Dünya

BM raportörü Callamard: Suudi Arabistan’ın G20 zirvesine ev sahipliği yapması engellenmeli

Hesap verme sorumluluğu, Suudi Arabistan'daki yasal işlemlerin aşırılıklarına rehin tutulmamalıdır

04 Temmuz 2019 14:16

2 Ekim 2018'de İstanbul Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda işlenen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetini araştıran Birleşmiş Milletler (BM) Raportörü Agnes Callamard, dünyanın en varlıklı ülkelerinin Suudi Arabistan’ın "hesap vermesi için ellerinden geleni yapmadığını" ifade ederek, Suudi Arabistan’ın önümüzdeki yıl düzenlenecek G20 Zirvesi’ne ev sahipliği yapma imtiyazının ortadan kaldırılmasını önerdi.

Callamard, Washington'daki Brookings Enstitüsü'ndeki bir tartışma sırasında, “Yargı hesap verebilirliği ve soruşturmanın tanımlanması; siyasi, diplomatik, stratejik ve kültürel mesuliyetleri gibi diğer sorumluluk türleri için de önemlidir” dedi. 

Callamard’ın açıklamaları, Veliaht Prens Selman’ın bu yıl Japonya’da düzenlenen G20 Zirvesi’ne katılmasının ardından geldi. G20 Zirvesi’nin Riyad’da yapılmamasının Suudi Arabistan’a yönelik yaptırımı arttıracağına dikkat çeken raportör, "Kaşıkçı cinayeti hakkında alınacak siyasi sorumluluk, bu olayın bir daha gerçekleşmeyeceği veya ABD ve diğer ülkelerdeki siyasal sistemin bu uluslararası suçun ortağı haline gelmemesini sağlayacak bir şeylerin yapılması anlamına gelir" ifadelerini kullandı. Suudi Hükümeti’nin Kaşıkçı suikastında parmağı olmuş olabileceği ihtimali nedeniyle uluslararası toplumun, G20 Zirvesi’ne ev sahipliği yapmasını engelleyerek siyasi sorumluluk alması gerektiğini söyledi. Callamard Salı günü, uluslararası toplumun Kaşıkçı cinayetinde Suudi Arabistan’ı cezalandırma konusundaki gönülsüzlüğüne “kendi ülkelerimizde demokratik açığı vurguluyor” uyarısında bulundu. 

Suudi Arabistan yetkilileri, Kaşıkçı suikastı ile ilgili olarak tutukladığı 21 kişiden 11’ini cinayetle suçladı. Ancak Callamard, “Hesap verme sorumluluğu, Suudi Arabistan'daki yasal işlemlerin aşırılıklarına rehin tutulmamalıdır” diyerek tepki gösterdi BM Özel Raportörü Callamard, geçtiğimiz ay Kaşıkçı suikastı ile ilgili yeni detayları içeren 101 sayfalık bir rapor yayınlamıştı. Raporda suikasttan Suudi hükümetinin sorumlu olduğu belirten Callamard, Suudi Arabistan’ın elinden ev sahipliği haklarını almanın güvenilir bir adli süreç eksikliğinde uluslararası adalet için bir çaba olabileceğini söylemişti. Raporunda veliaht prensin saldırıyı önceden bildiğini iddia eden Callamard yaptığı açıklamada, “Elde edilen kanıtlara dayanarak varabildiğim tek sonuç, Suudi Arabistan’ın bu cinayetin sorumlusu olduğudur” demişti. 
Şimdiye kadar ABD, Kaşıkçı cinayetine karışan bazı Suudilere karşı bireysel olarak yaptırım uyguladı. Callamard, böylece Suudi hükümetinin hileli aktörlerin sorumluluk üstlenmesi gibi bir çizgide ilerleyişini desteklediğini söyledi. Callamard, bu tarzda devlet hesap verebilirliğinin, son aylarda dünya liderleri ve uluslararası yatırımcıların Kaşıkçı cinayetini takip eden aylardaki isteksizliğinden kaynaklandığını belirtti. 


Özellikle Trump yönetimi, Prens Selman ile yakın ilişkiler kurdu. Beyaz Saray, kongrenin Suudi Arabistan'a silah satışını durdurmak için çabalarını engellerken Prens Selman’ın Kaşıkçı cinayeti ile ilgisi olmadığı konusunda ısrar etti. Geçen hafta Osaka’daki G20 toplantısında ABD Başkanı Donald Trump, ‘dostum’ dediği Prens Selman’ı şiddetle savunurken, Prensle yan yana olmanın büyük bir onur olduğunu ifade etti. Zirvede liderlerle çekilen hatıra fotoğrafında Prens Selman ve Trump ön sırada yan yana görüntülendi.