Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un (S&P), Türkiye'nin yabancı para cinsi kredi notunu, bozulan mali disiplin ve yüksek seyreden enflasyonu gerekçe göstererek bir basamak düşürmesine tepki gösteren Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, kararın zamanlamasının ‘manidar’ olduğunu söyledi. Şimşek, S&P'nin analizlerinin de yetersiz olduğunu savundu.
Standard & Poor’s’un daha önce yaptığı açıklamalarda, Türkiye’nin kredi notunu ağustosta gözden geçirmeyi planladığını kaydeden Şimşek, “Açıkça bu kararın öne alındığı görülüyor. Not düşürmeyi erkene almalarını gerektirecek bir gelişme oldu mu?” dedi.
"Aşırı ısınma 2017’nin hikayesi, Merkez Bankası gecikmeli de olsa tepki verdi”
Kişisel Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarda, kredi notunun seçim kararından sonra düşürülmesinin ‘zamanlama olarak yanlış olduğunu’ savunan Başbakan Yardımcısı, “S&P’nin analizi de yetersiz. Aşırı ısınma 2017’nin hikayesi. Kredi hacmindeki artış 2018’de yavaşladı. Finansal koşullar 2017’ye oranla daha sıkı. Merkez Bankası gecikmeli de olsa tepki verdi” ifadelerini kullandı. Şimşek, şöyle devam etti:
“Cari açıktaki artış büyük ihtimal ile geçici. Çünkü cari açıktaki bozulma büyük oranda altın ithalatı ve petrol fiyatlarının artışından kaynaklanıyor. Tüketici kredilerindeki yavaşlama cari açıktaki artışı sınırlayacak. Ayrıca turizmde ciddi bir toparlanma var.
“Ayrıca gereken tedbirleri aldık, almaya devam edeceğiz. Firmaların kur riskini yönetmeye yönelik önemli bir reformu bugün itibariyle hayata geçiriyoruz. Yatırım ortamını iyileştirecek çok kapsamlı bir reformu yaptık. Seçim sonrasında reformları daha da hızlandıracağız.
“Belirsizlikler azalıyor. Merkez Bankası para politikasını basitleştireceğini açıkladı. Seçimlerin erkene alınmış olması siyasi belirsizliği azalttı ve piyasalar bu karara olumlu tepki verdi. AB ve ABD ile ilişkilerin iyileştirilmesine yönelik önemli gelişmeler var.”
Standard&Poor's, Türkiye'nin kredi notunu düşürdü!
Standard&Poor’s’tan dün yapılan açıklamada Türkiye'nin kredi notunun BB seviyesinden BB- seviyesine çekildiği ve notun görünümünün durağan olarak belirlendiği kaydedilmişti. Açıklamada, "Notun düşürülmesi, krediye bağımlı biçimde büyüyen ve aşırı ısınan Türkiye ekonomisinde sert iniş riskine işaret ediyor" ifadelerine yer verilirken, 2017'de %7,4 büyüyen Türkiye ekonomisi için de "Özel sektörden sıkıntı sinyalleri gelmeye başlamış durumda. Ülkeden sermaye çıkışı ve TL'nin değer kaybetmeye devam etmesi bu trendi hızlandırabilir" değerlendirmesinde bulunulmuştu.
Ülkenin toplam borç yükünde kısa vadeli borçların ağırlığının artması da risk unsuru olarak yorumlanmıştı. Cari açık ve bütçe açığında görünümün kötüye gittiğini ifade eden S&P, Merkez Bankası'nın siyasi baskılarla mücadele ettiğini ve enflasyon hedefinin 2012'den bu yana tutturulamadığına dikkat çekmişti.