Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın CHP Genel Başkanlığı’ndan istifa etmesine neden olan ‘kaset skandalı’ 2,5 yıl sonra terör savcılığında sorgu konusu oldu.
Ergenekon Savcısı Muammer Akkaş’ın talimatıyla rüşvet ve şantaj yöntemleriyle yargıyı etkilemeye çalıştıkları iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında aralarında avukat, emekli hakim, adliyede görev yapan memurlarının da bulunduğu 23 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelileri ilişkin yapılan teknik ve fiziki takipte Baykal’ın kasedine ilişkin izler tespit edildi.
Şüphelilerin kasetten, görüntülerinin internete düşmeden önce haberi olduğunu belirleyen savcılık, şüphelilerin ‘kaset skandalının ortaya çıkması ile kutlama yaptığını ve parti verdiği bilgisine ulaştı. Geçtiğimiz yıl Kasım ayında yapılan sorgularda Baykal kasedine ilişkin sorular yöneltildi ancak şüpheliler kaset olayı ile bir ilgisinin olmadığını belirtti.
Ancak savcılık soruşturmayı genişletti. Çetenin lideri olduğu iddiasıyla gözaltına alınan Mustafa Özsoy ile Tacidar Seyhan’ın CHP Adana Milletvekili olduğu dönemde yaptığı görüşmeler teknik ve fiziki takibe alındı. İkilinin bir çok kez telefonla görüştüğünü belirleyen savcılık, eski vekil Seyhan ile Özsoy’ın havaalanı ve bazı otellerde de yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdiğini fiziki takip ile tespit etti.
Teknik takibe ilişkin fotoğrafların soruşturma dosyasında olduğu öğrenildi. Telefon dinlemelerinin çözümleri de yapıldı. Telefon çözümlerinde Özsoy’ın ‘Baykal’ın odasına kamera ve dinleme cihazı’ konulduğu bilgisini verdiği tespit edildi.
Bu gelişmelerin ardından eski vekil Tacidar Seyhan, savcı Akkaş tarafından ‘şüpheli’ sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Ancak Seyhan, soruşturma kapsamında yapılan dinlemeler döneminde milletvekili olduğunu belirterek sözlü olarak ifade vermeyeceğini ancak yazılı olarak sorulan soruları cevap verebileceğini belirtti. Bunun üzerine savcı Akkaş, Seyhan’a cevaplaması için 6 sayfalık soru gönderdi. Ocak ayında eski vekil Seyhan, avukatı aracılığıyla soruları yanıtladı.
Teknik ve fiziki takibe takılan bu görüşmeler savcılık tarafından soruldu. Özsoy ile yaptığı görüşmeleri doğruladığı öğrenilen Seyhan’ın, ifadesinde "Söz konusu kişi bana Deniz Baykal’ın odasının izlendiği ve dinlendiği, genel merkeze kamera ve dinleme cihazları yerleştirildiği bilgisini verdi" dediği öğrenildi.
Çete lideri olduğu iddia edilen Mustafa Özsoy’un Tacidar Seyhan ile yaptığı bir telefon konuşmasında, "Bir numaranın odasına kamera ve dinleme cihazı konulmuştur. Genel Merkez bazı yerlere de konulmuş. Dikkat edin" dediği, Seyhan’ın ise "Başka yerlerde var mı?" diye sorduğu tespit edildi.
Seyhan’a "Bu bilgiyi aldıktan sonra Deniz Baykal’a izlendiğine dair bilgi verdiniz mi?" sorusu yöneltildi. Seyhan’ın, Deniz Baykal ile bir görüşme gerçekleştirmediğini ancak aldığı bilgileri zaman zaman Genel Merkez’deki bazı isimlerle paylaştığını söylediği öğrenildi. "Bu kişi internet ortamında yayınlanan Deniz Baykal ile ilgili kasete ilişkin bir bilgi verdi mi?" sorusu da Seyhan’a yöneltildi. Bu konuda Özsoy’un bir bilgi vermediğini söylediği öğrenilen Tacidar Seyhan’ın, "Kaset olayının ardından söz konusu kişi ile herhangi bir görüşme gerçekleştirmedik" dediği ifade edildi.
Özsoy ile Seyhan arasında bazı şifreli konuşmalarda tespit edildi. Savcılık Seyhan’a "Neden şifreli konuşmalar yaptınız?" diye sordu. Tacidar Seyhan’ın ise, konuşmalarımın dinlenebileceği için açık açık konuşmadığını söylediği belirtildi.
Şüpheli Mustafa Özsoy’ın, Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi’nin de odasına kamera konulduğu bilgisini de verdiğini söyleyen eski vekil Seyhan’ın ifadesinde ‘bu bilginin ardından gidip kamerayı bulduk ve aldığımız bilgilerin doğru olduğu kanaatiyle bu isme daha çok yöneldik.’ dediği öğrenildi.
Dönemin Meclis Yasa Dışı Dinleme Komisyonu üyesi olarak bu kişiden bilgi edinmeye çalıştığını söylediği öğrenilen Tacidar Seyhan’ın, soruşturmaya konu olan isimlerin yasa dışı faaliyetleri ile ilgili de herhangi bir bilgisinin olmadığını söylediği belirtildi. Savcılığın önümüzdeki günlerde Baykal olayına ilişkin yeni ifadeler alabileceği ifade edildi.
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda geçtiğimiz yıl Kasım ayında sorgulanan 23 şüpheliden, 16’sı serbest bırakılırken, 7 şüpheli ise tutuklama istemiyle nöbetçi Terörle Mücadele Hakimliği’ne sevk edildi.Hakimlik sorgusu yapılan şüpheliler, adli kontrol tedbiri çerçevesinde yurt dışı çıkış yasağı konularak serbest bırakıldı.
