Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, Sakarya'nın Sapanca ilçesinde ormanlık alanda bacakları kesilmiş halde bulunmasının ardından hayatını kaybeden yavru köpek vahşeti için "İnsan olarak yaşamak zor…Hayvan olarak daha zor bu ülkede.
En tepeden yayılan nefret iklimi, maalesef iliklerimize kadar işledi" dedi.
Özdil Türkiye'de hayvanlara yapılanlarla ilgili olarak bir yazı kaleme aldı. "Bu masum gözler kendi halini mi anlatıyor, Türkiye’nin halini mi…" başlıklı yazıda Özdil, "Bu liste de mi yanlışlıkla iş makinesi?" diye sordu. Özdil şu listeyi paylaştı:
Sakarya'da dört patisi birden kesilmiş ve kuyruğu koparılmış halde ormanda bulunan iki aylık yavru köpek, maalesef kurtarılamadı.
*
Antalya'nın simgesi Akdeniz foku Duman'ı kafasına vura vura katlettiler.
Kars'ta memleketin uydu vericisi takılan ilk kurt'unu vurdular.
İzmir Kuş Cenneti'nde pelikan'ları mangal yaptılar.
Bolu'da şarampolde ayı bulundu, postu yoktu, derisi yüzülmüştü, meğer anlaşıldı ki, asfalta çıkan ayıya otomobille çarpmışlar, heba olmasın diye postunu yüzüp oturma odasına sermişler.
Darıca'ya timsah getirdiler, hareketsiz duruyordu, yaşayıp yaşamadığını kontrol etmek için kafasına taş attılar, timsah öldü.
Florya'daki akvaryumda vatoz'un kafasına pet şişeyle vurdukları ortaya çıktı. Olta getirmediklerine şükretmek lazım…
Kuş gribi döneminde tavukları diri diri çukurlara doldurup yaktılar.
Kastamonu'da kene'leri imha edeyim derken, evini yakan oldu, köyü zor kurtardılar.
Diyarbakır'da leopar'ı av tüfeğiyle öldürdüler.
Burdur'da vaşak'ı kurşunladılar.
Sakarya'da midilli cinsi minik atları yediler, fındık bahçesinde kemikleri bulundu, kilosunu sekiz liradan kasaba satmışlar, midillilerden önce tavşanları yemişler, iki de papağan kayıp…
Sinop'ta köpekleri çöp kamyonunda preslediler.
Edirne'de Selimiye etrafındaki güvercinleri zehirlediler.
Antalya hayvanat bahçesinden maymun çaldılar.
Edirne'de bavul içinde yavru kanguru yakalandı.
Ankara hayvanat bahçesindeki piton kayboldu, akıbetini çevre bakanına sordular, bugünlerde kimseye şiş kebap yemesini tavsiye etmem dedi! Hayvan denilince sayın bakanımızın aklına ilk gelen fikir, kebaptı.
İzmir'de caretta'nın önce ayağını kestiler, sonra boynuna beş kiloluk taş bağlayıp boğdular. Muğla'da caretta'yı kör ettiler. Sahillerimize habire kurşunlanmış yunus cesedi vuruyor.
Sivas'ta Murat 124'ün arka koltuğunda taşınan dana Ferhat şöhret oldu, fırsat bu fırsat diye, vaktinden önce iki katı paraya sucukçuya sattılar.
Sinop'ta balina Aydın'ı önce medya maymununa çevirdik, sonra Rus ajanı olduğunu iddia ettik, Rus istihbaratı tarafından yetiştirildiği, denizaltı yakalamakla görevli olduğu bile yazıldı.
Sütaş'ın vole atan ineğini, memeleri görünüyor diye Rtük'e şikayet ettiler. Asrın liderimiz “kedi” karikatürünü mahkemeye verdi. Kumpas davaları sırasında Galfield şüpheli şahıs oldu, Buggs Bunny gözaltına alındı. “Fareler” ve İnsanlar romanı sakıncalı bulundu. “İnek” Şaban dini değerleri aşağılıyor diye savcılığa verildi. Haram diye, çizgi filmdeki domuz karakterini makasladılar.
Kurban bayramında elinden kaçırdığı boğa'ya ateş eden var.
Abant'ta beygir'e tecavüz eden mühendis yakalandı, yüce Türk basını beygirin adını Ceylan diye yazarken, beygiri tecavüze uğradığı için toplum nazarında rencide olmasın diye sahibinin adını D.U. diye kodlayarak verdi!
Aydın'da eşeğe tecavüz ettiler, o zamanlar gazete yönetiyordum, tecavüz mağdurlarını teşhir ederken tecavüzcüleri koruyan medyamıza inat, eşeğin fotoğrafını gözüne bant atarak yayınladım, hayvanseverler beni mahkemeye verdi iyi mi… Bilahare, gözünü bantladığım mağdur eşek yüce adaletimiz tarafından “fingirdek” bulundu, eşeğe tecavüz eden herif iyi hal'e sokuldu, 240 lira para cezasıyla yırttı, ben iki sene yargılandım.
Denizli'de malum yeri büyük diye, at heykelini sünnet ettiler.
Sucuklar nallı kuzu, domuz'dan çiğköfte yakalandı.
Uçak için deve kestiler.
Gökova'da fok Badem'i sigara tiryakisi yaptılar.
İzmir'de belediye Basmane'deki süs havuzuna ördekler koydu, o gece arakladılar, av eti diye Alsancak'taki janjan marketlerde sattılar.
Ankara'da narkotik köpeklerini otomobilin içinde unuttular, sıcaktan, havasızlıktan can verdiler.
Gezi Parkı olaylarında biber gazıyla sekiz köpek, 63 kedi, bine yakın kuş öldürüldü, kör olan köpekler var.
Göç yollarını tespit etmek için ayağına Tel Aviv yazılı halka takılan kerkenez, Elazığ'da yakalandı, İsrail casusu ilan edildi, vücuduna çip yerleştirilmiş olabilir dediler, Fırat Üniversitesi'ne götürdüler, kanatlarını ayaklarını çarmıha gerer gibi açtılar, röntgenini çektiler, röntgen dosyasına “hasta ismi” olarak “İsrail ajanı” yazdılar! Konya'da casus diye pelikan yakaladılar. Göçmen kuşların biyolojik silah taşıdığını öne süren milletvekillerimiz oldu.
Anayasa Mahkemesi işi gücü bıraktı, Chp'nin kedisi Şero'yu suçlu buldu. 15 lira 44 kuruşluk kedi kumu ve süt almak suretiyle, devletimizi zarara uğrattığı tespit edildi. Şerorist oldu yani.
*
Ve, Afyon'daki cephanelik patlamasında 25 şehit verdiğimiz gün, hiç istifini bozmadan, Akp generali Necdet beye sucuk hediye eden vali İrfan Balkanlıoğlu, şu anda Sakarya valisi… Patileri kesilen yavru köpekle alakalı açıklama yaptı, “yol kenarında çalışan iş makinesi biçmiş” filan dedi.
Ameliyatı yapan veteriner hekimler “balta kullanılmış” derken, vali efendi “yanlışlıkla olmuş” demeye getirdi.
*
Yukardaki liste de mi yanlışlıkla iş makinesi?
*
İnsan olarak yaşamak zor…
Hayvan olarak daha zor bu ülkede.
En tepeden yayılan nefret iklimi, maalesef iliklerimize kadar işledi.
Ruhen Frankeştayn'a dönüştü Türkiye.