Dünya
Deutsche Welle

Biyografi yazarı: Trump sadece ailesine güveniyor

Yeni ABD Başkanı’nın biyografisini yazan Gwenda Blair’e göre çocukları Trump’ın her şeyi. Kadınlar ise onun için sadece “aksesuar“ niteliği taşıyor.

23 Ocak 2017 20:19

New York’taki Columbia Üniversitesi’nde gazetecilik eğitimi veren Gwenda Blair, 2001 ve 2007 yıllarında yayımladığı iki kitapta, Donald Trump ve ailesinin hayatını kaleme aldı. DW’ye konuşan Blair, Trump hanedanıyla ilgili ilginç tespitler yaptı.

DW: ABD Başkanı Donald Trump, her fırsatta ailesinin çok önemli olduğunu belirtiyor. Beyaz Saray’da nasıl bir aile tablosu göreceğiz?

Gwenda Blair: Gerçekten de ailesiyle çok yakın bir ilişkisinin olduğunu görüyoruz. Bugüne kadarki tutumunda bir değişiklik olmayacaktır. Yani, kendi çıkarını ön planda tutacak. Trump, daima mevcut koşullardan nasıl azamî avantaj elde edebileceğini hesaplayan birisi. İş adamı olarak hep böyle davrandı. Şimdi de Beyaz Sarayı, kâr odaklı bir yer haline dönüştürmeye çalışacak. Burada da en büyük güvencesi ailesi. Çocukları, özellikle büyük kızı ve damadı sürekli yanında olacak. Damadının Beyaz Saray’ın ne kadar yakınında olacağını henüz bilmiyoruz. Ama fazla uzakta olmayacağı kesin.

Donald Trump üç kez evlendi ve beş çocuğu var. Bunun arkasında nasıl bir aile anlayışı yatıyor?

O, ailesine güveniyor. Hatta bence sadece ailesine güveniyor. Aslında öncelikle kendisine güveniyor ve ailesi de onun bir uzantısı, bir parçası. Bu aile birbirine son derece kenetlenmiş durumda. Anne-babasının da beş çocuğu vardı. Nitekim Trump henüz gençlik çağlarında kendisinin de beş çocuk sahibi olmak istediğini söylemişti. Üç kez evlendi ama tüm çocuklarının velayetini üzerine aldı. Bu nedenle de kendisini başarılı bir eş ve baba olarak görüyor. Onun hayatının odağında çocukları var. Bunun dışındaki herkes çemberin dışında.

‘Yasal boşluklardan faydalanmasını biliyor’

Trump daha şimdiden yakınlarını kayırmakla eleştiriliyor. Damadı Jared Kushner'I Beyaz Saray’a danışman olarak atadı. Şirketlerinin yönetimini ise oğullarına devretti. Bu nedenle Başkan olarak, yakın akrabalarıyla ortak çıkar ilişkisi içinde olmakla itham ediliyor. Ancak bu tepkilere pek aldırış etmiyor. Neden?

O zeki biri. Seversiniz ya da sevmezseniz ayrı konu, ama zeki olduğuna hiç kuşku yok. İş hayatında her zaman menfaat sağlayabileceği yasal boşluklar bulmayı başardı. Örneğin bir iflasın, 20 yıl gelir vergisi muafiyeti getireceğini çok iyi biliyordu ve bunu uyguladı. Aynı şekilde Beyaz Saray’da da arka kapılar bulmakta başarılı olacaktır. Nitekim, Başkan’a çıkar ilişkilerinden dolayı hesap sorulabilecek bir yasa mevcut değil. Şirketlerini oğullarına devrederek de yasalar çerçevesinde davrandığını söyledi. Zira çocuklarının, işleri devralamayacağına dair bir yasa yok. O da bu boşluktan yararlandı. Onlarla iş konuşmayacağını açıklasa da buna kimse inanmıyor. Sonunda bu sözünü tutmadığı ortaya çıksa bile şöyle bir izlenim uyandırmayı başaracaktır: “Canım, sonuçta öz evlatları. Konuşmayıp da ne yapacak!”

Aynı şey damadı için de geçerli. Onu danışman olarak atamasını engelleyen bir yasal düzenleme bulunmuyor. Vergi beyannâmesini açıklaması da yasal olarak gerekmiyor. Buna rağmen daha önceki tüm Başkanlar geleneksel olarak bunu açıkladı ama Trump yapmadı.

‘Aslında yanında kimseyi istemiyor’

Tüm bunlardan hareketle Trump’ın çocuklarının üstlendiği siyasi rolün, eşine nazaran çok daha fazla olduğunu söyleyebilir miyiz?

Her üç eşi de onun için önemliydi. Kamuoyu nezdinde onlar, “alfa erkeğin” yanında boy gösteren son derece cazip fotomodeller ve herkesin sahip olmak istediği birer süs eşyası görünümündeydi. Sarışın bir mankeni koluna takmak, son derece önemli ve gerekli bir aksesuar. Ne de olsa bu kadınlar, ilgiyi kendi üzerlerine çekme konusunda deneyimliydi. Bu, onların işiydi ve bu bakımdan da Trump için önemliydiler.

Ancak ilk eşi Ivana daha fazlasını hedefliyordu. Zira şirketlerin de bir parçası olmak istiyordu. Sonuçta evlilik başarısızlıkla sonuçlandı. Çünkü Trump, yanında kimseyi istemiyor. O, kendisine bir adım geriden eşlik eden, ama asla ön plana çıkmayan birisini istiyor. Nitekim bu beklentilerine cevap vereceğini düşündüğü ikinci eşiyle evlendi. Üçüncü eşinin beklentileri ise çok daha düşük. Asla öne çıkmıyor, çok nadiren konuşuyor ve görünen o ki, Beyaz Saray'da bile oturmayacak.

Bu durumda çocuklarının, eşlerinden daha önemli olduğunu söyleyebilir miyiz?

Evet, öyle görünüyor. Kadınlar onun için sadece birer aksesuar, çocukları ise geleceği. Çünkü Trump hanedanını onlar devam ettirecek.

© Deutsche Welle Türkçe

Michael Knigge

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle