Gündem

'Barış İçin Kadın Girişimi' Diyarbakır'da: Ölümden değil, yaşamdan yanayız!

Türkiye'nin birçok ilinden Diyarbakır'da toplanan 1000 kadın, Güneydoğu'daki çatışma ortamının sona ermesi için çağrı yaptı

06 Şubat 2016 18:19

Türkiye’nin birçok ilinden yola çıkan “Barış İçin Kadın Girişimi” üyesi 1000 kadın, “Ölümden değil, yaşamdan yanayız” sloganıyla Diyarbakır’a ulaştı.

Evrensel'in haberine göre, İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok ilden Diyarbakır’a gelen kadınlar, Sur ilçesine yakın mesafede bulunan Sümerpark’ta toplandı. “Barış sürecine hemen dönülmeli”; “Kadınlar barışta ısrarcı” yazılı dövizlerin taşındığı eyleme, Kürt illerindeki kadınlar da beyaz eşarplarla katıldı. Batıdan gelen kadınlar da kollarına beyaz tülbent bağlayarak barışa dair simgeler taşıdı.

 

“Susma haykır, barışa ses ver”

 

Yağışlı havaya rağmen toplanan kadınlar, açıklamalarını Sur’dan yükselen yoğun patlama ve silah sesleri arasında yaptı. Sur’da Sümerpark içerisinde bir yürüyüş düzenleyip, “Susma haykır, barışa ses ver”, “Yaşasın halkların kardeşliği” gibi sloganlar attı. Kadınları, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak karşıladı. Burada açıklamalarda bulunan Kışanak, şunları söyledi:

“Türkiye’nin dört bir tarafından kadınların bu vahşeti durdurmak için gelmesi bizi mutlu etti, bize güç verdi. Kadınların buraya gelip, kız kardeşlerinin barış çağrılarına ses vermesi bizi onurlandırdı. Burada yaşananları size anlatmayacağım, burada çocukların öldürüldüğünü, evlerin yıkıldığını, insanların öldüğünü size anlatmayacağım. Zaten biliyorsunuz. Ancak önemli olan şu ki; yıkılan evler onarılır, bunları zaten yeniden kuracağız, hep beraber sokakları yeniden eski haline çevireceğiz, öncelikli önemli olan ölümlerin durdurulmasıdır. Buraya gelerek kız kardeşlerine ses veren kadınlarla durduracağız, herkese teşekkür ediyorum.”

 

"Sizin asli göreviniz barış ve hakikat hakkımızın tesisidir"

 

“Ölümden değil yaşamdan yanayız” kampanyası koordinasyon üyesi Öznur Subaşı, “Barış ve hakikat hakkımızın takipçisi olmak için İstanbul’dan, Bursa’dan, Rize’den, Ankara’dan, Mersin’den, İzmir’den, Antalya’dan, Kocaeli’den, Bolu’dan, Eskişehir ve daha bir çok ilden kadınlarla yola çıktık. Yalanlarla kuşatıldığımız şehirlerden tanklarla, toplarla kuşatılmış şehirlere, mahallelere ses vermek için buradayız” dedi. Sorunların silahla değil, müzakere ile çözülmesi gerektiğini söyleyen Subaşı, sözlerini şöyle devam ettirdi:

“Bunun için bize hakikat lazım, birlikte yaşam inşa edebilmek için bize adil bir barış, bunun için de karşılıklı güvenin mümkün olduğu bir müzakere süreci lazım. Bizim bu vahşete, bu ölümlere, bu talana, rızamız yok. Bizler, önce #Barışa1000Kadın olduk, farklı şehirlerimizde, sokaklarda ‘Ölümden değil, yaşamdan yanayız, barış ve hakikat hakkımızı savunuyoruz’ dedik. 150’den fazla kurum ve 5 bini aşkın kadının ve transın imzasıyla öncelikle sözümüz bu ülkeyi yönetenlere, Meclis’e, hükümete: Sizin asli göreviniz barış ve hakikat hakkımızın tesisidir. Sizin asli göreviniz bu savaşı durdurmak, müzakere koşullarını oluşturmaktır. Kısacası bu ülkeyi yaşanmaz hale getirmek değil, bizler savaşa tanığız, savaşa karşı barış nöbetindeyiz.”

Kadınlar açıklamanın ardından Sümerpark Resepsiyon Salonu’nda bir forum düzenledi.

 

İl girişinde GBT taraması

 

İstanbul ve Ankara'dan yola çıkarak Diyarbakır’a barış nöbetine giden kadınların bulunduğu 7 otobüs il girişinde GBT gerekçesiyle bekletildi.

160 kadın ve LGBTİ örgütünün imzasıyla destek verdiği kampanyanın Diyarbakır durağında barış nöbeti tutmak üzere dün sabah saatlerinden bu yana farklı illerden yola çıkan kadınlar "GBT taraması, otobüste ceset torbası yok" gibi çeşitli gerekçelerle bekletilmişti.