Gündem

Başbakanlık müfettişlerine göre Reyhanlı’da kusur ve ihmal yok

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 53 kişinin ölümüne neden olan patlama ile ilgili soruşturma düzenleyen Başbakanlık müfettişleri kusur veya ihmale rastlamadı

14 Eylül 2013 12:41

Başbakanlık müfettişleri 11 Mayıs’ta 53 kişinin ölümüyle sonuçlanan Reyhanlı’daki patlamalarla ilgili devlet görevlilerinde kusur ve ihmal bulamadı. Başbakan Tayyip Erdoğan, olayda istihbarat zafiyeti olmadığını ancak emniyet teşkilatı ile istihbarat teşkilatı arasında bir kopukluk olmuş olabileceğini söylemişti.

Cumhuriyet'in haberine göre, CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz, Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs’ta 53 kişinin hayatını kaybettiği patlamalarla ilgili olarak Başbakanlık müfettişlerinin, herhangi bir devlet görevlisinin veya yetkilisinin, olaylarda kusurunun veya ihmalinin olmadığına ilişkin rapor hazırladığını açıkladı. Eryılmaz, “Bu, şu demek oluyor. Dosyayı kapatalım. Bu, Hatay Cumhuriyet Başsavcısı’nın yürüttüğü soruşturmaya bir müdahaledir” dedi. 

CHP’li Eryılmaz, olayla ilgili sis perdesinin aralanmadığına dikkat çekerek, “Olay öncesinde jandarma istihbaratının gönderdiği raporu dikkate aldığımızda, bu olayın önlenmemiş olması, birtakım soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Başbakan, İstihbarat ile emniyet arasında koordine eksikliğinden söz etti ve ‘Biz bu olayı soruşturacağız’ dedi. Başbakanlık müfettişlerinin hazırladığı raporun içeriğine baktığımızda, bu olayla ilgili herhangi bir devlet görevlisinin veya yetkilisinin kusurunun veya ihmalinin olmadığına dair rapor hazırlanmış. Bu rapor konuyla ilgili soruşturmayı yürüten Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiş. Başbakanlık, ‘Biz yetkili olarak bu konuyu araştırdık. Dolayısıyla sen de yürütmüş olduğun soruşturmanın üzerini kapat’ diyor. Biz bu olayın takipçisiyiz” dedi. 

“Cilvegözü’nde de, Reyhanlı’da hükümetin desteklemiş olduğu, radikal, köktenci grupların parmağı olduğu yönünde ciddi şüphelerimiz var” diyen Eryılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Hükümet, maalesef iki davadaki soruşturmalarda sınıfta kalmıştır. Hatta olay yeri savcılarının da Reyhanlı ve Cilvegözü olaylarında by-pass edilmiş olmaları, olayın Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı’na devredilmiş olması, aslında şaibeleri bir kat daha artırmaktadır. Sanki olayın üzerinin örtülmeye çalışıldığı ya da istedikleri şekilde manipüle edilmeye çalışıldığı gibi bir sonuç ortaya çıkıyor.”