Gündem

'Bazen hastalar yaşama döndürülemez'

Beyin Cerrahı Haluk Deda'ya organ nakli uzmanları tepki gösterdi. Doç. Dr. Aydın Dalgıç, "Beyin ölümünün gerçekleşmesiyle Buket'i maalesef dün kaybettik, tıbben &

17 Mart 2010 02:00

T24 - İstanbul Zeytinburnu'ndaki tramvay kazasında ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede beyin ölümü gerçekleşen Buket Bulut'un sağlık durumu hakkında, "Bundan sonra hastamızın iyileşmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz" açıklaması yapan beyin cerrahı Haluk Deda'ya organ nakli uzmanları tepki gösterdi. Doç. Dr. Aydın Dalgıç, "Beyin ölümünün gerçekleşmesiyle Buket'i maalesef dün kaybettik, tıbben ölüdür" dedi.

Gazi Üniversitesi'nde bir basın toplantısı düzenleyen Transplantasyon Merkezi Müdürü Doç. Dr. Aydın Dalgıç, Türkiye'de binlerce organ bekleyen hasta bulunmasına rağmen, organ bağışının çok yetersiz olduğunu anlattı.

Türkiye'de 80 bin kronik karaciğer hastası olduğunu, 61 bin kişinin böbrek yetmezliği nedeniyle diyalize girdiğini, tedavisi mümkün olmayan bu hastaların ilaç masraflarının ise yüz binlerce doları bulduğunu belirten Dalgıç, toplumda organ bağışıyla ilgili daha fazla farkındalık yaratılmasının gerekli olduğunu söyledi.

İslam dininin organ bağışını yasaklamadığını, aksine teşvik ettiğini vurgulayan Dalgıç, "Öldükten sonra organları alınan kişinin vücut bütünlüğü bozulmaz. Organlar sadece küçük bir kesiyle çıkartılır" dedi.

Bir yoğun bakım merkezinde, yılda, solunum cihazı sayısı kadar beyin ölümü bildirimi yapılması gerektiğini, ancak bunun Türkiye'de yapılamadığını kaydeden Dalgıç, "Demek ki biz beyin ölümü olan kayıpları değerlendiremiyoruz" şeklinde konuştu.


"Buket'i maalesef dün kaybettik, tıbben ölüdür"

Zeytinburnu'ndaki tramvay kazasında ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede beyin ölümü gerçekleşen Buket Bulut'un durumunu da değerlendiren Dalgıç, şöyle konuştu:

"Beyin ölümünün gerçekleşmesiyle Buket'i maalesef dün kaybettik, tıbben ölüdür. Bunu ilgili uzmanlar tespit etti. Sayın Başbakan'ın büyük bir özveriyle görevlendirdiği Haluk Deda'nın 'bundan sonra hastamızın iyileşmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz' şeklindeki açıklaması aileyi ümitlendirmiştir, ancak, böyle bir hasta için bu şekilde ümit verici konuşmak büyük hatadır.

Beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın tekrar yaşama dönebileceğini söylemek büyük hatadır. Bu, ölen bir kişinin tekrar canlanmasını beklemek gibi bir şeydir. Bu tür açıklamalar hem bugüne kadar yakınlarının organlarını bağışlayan ailelerin, hem de Buket'in ailesinin kafalarını karıştırır. Dün aileye 'Buket'i kaybettik, başınız sağ olsun' denmiştir. Buket tıbben ölmüştür. Bundan sonra ancak başka bedenlerde yaşayabilir. Ailesi genç kızın organlarını bağışlamayı tekrar düşünmelidir."


"Bazen hastalar yaşama döndürülemez"

Türkiye'nin önde gelen kalp-damar cerrahlarından, bugüne kadar çok sayıda kalp naklini başarıyla gerçekleştiren Prof. Dr. Mehmet Emin Özdoğan da, hekimler için hastalarını kurtarmanın birinci planda olduğunu, ancak tıbbın tüm olanakları kullanılmasına rağmen bazen hastaların tekrar yaşama döndürülemediğini söyledi.

Buket için de bu durumun söz konusu olduğunu kaydeden Özdoğan, "Tüm imkanlar kullanılmasına rağmen maalesef Buket'in beyin ölümü gerçekleşti. Bunu da uzmanlar tespit ettik. Ben yıllarca yurt dışında çalıştım, inanın oralarda beyin ölümü tespiti bizim ülkemizdeki kadar hassas yapılmıyor. Bir aile için yakınının organlarını bağışlamak çok zor. Ama biz bunu kendimiz için istemiyoruz. Bir gün sizlerden birinin, yakınınızın da organa ihtiyacı olabilir. Ne yazık ki bunun başka bir tedavi yolu yok. Bir insanın yaşaması, başka bir insanın hayatını kaybetmesiyle mümkün olabiliyor. Buket'in ölümünden dolayı son derece üzgünüz, ama genç kızımız başkalarının umudu olabilir" dedi.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Çelebi de, bir hastanın beyin ölümü tespiti yapılırken izlenen yol ile ilgili bilgi verdi.

Öncelikli hedeflerinin hastalarını yaşatmak olduğunu vurgulayan Çelebi, Buket'in beyin ölümünün klinik, laboravutar ve kan dolaşımı testleri yapılarak tespit edildiğini bildirdi.

Çelebi, "Hastanın beyninde dolaşım yoksa, beyin ölümü gerçekleşmiş demektir" dedi. Daha sonra kalp, böbrek ve karaciğer nakli olan hastalar birer konuşma yaparak, organ bağışının artması çağrısında bulundular.

Özdoğan'ın kalp nakli yaptığı Cemile Yıldırım isimli genç kız, "Hastalığımın son dönemlerinde artık çok zor nefes alıyordum. Bunun ne kadar zor bir şey olduğunu bilemezsiniz. 1.5 aylık ömrüm kalmıştı. Benim gibi hastaların yaşaması için Buket'in ailesine organ bağışı yapmaları çağrısında bulunuyorum" diye konuştu.