Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, boşanmak isteyen çiftlere yönelik olarak Hukuk ve Hayat Derneği’nin geliştirdiği projenin uygulanacağını evli çiftlere ombudsmanlık hizmeti verileceğini söyledi. Bakan Şahin, "Biz diyoruz ki boşanmak için başvuran ailelere bir terapi yapalım, bir ombudsmanlık hizmeti verelim. İlla boşanacaklarsa da aile devam etmeyecekse de boşanmanın sağlıklı gitmesini, psikolojik olarak daha az yıpranmalarını sağlamak için bir çalışma başlattık" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Anadolu Ajansı’nın sorularını yanıtlarken evliliklerde en büyük sorunun iletişimsizlik olduğunu kayderek şöyle konuştu:
“Kadın ve erkek iki ayrı genetik yapıdan oluşmuş, yüce Mevlam yaratırken birbirinin tamamlayıcısı olarak yaratmış ama birbirinden farklı beyin kodu var, her yönden çok farklı. İki bireyin sağlıklı bir şekilde aileye dönüşebilmesi için iletişim kanallarının açık olması ve birbirini tanıması lazım. Sorunlarla karşılaştığı zaman ‘Eyvah ben yanlış bir evlilik yaptım, ne oluyor’ dediğinde ‘Bu herkesin başına gelebilir ben bunu yönetebilirim. En küçük bir olayda evliliğimi tartışmama gerek yok benim altyapım, kişiliğim, kimliğim bunu yönetebilecek durumda’ diyebilecek bu iletişim kanallarını açmaya çalışıyoruz. Hukuki bilgileri veriyoruz. Evlenmek için belediyelere müracaat eden çiftlerimize bakanlık olarak belediyelerle bu eğitimi veriyoruz.
İlk 5 yıl önemli
Boşanmaların yüzde 39’u ilk beş yılda yaşanıyor. Bu sürenin sağlıklı yönetilmesi durumunda, boşanmalar da azalacaktır. Çok hızlı bir boşanma sistemimiz var. Özellikle anlaşmalı boşanmalarda geliyor, bir celsede boşanıyor ve gidiyor. Ama gördüğümüz bir şey var. Türkiye’de ortalama yılda 500-600 bin evlilik var. Krizlerde bu azalıyor, boşanma sayısı artıyor. Ortalama 100 bin-120 bin boşanma var. İskandinav ülkelerine baktığınızda bu yüzde 60-70. Evliliklerinin yüzde 60-70’i boşanmayla sonuçlanıyor. Bizim en güçlü tarafımız ise aile olduğu çok net. Bu 100 bin kişiden 80 bini ikinci defa evleniyor, 12 bini ise kendi eşiyle evleniyor. Bu bize enteresan bir şey söylüyor.
Aile ombudsmanlığı
Eşler çok hızlı bir şekilde boşanmayı bir çözüm olarak görüyor fakat boşandığı zaman her şeyin düzelmediğini, çok daha zorlandığını yaşadığı zaman yeniden eşiyle evlenme kararı alıyor. Ciddi bir sayı bu. Bu sayıyı görünce ’aile ombudsmanlığı’ dediğimiz, bu kentleşme, göç olmadan önce küçük olaylarda bir aile büyüğü, kanaat önderi, bir öğretmen, bir imam gelir araya girerdi, ailenin içinde bir şey varsa bunu kendi içlerinde düzeltirdi. Gittikçe zorlaşan hayat şartlarında bu zor sağlanıyor. Biz diyoruz ki boşanmak için başvuran ailelere bir terapi yapalım, bir ombudsmanlık hizmeti verelim. İlla boşanacaklarsa da aile devam etmeyecekse de boşanmanın sağlıklı gitmesini, psikolojik olarak daha az yıpranmalarını sağlamak için bir çalışma başlattık.
25’ten 6’sı vazgeçti
Burdur’da bir deneme yaptık, 25 ailenin 6’sı boşanmaktan vazgeçti. Bu ciddi bir sayı. Bunu evlilik öncesi eğitim gibi 5 ilde denemesini yapıyoruz. Boşanacaksa da aile devam etmiyorsa da çok sağlıklı, şiddetsiz, karşılıklı anlaşarak çocukları yıpratmadan, yakın çevreyi üzmeden, yormadan.
Bu sistemi hayata geçiriyoruz. Genç avukatlardan oluşan ‘Hayat ve Hukuk’ diye bir sivil toplum kuruluşu var. Onların da önerdiği bir modeldi, onlarla da bu altyapıyı oluşturduk.
Ama esas temel, yapmaya çalıştığımız şey Adalet Bakanlığı ile UYAP bağlantısıyla boşanmak için başvurduktan sonra bizim Bakanlık olarak bu çiftler üzerinde çalışmamızla başlayacak.”
‘Genellememek lazım’
Bakan Şahin, haber sitelerindeki kadın istismarı konusundaki, “Kadın programlarının dışında internet haber siteleri var. Buralarda kadın çıplaklığıyla, cinselliğiyle çok istismar edilen bir figür konumunda. Aslında buraları birer haber sitesi. En çok kadını istismar eden bir haber sitesinin yayın yönetmeni de kadın. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Kabul edilebilir bir şey değil. Genellememek lazım kadın ve erkek diye. Kadınlar da kendi içinde, erkekler de kendi içinde farklı bir şeye sahip olabiliyorlar.”
‘Halk bilinçlenecek’
İzdivaç programlarını sağlıklı bulmadığını kaydeden ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, “kadının kadına yaptığı en büyük zulüm” değerlendirmesine katıldığını söyleyen Bakan Şahin, “Başbakan Yardımcımızın yaptığı bir yorum bile o yayına daha çok dikkati çekiyor. İzlemeyen varsa izliyor daha çok reytingi artıyor. Bunun çözümü halk. Halk bilinçlenecek. ABD ciddi bir etik kurulu oluşturmuş. Bunu devlet oluşturmamış, halk örgütlenmiş. Reklam kesme yetkisi tanınmış. Ya da reklam verene, ‘ürününü kullanmayacağım’ diyor, o programa reklam verirse. Bizim de İstanbul’da 52 sivil toplum kuruluşunun birleştiği bir grup bu konuda bir çalışma başlattı. Bu dalganın büyümesi, bu rahatsızlığın birleşip toplumsal bir harekete dönüşmesi lazım ki hem RTÜK’ün eli güçlensin hem de ‘Bu bizim şahsi görüşümüz değil, toplum böyle diyor ve bunun gereğini yapıyor’ diyeceğimiz bir toplumsal hareketle bu çalışmayı yürütmek istiyoruz” diye konuştu.