Gündem

Barış Akademisyenlerine destek amacıyla kendilerini savcılığa ihbar eden Bülent Deniz ve Arat Dink'in davaları görüldü

Dink'in davasında, benzer dosyalardaki Anayasa Mahkemesi kararının beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi

20 Haziran 2019 11:53

Barış Akademisyenlerine destek amacıyla kendisini savcılığa ihbar eden 17 kişi arasında bulunan Bülent Deniz ve Arat Dink'e “propaganda” suçlamasıyla açılan davalar bugün İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Arat Dink'in avukatı İmre Deniz Tuna Dink, mahkeme heyetinin çekilmesini talep ederek "Aynı bildiriyi imzalayan, aynı iddianame ile yargılanan akademisyenlerin dosyalarına da bakan heyetinizin ihsas-ı rey yaptığını düşünüyoruz" dedi. Heyet talebi kabul etmedi.

Deniz davasında savunma için süre veren mahkeme heyeti duruşmanın 17 Ekim saat 9:00’a bırakılmasına karar verdi. Dink davasında ise Savcı ise benzer dosyalarda verilecek Anayasa Mahkemesi kararının bu dosyada beklenmesini talep etti. Benzer dosyalardaki Anayasa Mahkemesi kararının beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 9 Ekim saat 14:30’a erteledi.

Bülent Deniz davası

Bülent Deniz'in avukatları derhal beraat ve TCK 301’den yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı’ndan izin istenmesini talep etti. Mahkeme her iki talebi de dosya kapsamı ve mevcut delil durumu gerekçesiyle reddetti. Avukatları, Bülent Deniz'in savunmasının hazırlanması için mahkemeden süre talep etti. Süre talebini kabul eden heyet, duruşmanın 17 Ekim saat 9:00’a bırakılmasına karar verdi.

Arat Dink davası

Arat Dink'in avukatlarından İmre Deniz Tuna Dink, müvekkilinin savunmasına geçilmeden önce birtakım beyanlarda bulunacaklarını söyledi. Avukat Dink, önceki yargılamalarda verdiği kararlar sebebiyle mahkemenin tarafsızlığını yitirdiğini savundu.

Arat Dink hakkında hazırlanan iddianamede maddi hatalar olduğunu söyleyen avukat Dink şunları kaydetti:

“İddianamede müvekkilin mesleği gazeteci olarak yazıyor fakat kendisi mimardır. Yine aynı iddianamede müvekkilin imzacı akademisyenlerden biri olduğu yazıyor, fakat bu da yanlış. Savcı sanığın suçluluğunu iddia edecek her türlü delili üst üste dosyaya koymuş. Fakat dosyada sanık lehine tek bir delil yok. Biz bu metne iddianame demiyoruz. Olsa olsa savcının siyasi ve kişisel görüşünü yansıtan bir bildiridir bu iddianame." 

Heyetin çekilmesi talep edildi

"Heyetinizin de iddianame vasfı taşımayan bu metni kabul etmesi, iddianamedeki görüşlere katıldığınızı gösteriyor. Mahkemenizin tarafsızlığını yitirdiğini düşünüyoruz. Aynı bildiriyi imzalayan, aynı iddianame ile yargılanan akademisyenlerin dosyalarına da bakan heyetinizin ihsas-ı rey yaptığını düşünüyor ve çekilmenizi talep ediyoruz."

Mahkeme heyeti, çekilme yönündeki talebi yerinde olmadığı gerekçesiyle reddetti.

Dink'in avukatlarından Fethiye Çetin, suçun maddi unsurlarının oluşmadığını belirterek derhal beraat talebinde bulundu.

Mahkeme, suçlamanın yargılamayı gerektirdiğini belirterek derhal beraat talebini oy birliğiyle reddetti.

Arat Dink savunmasını sunmadan önce anlaşılması güç olduğu için iddianamenin okunmasını tercih ettiğini belirtti. Bunun üzerine mahkeme başkanı iddianameyi okudu.
 

"Pişmanlığım şiddeti yeterince teşhir etmememiz"

Dink iddianamenin bir kısmının okunduğunu belirterek, "Bu bildiriye şu anda da katılıyorum düşüncelerimi  destekler niteliktedir. Bildiriyle ilgili tek pişmanlığım, son paragrafında bu şiddeti teşhir edeceğimizin taahhüdünde bulunmuşuz. Pişmanlığım bu taahhüdü yeterince yerine getirmemiş olmaktır" dedi. Dink sözlerine şu şekilde devam etti:
 
"Şekli, özensizliği, içeriği itibarıyla yetersiz olan bu metnin en can sıkan kısmı da talimatla hareket ettiğim iddiasıdır. Çamur atmakla iddianame hazırlamak arasında bazı farklar olması gerekir. Ortaya atılan iddianın bana gösterilmesini istiyorum. O bildirideki hangi cümle terör örgütünün hangi eylemini veya cebrini övüyor? Bana böyle bir kanıt gösterilmediği sürece hiçbir soruyu cevaplamak istemiyorum."
 

Anayasa Mahkemesi kararı beklenecek

Avukatı Fethiye Çetin, Dink hakkındaki davanın diğer 17 kişiye açılan dava ile birleştirilmesini talep etti. Savcı ise benzer dosyalarda verilecek Anayasa Mahkemesi kararının bu dosyada beklenmesini talep etti. Mahkeme, benzer dosyalarla birleştirme talebini yargılama aşamalarının farklı olması sebebiyle reddetti. Benzer dosyalardaki Anayasa Mahkemesi kararının beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 9 Ekim saat 14:30’a erteledi.