Başbakan Binali Yıldırım, anayasa çalışmalarında son hazırlıkların da yapıldığını belirterek referandumu işaret etti. "Milletimiz, kriz üreten yönetim yapısını değiştiren, çare üreten bir sisteme geçilmesini istiyor." diyen Yıldırım "Kararı millet verir ve milletin artık Türkiye'nin vakit kaybetmesine tahammülü yoktur. Türkiye artık vesayet anayasasıyla devam edemez" dedi.
Pakistan'da Gülen cemaatine ait oldukları gerekçesiyle kapatılan okullara ilişkin de Yıldırım "Cumhurbaşkanımız Pakistan ziyaretinde FETÖ kararı ile ilgili memnuniyetimizi iletecek" ifadesini kullandı.
Terör örgütlerinin tüm dünya için tehdit olduğunu vurgulayan Yıldırım "Gerekli önlem alınmazsa dünya üzerindeki hiçbir ülkenin terörün etki alanı dışında kalmayacak. Hiçbir ülke güvenli olmayacak" şeklinde konuştu.
ak parti toplumsal dokumuzun temel harcıdır. Bu gerçeği asla siyasi bir üstünlük gururuyla söylüyor değiliz. Bu gerçek Türkiye'nin gücü.
Ankara'da AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Devletimizin bütün kurumlarıyla birlikte en ön saflarda hukukun üstünlüğünü korumuşuzdur. Terörist darbecilere karşı da milletimizle aynı saftaydık. 15 Temmuz şehidi kardeşlerimizin safındaydık, birçok çocuk yetim, birçok baba boynu bükük kaldı. O gece hesap yapanların derdi, acıya da mal olsa Türkiye'yi karanlığa mahkum etmekti.
Değerli yol arkadaşlarım, daima milletimizle beraberiz. Milletimizin gönülleriyle aynı gönüle sahibiz. Değerli arkadaşlar, yeri gelmişken bir şükran borcumuzu da iletmek istiyorum. Pakistan halkı tarih boyunca daima milletimize dostluğunu göstermiş, her türlü takdire şayan bir millettir.
Pakistan her türlü takdire şayan bir millettir. Pakistan devletinden her zaman dostluk ve yakınlık gördük. Bugün bir kez daha Türkiye'ye desteklerini açıkça ortaya koyarak FETÖ'yle mücadelede yanımızda yer aldılar. Ülkede FETÖ'ye ait 23 okulda çalışan 108 öğretmenin aileleriyle birlikte ülkeyi terk etmesini istedi. Kardeş Pakistan'ın terör örgütü konusundaki yürekli ve samimi tutumu ümit ederim ki başta Batılı ülkeler olmak üzere diğer dost ülkelere örnek teşkil eder.
Sayın Cumhurbaşkanı da bugün Pakistan'a bir ziyaret yapıyor. Dost Pakistan halkını ve hükümetine memnuniyetimizi iletme imkanı bulacak ve selamımızı iletecek.
Milletimizin çok iyi bildiği gibi Pakistan halkı, İstiklal mücadelemizde de bizi asla yalnız bırakmadı. Kendileri de zor durumda kalan Pakistan halkını örgütleyen kişi de Muhammed İkbal'di. Kendisine de Allah'tan rahmet diliyorum. Bu aziz millet dostluğu unutmaz. Bizler de daima onların yanındayız.
Değerli arkadaşlar Pakistan'ın teröre karşı bu onurlu duruşunu takdir ediyoruz. Aynı hassasiyeti bütün ülkelerden bekliyoruz. Bugün, bütün dünyada barışa, istikrara karşı en büyük tehdit terördür. Terör, bazı ülkeleri doğrudan hedef almayabilir, ama gerekli önlemler alınmazsa vurabilir.
Hiçbir ülke güvende olmayacak. Hiçbir ülke terör etki alanı dışında kalmayacak. Bütün ülkelerden ortak bir tavır beklediğimizi ifade etmek isterim. Bugün Türkiye'nin maruz kaldığı terör saldırılarını sadece Türkiye'nin işi olarak görmek büyük bir hatadır.
Irak ve Suriye'ye yerleşmiş olan terör örgütlerinin sadece Türkiye'yi tehdit ettiğine inananlar yanılıyorlar. Bu bölgenin sosyal ve ekonomik gelişmesini de tehdit ediyor. Tarumar edilen şehirler, bütün insanlığa bu gerçeği haykırmıyor mu?
Bizim davamız Türkiye'nin sadece bugünlerine hizmet etmek değil, aynı zamanda geleceğini de inşa etmektir. Devletin topluma karşı sorumluluklarını bildiğimiz için yıllardır bitirilemeyen Bolu Tüneli'ni biz tamamladık. Marmaray gibi yüz yılın hayalini biz gerçekleştirdik. Ecdadımız gemileri karadan denize indirdi. Onun torunları Tayyip Erdoğan ve arkadaşları da trenleri ve arabaları denizin altından geçirerek onun hayalini tamamladı.
Bir önceki anayasa çalışmamızda bir komisyon kurarak bütün partilerden eşit sayıda arkadaşımızın çalışmasına imkan verdik. Bu konudaki kararlılığımız bugün de devam etmektedir. Hazırlıklarımız sona erdi, çalışmalarımızı önümüzdeki günlerde Meclis'e getirmiş olacağız. Ondan sonra karar her zaman olduğu gibi aziz milletimizindir. Milletimiz 3 Kasım 2002'de söylediği sözün bugün de arkasındadır. Kararı millet verir ve milletin artık Türkiye'nin vakit kaybetmesine tahammülü yoktur. Türkiye artık vesayet anayasasıyla devam edemez. Yönetim yapısının değişmesi, işleyen, çare üreten bir sisteme geçilmesini millet istiyor.
Milletimiz 15 Temmuz'da demokrasiden asla vazgeçilemeyeceğini göstermiştir. İnşallah bu da bizlere, bu güzel kadrolara nasip olacak.
14 yıldır bütün olumsuz şartlara rağmen kaya gibi sağlam duran bir Türkiye gördük. Bugün de milletimizle birlikte hedeflerimize emin adımlarla yürüyoruz. Ülkemiz aleyhine yürütülen ne kadar kampanya varsa hepsini boşa çıkardık, boşa çıkarmaya devam ediyoruz.
Biz karanlık tezgahları yıkarak, oyunları bozarak bugünlere geldik. Cesaretimiz, kararlılığımız sayesinde milletimizin hep takdirine mazhar olduk. Kimseden çekinmedik, kimsenin önünde eğilmedik. Kapalı kapılar ardında iş çevirmedik. Millet ne dediyse onu hayata geçirdik. Aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz.