Katar Üniversitesi'nde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Hepimiz Avrupa Birliği'nin nasıl ortaya çıktığını izledik. AB liderleri ile üç zirve toplantısı ve birçok toplantı gerçekleştirdim. Pek çok farklı görüş var ama her ay toplanıyorlar, uzlaşmaya varamadıkların birbirlerini suçlamak yerine birbirleri ile konuşuyorlar" dedi. Davutoğlu, "Bazı Müslüman liderler on yıllarca birbirlerini görmüyor. Bizim birbirimizle görüşmemiz gerek. Bu bağlamda Katar-Türkiye diyaloğu bir örnek. Bunun tüm bölgede gerçekleşmesini istiyoruz" diye konuştu.
Resmi ziyaret için Katar'a giden Başbakan Ahmet Davutoğlu Türk-Katar İş Forumu'nda iş insanlarına seslendikten sonra Katar Üniversitesi'nde konuşuyor.
Başbakan Davutoğlu’nun açıklamaları şöyle:
Bu salondaki gençler Yemen'deki, Tahrir Meydanı'ndaki gençlerin düşüncelerini paylaşıyor. bu gençlerin bir hayali vardı: onurlu ve insan haklarına saygılı bir yaşam, saygı ve onur isteyen bir neslin ortaya çıkması. Ama bu hayaller Esad rejimi gibi otokratik eğilimler ve DAEŞ gibi örgütler sebebiyle başarısız oldu.
"Karamsarlık yapmamalıyız"
Şimdi değerlendirme yapma zamanı, neler yanlış yapıldı, gelecekte neler yapmalıyız?
Geçmişte medeniyetin olduğu ülkeler artık tahribat şehirleri haline geldi. Aydınlar kaçıyor, bizim sorumluluğumuz var.
Geçen hafta Merkel ile ziyaretimizde yeni doğan bebekleri gördük. Bu bebekler Suriye'yi görmedi. Türkçe konuşuyorlar.
Yeni ortaya çıkan sorunlara müdahale etmemiz gerek. Bu bir yönüyle de psikolojik sorunlar. Kötümser psikolojinin politikalarımıza ya da düşünme tarzımıza etki etmesine izin vermemeliyiz. Bu kötümser psikolojiyi kabul etmemeliyiz, bize huzur getirecek bir yol bulmalıyız.
"Siyasi diyalog içine girmeliyiz"
Odaklanmamız gereken şey en üst düzeyde siyasi diyaloğun olması. Böylece önyargı geliştirmek yerine dostane diyalog kurabiliyor olabileceğiz.
Hepimiz Avrupa Birliği'nin nasıl ortaya çıktığını izledik. AB liderleri ile üç zirve toplantısı ve birçok toplantı gerçekleştirdim. Pek çok farklı görüş var ama her ay toplanıyorlar, uzlaşmaya varamadıkların birbirlerini suçlamak yerine birbirleri ile konuşuyorlar. Bazı Müslüman liderler on yıllarca birbirlerini görmüyor. Bizim birbirimizle görüşmemiz gerek. Bu bağlamda Katar-Türkiye diyaloğu bir örnek. Bunun tüm bölgede gerçekleşmesini istiyoruz.
Güvenlik bağlamında büyük sorunlar ile karşı karşıyayız. Devletler arası sorunlardan bahsetmiyoruz, bu olsa kiminle görüşeceğinizi bilirsiniz. Ama devletlerin içinde tehditler var, hibrid savaş tehdidi var. teröre karşı ortak güvenlik görüşü benimsenmeli.
"Katar sizin ikinci eviniz' dediler"
Bölgemizde iki istikrar bölgesi var; Türkiye ve Körfez. Bizler kriz bölgelerinden gelecek güvenlik tehditlerine karşı kendimizi savunmaya almak istiyoruz. Bu gerek DAEŞ, gerekse PKK olabilir. Daha iyi bir güvenlik ortamı için birlikte çalışmalıyız.
Türkiye ve Katar ilişkileri açısından çok önemli bir adım attık, bir askeri anlaşma imzaladık ve ortak askeri tatbikat kararı aldık ve gerçekleştirdik.
Şu anda Irak, Suriye, Lübnan, İsrail, Gazze’ye kadar bir savaş bölgesi var. Bizler Türkiye ve Körfez olarak kriz bölgesinden gelecek güvenlik tehditlerine karşı korumaya almak istiyoruz. Esad, PKK olarak risklere karşı. Yine Türkiye ve Katar arasındaki ilişkiler istikrar için mükemmel bir örnek. Körfez’de güçlü ilişkileri oluşturmak için Katar gibi bir ortağa ihtiyacımız var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan’a ziyarette bulundu, ben de bulundum. İran’a ve Tahran’a da ziyarette bulundum. Çeşitli görüşmeler gerçekleştirdik. Güvenlik ortamıyla ilgili çeşitli görüşmeler yapmamız gerekiyor. Geçen sene bir anlaşma imzaladık, ortak tatbikatlar düzenlemeye karar verdik. Bu anlaşmayla bir Türk askeri unsurunun Katar’da, Katar yönetimi ile iş birliği içerisinde tetkik ettik.
Biraz önce Türkiye Katar ortak üstünü ziyaret ettim, oradan buraya geldim. Oradaki tugaylarla görüştüm, “Katar sizin ikinci ülkeniz” dediler. Hepimiz Katarlı kardeşlerimize gösterdiği misafirperverliğe müteşekkiriz. Bir anlaşma imzaladılar. Bu çalışmalarımız devam edecek, Katar’ın güvenlik ve istikrarı Türkiye’nin güvenlik ve istikrarı gibidir. Güvenli bir Körfez olmasını istiyoruz. Güvenlik açısından yaptığımız çalışmalar siyasi irademizin yansımasıdır. Hepimizin aynı kaderi var.
