Gündem

Başbakan Davutoğlu: Bize kimse blok siyaseti oluşturmaya kalkmasın!

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Düsseldorf'ta konuşuyor

03 Ekim 2015 20:07

Başbakan Ahmet Davutoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Almanya’nın Düsseldorf  kentine gitti. Düsseldorf Başkonsolosluğu'nda düzenlenen Almanya Başkonsoloslar toplantısına katılan Davutoğlu, başkonsoloslara yönelik olarak yaptığı konuşmada vatandaşın seçime katılımı için seferber olunması gerektiğini söyledi.

Davutoğlu, Başkonsoloslarla görüşmesinin ardından gurbetçi vatandaşlara sesleniyor. Davutoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

1 Kasım seçimlerine başlarken ilk konuşmayı Almanya'da yapıyorum. Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Sizler Avrupa'da bizim onurumuz gururumuz oldunuz. Buraya tahta bavullarla gelen Anadolu'nun çocukları sizler... Şimdi onların çocukları Almanya'da 100 bin işletme sahibi. 45 milyar avro ciro yapıyor. Allah emeklerinizi bereketli kılsın. Unutmayınki arkanızda şevkatli ve kudretli büyük Türkiye devleti var. 

 Artık Türkiye sizin bıraktığınız, hastanelerde saatlerce beklenen Türkiye değil.

Suriyeli kardeşlerimize kollarımızı açtık. Onlarla aşımızı paylaştık. Milletimle gurur duyuyorum. İki milyon Suriyeli geldiğinde tek bir ırkçı tepki yaşanmayan, onlara bağrını açan Türkiye ile gurur duyuyorum.

Onlara inancın nedir diye sormadık, ırkın ne diye sormadık tek bir şeyi önemsedik: İnsan olmalarını!

Almanya da cesur bir kararla mültecilere kapıları açma kararı aldı. Onları tebrik ediyoruz. Kim mazlumun yanındaysa onun yanındayız.

Siz de buraya gelen Suriyelilere kapılarınızı açın. Onlar Kurtuluş savaşı zamanında Halep'te dualarıyla bizlerin yanında oldu.

Bizler mezalime uğrayan milletlerin yanındayız. Avrupa'da onlara bir insanlık dersi verin ki Avrupa'da ırkçılık yapanlar ders alsınlar.

Almanya'da komşularınızla birlikte garip ve mazlum mültecilere sahip çıkınız. Birleşmiş Milletler forumlarında liderlerle hep bunları konuştuk.

Böylesine güçlü kudretli merhametli bir ülkenin lideri olmaktan bu ülkeye hizmet etmekten gurur duyuyorum.

Bu ülkede bu kıtanın kaderi yazılırken sizler etkili oluyorsunuz.

Federal parlamentoda 11 milletvekili eyalet parlamentolarında 42 milletvekili olması. Her yerde olmanızı istiyoruz. Kimliğinizi koruyun ama Almancayı da iyi konuşun.

Almanya ve Türkiye tarihten bu yana dost olmuş iki ülkedir. Sizler bu dostlukta çok önemli birer köprülersiniz.

13 yıl içerisinde sağlıkta eğitimde ulaştırmada tarımda turizmde sessiz bir devrim gerçekleştirmiş bir Ak Parti kadroları var. Bu kadrolar bundan sonra da Türkiye'nin yükselişine devam edecek olan kadrolardır.

Sizler Türkiye'de yaşanan sessiz devrimin şahidisiniz. 7 Haziran seçiminin ardından yüzde 41 oy almamıza rağmen iktidarı elde edemedik. Ancak balkon konuşmasında da ülkeyi asla yönetim boşluğuna düşürmeyeceğimizi söyledik.

Blok siyasetiyle ülkeyi kutuplaştırmak istediler. Onlar hayır siyaseti dedi. Biz birlik siyaseti dedik. Millet ne diyorsa ona evet dedik. Millet iradesi başımızın üzerindedir dedik. Başka bir parti terör siyaseti dedi biz huzur siyaseti dedik.

7 Temmuz günü birileri düğmeye bastı. DAEŞ Suruç'ta 32 vatandaşımızı öldürdü. Terör örgütü polisimizi öldürdü. DHKP-C eylemlerine başladı. Zannetilerki tek parti iktidarına gelememiş AKP hükümeti yavaşlayacak.

23 Temmuz'a kadar saldırılar sürdü. Güvenlik zirvesinin ardından güvenlik birimlerimize talimat verdim: Türkiye'ye tuzak kuranların tuzaklarını kafalarında parçalayacaksınız!

Türkiye'nin her bir köşesinde kamu düzenini kuracağız dedik. Operasyonun adına huzur ve demokrasi dedik.

Türkiye'deki tüm vatandaşları eşit vatandaşımız olarak görürüz. Biz operasyonları teröre bulaşmamış masum vatandaşlarımıza uygulamadık.

Ülkemizi bölmeye kalkışanlara Türküyle Kürdüyle Çerkeziyle hep birlikte ayağı kalkacağız ve bu ülke bölünmez diyeceğiz.

CHP ile son derece medeni görüşmeler yaptık. Biz blok siyasetlerini yıkarız. AKP kadroları tek bir fire vermeden İsmet Yılmaz'ı meclis başkanı seçti. Ümit ederiz bize karşı bir daha blok oluşturmaya kalkmazlar.

MHP ne teklif götürdüysek hayır dedi. CHP ile dış politika ve eğitim konularında yüzde yüz farklı düşünüyorduk.

CHP onarım hükümeti kurmak istedi. Oysaki biz onarım değil hamle hükümeti kurmak istiyoruz.

Bunlar muhalefet olmayı bilirler de karar alma cesaretini bilmezler. Onlar ülke sorumluluğundan kaçarken bakan koltuğundan bile kaçarken biz bayramın ilk günü Diyarbakır'da öğleden sonra da Yüksekova'daydık.

HDP iki bakan verdi. İki bakan iki ay sonra istifa etti. CHP ve MHP'de mahalle baskısı vardı. HDP'de ise dağ baskısı vardı. Mahallesinden ve dağdan korkan milletle yürüyebilir mi?

Milletimizin huzuruna kim kastediyorsa onun karşısındayız. Yeni bir Türkiye için seçimlere gidiyoruz. İnsan haklarını korumak, devlet yapısını milleti ile birlikte kudretli ve aziz kılmak istiyoruz. Bu ülkenin karşısında olanlara karşı en büyük gücümüz birliğimiz ve bütünlüğümüzdür.

Diyarbakır'da bayram namazı kıldıktan sonra pek çok kişi bana Allah devlete millete zeval vermesin diyordu.

1 Kasım seçimlerine giderken sandık güvenliği konusunda talimatları verdim. Kim hangi partiye oy verirse versin biz iradenin sandığa yansıması için tedbirlerimizi alıyoruz. Sizlerden Türkiye ortalamasında bir seçim katılımı bekliyorum.

Biz bir vaatte bulunduk mu onu yaparız. 3 Mayıs'ta buraya geldiğimizde THY'de aile indirimi talebiniz gerçekleşti. Yüzde 20 indirim yapılıyor.

Artık yurdışından Türkiye'ye araç getirildiğinde iki yıl boyunca kullanılabiliyor.

Yurdışından getirilen telefonların Türkiye'de kayıt süresini dört katına yani dört aya çıkardık.

Yurdışında okuyan gençlere burs veriyoruz. Her yerde anaokulu açacağız, dilimizi yaşatacağız.

Çocuk başına verilen doğum parası verilecek demiştik. Şimdi veriliyor. 263 bin hanım kardeşimize bu çocuk ödemesi yapıldı.