T24 Dış Haberler
The Guardian gazetesinde yer alan analiz, Rusya’yla gerilim karşısında Ukrayna ve Batı ülkeleri arasında kullanılan retoriğin farklılıklarına dikkati çekti. ABD’nın olası Rus işgali için “yakın tehdit” ifadelerini kullanmasının Ukrayna tarafında, yatırımcıları korkutacağı ve ekonomide olumsuz etkilere sebep olacağına ilişkin rahatsızlık oluşturduğu belirtildi. Bir diplomatik kaynak, ABD ve Britanya'nın diplomatik personelin ailelerine ülkeden ayrılma çağrısının Afganistan'dan tahliye sürecini hatırlattığını söyledi.
The Guardian, Ukrayna’nın doğusunda Rusya’nın asker sığınağı yapmasının, Kiev ve Washington tarafından nasıl aktarıldığını analiz etti.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dimitro Kuleba’nın Britanya Başbakanı Boris Johnson'ın Rusya’nın “açık ve mevcut bir tehdit” oluşturduğunu söylemesinden bir gün sonra, sınırda Ukrayna’nın işgaline ilerleyecek kadar asker bulundurmadığı sözleri hatırlatıldı.
Yabancı gazetecilere açıklamalarda bulunan Kuleba “Mesajımızın tonu farklı gelebilir ancak içeriği aynı. Her şey mümkün ve her senaryo için hazırlıklı olmalıyız.” dedi.
Kuleba, Ukrayna’nın ülkenin doğusunda Rusya destekli ayrılıkçı gruplarla 8 yıldır savaştığını belirterek, Moskova’nın işgale yönelebileceğini iyi bildiklerini söyledi.
Beyaz Saray da Ukrayna’dan gelen şikâyetler üzerine, Rusya’yla yaşanan gerilim hakkında “yakın tehdit” ifadesini kullanmayı bırakacaklarını söyledi. Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jen Psaki, “yakın” kelimesinin, istenmeyen bir mesaj gönderdiğini söyledi.
Analiz, Kiev ve Washington’ın olası Rusya tehdidi konusunda farklı yorumları olduğunu, bir işgalin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda “Belki” sonucuna vardıklarını aktardı.
"ABD için amaç Kremlin üzerindeki baskıyı artırmak"
ABD için, olası bir çatışmanın Fransa, Almanya gibi isteksiz müttefikleri Ukrayna’nın güvenliğine dair taahhütlerde bulunmaları için harekete geçirme şansı olduğu belirtildi.
Geçen hafta Kiev’e ziyarette bulunan eski ABD Büyükelçileri ve komutanlardan oluşan delegenin bir parçası olan Steven Pifer “ABD hükümeti içinde, alarm hali tarafından biraz düşme eğilimi var. ABD, Avrupa’daki müttefiklerinin Kremlin’e Ukrayna’ya saldırının ağır bedeli olacağını göstermek için yapabileceklerini yapmasını istiyor. Burada amaç Kremlin üzerine baskıyı artırmak.” dedi.
Zelenski’nin ekibi için ise; Britanya, ABD ve çeşitli ülkelerden silah gönderilmesinin, Kiev’e destek açıklamalarının hoş karşılandığı ancak “yakın savaş” riskinin yatırımcıları korkuttuğu ve Ukrayna ekonomisini kötü etkileyecek panik hissini artırdığı belirtildi.
"Kiev, Kabil değil"
Ukrayna hükümetinden üst düzey bir yetkili “Silahlar yardımcı ancak emeklilerimizi silahla geçindiremeyiz. Eğer herkes yarın savaş olacağını düşünürse ekonomide büyük sorun oluşur.” dedi.
Analizde, ABD ve Britanya’nın Kiev’deki diplomatik personelin ailelerinin ülkeden ayrılması kararının endişe yarattığı, bu yaz Afganistan’ın Kabil şehrinden tahliye sürecini andırdığı belirtildi.
Bir diplomatik kaynak, “ABD ve Britanya personeli çekerken, karar vericilerin aklında bu yaz Taliban’ın kontrolü ele geçirdiği Kabil’den kaotik tahliye görüntüleri yer aldı”
Analiz şöyle devam etti: “Ancak Kiev, Kabil değil ve Ukraynalılar diplomatik personelle ilgili kararın ülkeyi ‘çöküşün eşiğinde’ gösterdiğini düşünüyor.”
