24 Haziran’da bir kez daha milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanmasına rağmen tahliye talebi Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından reddedilen CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında Yargıtay 17. Ceza Dairesi tarafından verilen ‘net’ kararının esasa ilişkin olmadığı kaydedildi. Hukukçu Turgut Kazan, konuya ilişkin olarak, "Yargıtay 16 ve 17. Ceza daireleri ip üzerinde cambazlık yapıyor. Enis Berberoğlu anayasal hakkı kapsamında derhal serbest bırakılmalı idi" dedi.
Anadolu Ajansı’nın pazartesi günü abonelerine servis ettiği haberde, “Yargıtay 17. Ceza Dairesi de Berberoğlu'nun, ‘davanın durması’ yönündeki talebini yerinde görmedi ve itirazı reddetti” ifadeleri yer almasına rağmen; Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ’ın haberinde dairenin, itirazla ilgili karar vermeye yer olmadığına hükmederek, itirazı esastan görüşmediğinin anlaşıldığı belirtildi.
Berberoğlu’nun avukatı Yiğit Acar kararı, “Topu taça atmak” olarak nitelendirerek, “150 yıllık Yargıtay tarihinde en garip ve vahim kararların başında gelmektedir. Anayasının ve CMK’nin bu derece ihlal edildiği başka bir kararı uzun yıllardır görmedim. Bu karar, Yargıtay nezdinde anayasal dokunulmazlık talebi ve buna bağlı tahliye talebiyle ilgili kesindir. Tek merci anayasa mahkemesi kalmıştır” dedi.
Hukukçu Turgut Kazan da “Yargıtay 16 ve 17. Ceza daireleri ip üzerinde cambazlık yapıyor” diye konuştu. Eski İstanbul Barosu Başkanı, yaşananları şöyle değerlendirdi:
“Enis Berberoğlu anayasal hakkı kapsamında derhal serbest bırakılmalı idi. 17. Ceza Dairesi, CMK’nin 223. Maddesini yorumlayıp dokunulmazlık kararı vererek itirazı kabul etmeliydi. Berberoğlu yeniden milletvekili seçilmiştir. Yargıtay kararında bunun ağır cezalık suç hali olmadığını ve anayasa 14. Madde kapsamında olmadığını zaten kabul etmişti. Şimdi nasıl içerde tutarsınız? Yargıtay bir an önce yasama dokunulmazlığı gereği Berberoğlu’nu tahliye etmeli.”
Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ'ın haberine göre Yargıtay 17. Dairesi'nin kararında şu ifadelere yer verildi:
“16. Ceza Dairesi’nin itiraza konu yapılan ‘yasama dokunulmazlığı nedeniyle yargılamanın durmasına ilişkin talep’ reddedilmiş olduğundan, sanığın tutukluluk durumunun davanın esasıyla birlikte değerlendirilmesine şeklinde kararlarında tutuklamaya, tutuklamanın devamına, tutukluluk halinin devamına veya sanık müdafilerinin tahliye istemlerinin reddine ilişkin bir karar kurulmamış olması karşısında itirazın incelenmesi mümkün, itirazi kabil bir karar olmadığı anlaşılmakla, bu itiraz konusuna ilişkin olarak dairemizce karar verilmesine yer olmadğına karar verilmiştir.”
