenler şikayetçi olmuyor. Gidip savcıya şikayet edecekler, 'Benim telefonum dinleniliyor' diyecekler. Hakkımızı aramıyoruz. Eski Genelkurmay Başkanı da böyle bir endişe yaşıyorduysa bunun gereğini yapmalıydı” diye konuştu.

Telefon dinleme veya izlemeyi eskiden jandarma, emniyet ve MİT'in ayrı ayrı yaptığını hatırlatan Yıldırım, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının (TİB) kurulmasının ardından dinleme ve izleme taleplerinin tek elde toplandığını anlattı.

TİB'e gelen dileme taleplerinin yasaya uygun olup olmadığının değerlendirildiğini dile getiren Yıldırım, “Geçmişte dinlemelerde yaşanan kontrolsüzlük ve disiplinsizlik, kontrol altına alınıyor” dedi.

“Yasal olmayan dinleme yapmak mümkün ancak teknolojik açıdan bunun önüne geçmek mümkün değil” diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eskiden dinleme yapmak suç değildi. Biz yasal düzenlemeyle suç haline getirdik. Vatandaşın bu hakkını bilmesi lazım. Dinleme işi ne AKP iktidarı ile başlamıştır ne de gelecekte bitecektir. Bu şey Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri var. Haberleşmenin gizliliğini, özel hayatı mahvedici boyuta gelirse tehlike buradadır. Dinleme ne Başbakan'ın ne de başkasının yetkisinde. Aynı endişeyi herkes taşıyor. Başbakan da bakan da sade vatandaş da taşıyor.”

Ergin: Yanlış yapan varsa cezasını çeker

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın ‘Benim telefonum da dinlendi’ açıklamasını, “Burası hukuk devleti, yanlış yapan varsa cezasını çeker” diye yorumladı.

Bakan olduktan sonra dün akşam geldiği memleketi Hatay’da bu sabah ilk iş olarak Hatay Valisi Nusret Miroğlu’nu makamında ziyaret eden Ergin’e burada, eski Genelkurmay Başkanı Büyükanıt’ın ‘Benim telefonum da dinlendi’ açıklaması soruldu. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu belirten Bakan Ergin, şunları söyledi:

“Hukuk devletinde yürütme işleri tamamen yasalarla düzenlenmiştir. Kurullara göre yapılır, bu kuralların ihlali söz konusu ise, ihlal edenler mevzuatta ön görülen karşılıklarla buluşurlar. Elbette ki suç ve suçlularla mücadele için gerekli olan yöntemler, usul yasalarında belirlenmiştir. Yargının denetiminde bu usul yöntemleri uygulanıyor, bundan hiç kimsenin şikayet etmesine gerek yok. Bu kurallar uygulanırken yetki aşımı ya da yanlış kullanım varsa, bunu yapanlar da karşılığındaki cezayı görürler. Hukuk devletlerinde bütün ihtimallerin düşünüldüğü bir kurallar bütünlüğü vardır. Bunun için sistem işliyor, kurallar işliyor, yanlış yapanlar varsa müeyyideler uygulanıyor. Burada kimsenin endişeye kapılmasına gerek yok.”

MHP: Tavrını doğru bulmadık

MHP de Büyükanıt’ın konuşmalarına tepki gösterdi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, "Bazı insanların konuşma hakkı yoktur, yapmak zorundasınızdır. Eski Genelkurmay Başkanı çok önemli şeyler söyledi. Ama dün bu konuların takipçisi olma görevlisiydi. O zaman 'bu görevinizi yapmadınız' mı diye sorarlar. Dolayısıyla biz Sayın Büyükanıt'ın söylediklerinden çok, tavrını doğru
bulmadık" dedi.


MHP'li Kürşad Atılgan da Büyükanıt'ın 27 Nisan Bildirisi ile ilgili sorularına, "Diyorsa ki 'ben yazdım', münferit yazdığı belli oluyor. TSK’da genelde münferit olarak bir olay, Genelkurmay Başkanı da olsa topluma deklare edilmez. Olayın önü, arkası karargahta kuvvet komutanlarıyla ne
tür tepkiler doğuracağı tartışılır ve ondan sonra topluma deklare edilir. Kişisel olarak 'e-bildiri' şeklinde yaptıysa yanlıştır. Özünde de yanlıştır. Milletin iradesine herkesin saygı göstermesi gerekir" karşılığını verdi.