Alman basını, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Köln’e gerçekleştieceği ziyaret öncesi, Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un Türkiye ziyaretinde AKP hükümetine yönelik ağır eleştirileri sonrası Erdoğan tarafından sert bir dille hedef alınmasını hatırlatarak, Köln ziyaretinin bir misilleme olacağı görüşünde birleşti. Saarbrücker Zeitung gazetesinde yer alan bir yorumda ise “Böyle bir başbakanla, Türkiye hiçbir zaman Avrupa Birliği üyesi olamaz” ifadeleri yer aldı.
Deutsche Welle Türkçe’de yer alan habere göre, “Pek çok gözlemci, Türk ana akım medyası üzerindeki kontrolü ve meclisteki muhalefetin zayıflığı nedeniyle Erdoğan'ın aday olması durumunda ağustos ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanacağı görüşünde. Ama bunun için, partisinin mart ayındaki yerel seçimlerde aldığından yaklaşık yüzde 5 daha fazla oya ihtiyacı var. Bu nedenle Başbakan, yurtdışında yaşayan ve yurtdışından ilk kez oy kullanacak 2 milyon 600 bin Türk'ün oylarına bel bağlıyor. Bu nedenle cumartesi günü Köln'deki seçim kampanyası etkinliği Erdoğan açısından son derece önemli“ olduğu vurgulandı.
Frankfurter Allgemeine Zeitung ise Erdoğan'ın Almanya'da, bir süre önce Türkiye'de hükümeti eleştiren Cumhurbaşkanı Gauck'a misilleme yapma olasılığının yüksek olduğu görüşünde:
“Erdoğan'ın Alman hükümetini, kısa süre önce Türkiye'yi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gauck'un Türk hükümetini eleştirdiği gibi eleştirmesi tehlikesi, tehdit olarak kalmayacakmış gibi görünüyor. Bu açıklama bile giderek gerçeklerden uzaklaşmanın getirdiği bir megalomaninin ifadesidir. Gauck'un endişesi, Erdoğan ve partisi AKP'nin yönetiminde giderek özgürlük, güvenlik ve hukuk alanından uzaklaşan bir Türkiye'ye yönelikti. Ama Erdoğan'ın endişesi Almanya'daki hukuk devleti ya da demokrasiye yönelik değil. NSU cinayetler serisi onun için, içinde dini ve kültürel azınlıklara yer olmayan kendi Türk milliyetçiliği projesini harekete geçirmek için sadece bir araç.”
Saarbrücker Zeitung gazetesindeki yorum şöyle:
“Erdoğan, Köln'de yapmayı planladığı konuşması ile konuk olarak sahip olduğu hakları suistimal ettiği gibi, Almanya'daki Türklere de zarar veriyor. Erdoğan, kutuplaştırma politikası doğrultusunda Türkleri kullanıyor. Avrupa Parlamentosu seçimlerinin bir gün öncesinde, Türkiye'nin Avrupa perspektifine de zarar veriyor, zira Almanya ve Avrupa'daki herkes şunu anlayacak: Böyle bir başbakanla, Türkiye hiçbir zaman Avrupa Birliği üyesi olamaz.”
Mannheimer Morgen gazetesinde de aynı konuda bir yorum dikkat çekiyor:
“Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın Almanya'da cumartesi günü seçim kampanyası yapacak olması, katlanılması zor bir düşünce. Sivri dilli başbakan giderek nefret söylemleri kullanan bir vaize benziyor. Sözde çok dindar olan bu kişiden, ötekilere hoşgörü ve sevgi beklemek artık imkânsız. Erdoğan belki de Köln'de cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayacak. Bu nedenle, Lanxess Arena'yı, verdiği sözlerin aksine, kendi seçim kampanyası için kullanması muhtemel. Alman politikacıların, bu fanatiğin Köln'de konuşmasını engellemeye çalışması anlaşılır. Fakat Erdoğan'ın konuşmasını engellemek için gerçekten de elle tutulur bir şey var mı? Tabii ki yetkili kurumlar, güvenliği gerekçe gösterebilir, fakat sansür iddiaları ortaya atılır ve demokrasi ağır bir ipoteğin altına girmiş olur.”