-''Balyoz Planı'' Davası'nda dedikodu tartışması İSTANBUL (A.A) - 19.08.2011 - ''Balyoz Planı'' davası sanık avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol, sanıklar ve yakınları arasında, ''Mahkemenin 3 Ekim'den itibaren her gün görülerek Nisan'da karar çıkacağı ve Yargıtay'ın da bu kararı onayacağı'' şeklinde dedikodu olduğunu söyledi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Kurmay Albay Ercan İrençin, 11 No'lu CD'de yer alan Karadeniz bölgesi müzahir subay ve astsubaylar listesinin iddia olunduğu gibi kendisi tarafından hazırlanmadığını söyledi. İrençin, hazırlanan listede 12'si subay, 20'si astsubay, 32 kişinin bulunduğunu, ancak listedekilerin Deniz Kuvvetlerinden olması gerekirken, 16'sının İçişleri Bakanlığına bağlı Sahil Güvenlik Komutanlığından olduğunu belirtti. Listede müzahir olarak ikinci sırada da kendisinin yer aldığını anlattı. Ercan İrençin, kendisinin hazırladığı iddia edilen bu listede isminin bulunmasının, bu belgenin gerçek olmadığının en büyük göstergesi olduğunu öne sürdü. İrençin'in çapraz sorgusu sırasında üye hakim Murat Üründü, ''Gölcük'te yapılan aramalarda çıkan bazı belgelerde sizin de adınızın geçtiğini iddia ediyoruz'' dedi. Bunun üzerine söz alan bazı avukatlar, iddia makamının savcılık olduğunu, mahkeme heyetinin iddia edemeyeceğini vurguladı. Duruşmada söz alan sanık avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol da mahkeme salonu dışında sanıklar ve yakınları arasında bir dedikodunun konuşulduğunu belirtti. Erol, buna göre, ''Mahkemenin 3 Ekim'den itibaren her gün görüleceği, Nisan'da çıkacak kararda sanıklara ceza verileceği ve Yargıtay 8. Ceza Dairesinin de mahkemenin kararını onayacağının'' söylendiğini aktardı. Erol, ''Üründü'nün dili sürçtü olarak kabul ediyoruz, ancak mahkeme heyetinden birinin 'iddia ediyoruz' demesi beni çok korkutuyor. Eğer bu dedikodular doğruysa ruhsatımı yırtarım, cübbemi yakarım, bu mesleği de bırakırım'' dedi. -Başkan Diken'in açıklaması- Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, 3 Ekim'den itibaren duruşma yapacaklarının doğru olduğunu ifade ederek, ''Eylül ayında salonu 'Ergenekon' davalarına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi doldurdu. 'Duruşmaları kesintisiz yapalım' dediniz. Biz de bunun için ne yapılabileceğini araştırdık. Davanın uzadığı eleştirileri üzerine Adalet Bakanlığı da arayışa girdi. Cezaevi yerleşkesindeki diğer salonun yerleşke dışarısına çıkarılabilmesi için mimarlar çalışıyor. Bu yapılabilirse 13. Ağır Ceza Mahkemesinin davaları orada görülecek. Bu durumda 2 hafta duruşma yaptıktan sonra 4 hafta erteleme yapmadan daha çok duruşma yapabileceğiz. Davanın sürekli yapılmasını ve karar verilmesini siz ve müvekkilleriniz de istiyor'' şeklinde konuştu. Avukat Erol ise buna karşılık, ''Ama önce müvekkillerimizi tahliye edin, sonra karar verin'' dedi. Başkan Diken, ''Davayı konuştuğumuz, ziyaretime gelen bazı basın mensubu arkadaşlara, bu adli yıl içerisinde davanın biteceğini düşündüğümü söyledim. Sizin söylediğiniz gibi davayı bahar aylarında bitirip, daha sonra gerekçesini yazmayı isteriz. Ancak Yargıtay'da dosyaya kimin bakacağına Başkanlar Kurulu karar verir. Bunu da şu an bilemeyiz'' diye konuştu. Erol ise davanın hızlı bir şekilde sürmesini istediklerini vurgulayarak, ''Dava hızlı görülsün, ancak apar topar bir yargılama yapılmasın. Burada insanların hayatı söz konusu. Diyorsunuz ki 'Gölcük'te bazı kişilerin isimlerinin geçtiği belgeler çıktı, bazı kişilere dair bir şey çıkmadı', o zaman niye hepsini tutukladınız'' dedi. -''Bize net cevap verin''- Konuşulanlar üzerine söz alan avukat Ziya Kara ise mahkemenin tutuklulukların devamı konusunda verdiği kararlarda mahkemeye sunulan belge ve delilleri göz ardı ettiğini öne sürerek, ''Çeşitli belgeleri hazırladıkları öne sürülen kişiler, bu belgeleri fiziki olarak hazırlamalarının mümkün olmadığını ispat eder nitelikte birçok bilgi ve belge sundukları halde, mahkemenin bu kişiler hakkında tek tek karar vermesi gerekirken bile bir ara karar almıyorsunuz. Bu mahkemenin tarafsızlığına ve samimiyetine gölge düşürüyor'' şeklinde konuştu. Duruşmada daha sonra tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Mahkeme heyeti duruşmayı ertelediği sırada söz alan tutuklu sanık Tuğamiral Mehmet Fatih Ilğar ise ''Avukat hanımın ifadeleri, tutuklu olan bizlerde infial yaratmış durumda. Sizden net yanıt alamadık. Anlattığı hususlar gerçek midir? Veya zemin mi hazarlanmaktadır? Lütfen bize net bir cevap verin'' dedi. Başkan Diken ise davayı hızlandırma yönünde çalışmalar yapıldığını belirterek, ''Duruşmaya daha fazla zaman ayırmak için çalışmalar yapılıyor. Bunun dışında söylenenler doğru olamaz'' şeklinde konuştu. Duruşma, 22 Ağustos Pazartesi gününe ertelendi.