ABD’de havaalanlarında yolcuların sosyal medya hesaplarının denetlenmesi 1.7 milyar aboneli Facebook’un veri deposunu yeniden gündeme getirdi. Habertürk'ün haberine göre, Türkiye’de de finans çevreleri bir süredir müşterilerine kredi vermeden önce kullanıcıların Facebook’taki arkadaş çevresinin kredi seviyesini mercek altına alıyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın güvenlik gerekçesiyle Irak, İran, Suriye, Sudan, Somali, Libya ve Yemen vatandaşlarına 90 günlük giriş yasağı koyması ve genel mülteci programını 120 gün durdurmasının yankıları aralıksız devam ediyor. Konunun dünya çapında tartışılan bir diğer yönü de ABD’nin havaalanlarında bekletilen mültecilerin rutin pasaport denetiminin yanı sıra sosyal medya verilerine de el atılması oldu. ABD’ye giriş esnasında yolcuların özellikle Facebook hesaplarının incelemeye alınması ise dünyanın en popüler sosyal medya sitesini yeniden gündeme getirdi. Küresel çapta toplam 1.7 milyar abonesiyle dünyanın en büyük insan grubu olan Facebook, kullanıcıları hakkında sahip olduğu çok detaylı bilgiler nedeniyle güvenlik örgütlerinin de sürekli gündeminde bulunuyor.
Gelecek aydınlanıyor
ABD havaalanlarında yolcuların Facebook hesaplarının incelemeye alınması da bu bağlamda çok sürpriz değil. Memurlar denetlemeler esnasında hemen bir yargıya varamıyor ama daha sonra hesapların bilgisayarlar tarafından taranması sonucu kullanıcıların sadece geçmişlerine yönelik değil gelecekteki olası davranışlarına yönelik de tahmin üretmek mümkün oluyor. Zira Facebook’ta yapılan 50 beğen (Like) tercihiyle algoritmalar bir insanı 20 yıllık eşinden daha iyi tanır hale getiriyor. Beğen sayısı 300’e çıktığında ise yazılım kullanıcıyı kendisinden bile daha iyi tanır hale geliyor. Zira yazılım bu tercihler yardımıyla sadece mevcut tercihlerimiz ve eğilimlerimizi bilmekle kalmıyor gelecekte neler yapabileceğimizi de tahmin etmeye, bu konuda kalıplar oluşturmaya başlıyor. İşte bu geleceğe yönelik tahmin unsuru ticari şirketlerden kamuya, güvenlik güçlerinden siyasete kadar pek çok yapının ilgisini çekiyor. Türkiye’de de finans sektöründen perakendeye kadar pek çok şirket Facebook verilerini aktif olarak kullanıyor.
Kim, ne yiyor?
Bankalar tüketici kredisi vermeden önce olası müşterilerin Facebook hesaplarını inceliyor ve kullanıcının arkadaş çevresinin kredi seviyesini mercek altına alıyor. Pek çok göstergenin yanı sıra müşterinin sosyal medyadaki durumu da göz önünde tutulduktan sonra müşterinin kredi riski hesaplanıp olumlu veya olumsuz yanıt veriliyor. Diğer bir ifadeyle müşterinin finansal durumu iyi olsa bile Facebook’taki arkadaş çevresinin durumunun iyi olmaması müşterinin kredi notunu olumsuz etkiliyor. Benzer uygulama sigorta şirketleri için de geçerli. Kuruluşlar müşterilerinin sosyal medyaya yükledikleri görsel içerikleri inceleyerek risk primlerini yeniden oluşturuyor. Örneğin eğlence mekânlarında çekilmiş fotoğraflarda masaların üstünde büyük miktarda yağlı, şekerli yiyecekler ve çok sayıda alkol şişesinin bulunması hem sağlık hem de trafik sigortalarının primini etkiliyor.
10 defa basınca…
Sistem kullanıcıyı iş arkadaşlarından daha iyi tanımaya başlıyor.
70 defa basınca…
Sistem kullanıcıyı en yakın arkadaşından daha iyi tanımaya başlıyor.
150 defa basınca…
Sistem kullanıcıyı annebabasından bile daha iyi tanır hale geliyor.
300 defa basınca…
Facebook kullanıcıyı kendisinden bile daha iyi tanımaya başlıyor. Ve kullanıcının geleceğine yönelik tahminlerde bulunacak seviyeye geliyor.
Bu noktadan itibaren Facebook’un kullanıcıları hakkında topladığı bilgiler, bu bilgilere ilgi duyan çevrelerin iştahını iyice kabartıyor.
Yolcular dijitalleştirilip
tamamen kayda alınacak
ABD’de iktidara gelen Cumhuriyetçiler özellikle sınır güvenliği gerekçesiyle yolcu takibini detaylandırmakta kararlı. Buna göre havaalanlarına gelen yolcuların sosyal medya verilerinin yanı sıra cep telefonu kayıtları ve retina taraması gibi biyometrik bilgileri de kayda alınacak. Söz konusu uygulamalara karşı dünyanın her bölgesinden tepkiler yağmaya başladı.