Cumhuriyet gazetesinden Seyhan Avşar'a konuşan Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümü öğrencisi B.Y, "Bizim zaten 50 gündür taleplerimiz açık ve net. Çözmek istediğimiz meseleyi de antidemokratik uygulamaları da düzenli bir şekilde belirtiyoruz. Bahçeli’nin bu açıklamasını ise geri adım attırmaya ya da uzlaşmaya yönelik bir açıklama olarak görüyorum. Taleplerimiz değişmeyecek. Rektör kayyım istifa etsin. Üniversiteden polis ablukası kaldırılsın. Tutuklu arkadaşlarımız serbest bırakılsın. Arkadaşlarımız halen tutukluyken “sorununuz neyse çözelim” demek ya bizleri dinlememek ya da direnişin boyutundan korkmaktır. Taleplerimiz asla uzlaşmaya açık değildir" dedi.
"Taleplerimiz aynı"
Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümü öğrencisi M.G de, "Devlet Bahçeli bu ülkede siyasi bir aktörse zaten şu anki keyfi uygulamalara karşı çıkıyor olmalı. Ama biz Bahçeli’nin bizim karşı çıkışımızı sahiplenmesini beklemiyoruz. Sahiplenme konseptine de destek olma konseptine de ilkesel olarak karşıyız. Taleplerimiz ise aynı. Tüm kayyımların istifa etmesini, polis ablukasının kalkmasını, tutuklanan arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını, demokratik bir rektör seçimi yapılmasını talep ediyoruz" ifadesini kullandı.
"Çözümden uzak sözler"
Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümü öğrencisi B.A da, "Devlet Bahçeli’nin açıklaması çok geç kalmış ve kullandığı üslup itibarıyla çözümden uzak bir açıklama. Direnişimize destek veren üniversiteli arkadaşlarımıza terörist derken sorunu çözmek istediğini belirtiyor. Ama kendisi öncelikle diline dolanan terörist kelimesinden vazgeçmelidir. Yaptığı açıklamayla Bahçeli, bizleri hiç anlayamadığını ortaya koymuştur. Taleplerimiz hiç değişmedi. Bir uzlaşma yolu aranıyorsa bu mümkün değil. Şartsız bir şekilde taleplerimiz kabul edilmeli" diye konuştu.