Gündem

Balyoz hâkimi: Baro bizi tehdit ediyor!

Balyoz davasına sanık avukatları katılmadı, baro yeni avukat göndermedi, hakim 'tehdit ediliyoruz' dedi

03 Mayıs 2012 18:41

Balyoz Davası’nın 92. duruşmasına sanık avukatları yine katılmadı. İstanbul Barosu mahkemeyi protesto ederek duruşmalara girmeyen avukatların yerine yeni avukat göndermedi. İstanbul Barosu mahkemeye gönderdiği yazısında sanıkların kendi avukatlarının mevcut olduğu bu durumda yeni avukat gönderilemeyeceği baronun buna zorlanması durumunda ise bunun suç sayılacağı ifade edildi. Baro’nun yazısını eleştiren Mahkeme Başkanı Ömer Diken, "Baro bizi tehdit ediyor" dedi.

"Balyoz Planı" iddialarına ilişkin 250’si tutuklu 365 sanıklı davanın 92. duruşması başladı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmaya eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, Orgeneral Bilgin Balanlı, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, MHP İstanbul milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan ve emekli Albay Dursun Çiçek’in aralarında bulunduğu 162 tutuklu sanık katıldı. Emekli Orgeneral Ergin Saygun’un da aralarında bulunduğu 88 tutuklu sanığın katılmadığı duruşmada 8 tutuksuz sanık da hazır bulundu. İkinci Ergenekon davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ise duruşmaya katılmadı. Duruşma başlamadan önce Orgeneral Bilgin Balanlı yakınlarının ’Nasılsın’ şeklindeki sorusuna, "İyiyiz. Suçsuzuz. İğne ucu kadar suçumuz yok" diye cevap verdi.


Avukatlar yine duruşmaya katılmadı


Dosyada bulunan delillerin değerlendirilmeden, bazı tanıklar dinlenmeden Cumhuriyet Savcıları Savaş Kırbaş ve Hüseyin Kaplan’ın 920 sayfalık mütalaayı mahkemeye sunmasını protesto eden sanık avukatları duruşmaya katılmadı. Ancak HAVELSAN eski Genel Müdürü Ömer Faruk Ağa Yarman’ın avukatı Saliha Savaşkan’ın da aralarında bulunduğu 6 avukat duruşmaya katıldı. Bazı avukatlar ise izleyici bölümünde oldukları görüldü.


Baro yine avukat göndermedi


Yoklamanın ardından Mahkeme Başkanı Ömer Diken mahkemeye gelen dilekçe ve yazı cevaplarının üye hakim tarafından okunacağını belirtti. Üye hakim Ali Efendi Peksak İstanbul Baro’sunun mahkemeye gönderdiği yazıyı okudu. Mahkemenin, avukatlar duruşmaya girmediği için 232 tutuklu sanığa avukat görevlendirilmesi yapılması amacıyla İstanbul Barosu Başkanlığı’na yazılan yazıya cevap verildi. Baro, ilgili yasa hükümlerine yer verdiği yazısında, "Sanıkların kendi avukatlarının mevcut olduğu, sanık ve avukatın vekalet ilişkileri devam etmekteyken İstanbul Baro’sunun avukat tayin etmesi hukuken mümkün değildir. İstanbul Baro’sunun hukuka aykırı işlem yapması mümkün değildir. İstanbul Baro’su meslek kurallarına uymak zorundadır" ifadelerine yer verildi.


Mahkeme Başkanı: Baro bizi tehdit ediyor


İstanbul Baro’sunun 2 Mayıs’da mahkemeye gönderdiği 5 sayfalık cevap yazısının sonuç kısmında ise "Mahkeme her ne kadar sanıklara avukat tayin edilmemesi durumunda başkanlığımız hakkında yasal işlem yapılacağı belirtmiş ise de İstanbul Baro’su işlemlerini yasal çerçeve içerisinde yapmaktadır. Mahkemenin bu yazısı başkanlığımızı hukuka aykırı işlem yapmaya zorlama anlamına gelmektedir. Hukuka aykırı işlem yapmaya zorlamanın cezası TCK’da 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası gerektiren bir suçtur" denildi. Bunun üzerine mahkeme Başkanı Diken "Baro bizi tehdit ediyor. Bizi de denetlediğini belirtiyor. Bir meslek kuruluşu mahkemenin ara kararını subjektif olarak değerlendiriyor" dedi. Bazı sanıklar da Mahkeme Başkanı'na hitaben "Siz de tehdit ettiniz" diyerek tepki gösterdiler. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Diken, "Mahkeme tehdit etmez. Yazı yazdığı makamlara ’Eğer gereğini yerine getirmezseniz hakkınızda yasal işlem yapılır’ şeklinde uyarıda bulunur. Meslek kuruluşları mahkemeyle tartışamaz. Mahkemelerin hata yaptığını düşünüyorsalar bu itirazların yasal yolları vardır" dedi.


"Mahkeme hukuku biliyor"


Baro’nun cevap yazısını değerlendiren Mahkeme Başkan Diken, "Bir meslek kuruluşu mahkemeye hukuku hatırlatıyor. Mahkeme hukuku biliyor. Hatırlatılmasına gerek yok. Baro’nun denetleme yetkisini kendisinde görmesi hoş değildir" diye konuştu. Mahkeme Başkanı Ömer Diken bazı sanık avukatlarının duruşmaya katıldığını birçok sanık avukatının da izleyiciler bölümüne oturduğunu söyledi. Başkan Diken sorusu üzerine duruşmaya katılan bazı sanık avukatları savcının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yapacaklarını ifade etti. Bazı sanık avukatları da savcı mütalaasının ellerine ulaşmadığını duruşmaya bu mütalaayı almak için geldiklerini savunmalarını da daha sonra yapacaklarını belirttiler.


Tutuklu sanık Yarman: Sanıklara alelacele suçlamalar yapılmış


Savunmasına başlayan tutuklu sanık HAVELSAN eski Genel Müdürü Ömer Faruk Ağa Yarman "Mesnetsiz suçlamalarla dolu 920 sayfalık mütalaa anlaşılmazdır. Sanık ve avukatların savunmaları hiçe sayılmıştır. Sanıklara alelacele suçlamalar yapılmış. Olay yer zaman kavramları hiçe sayılarak tüm sanıklara aynı suçlamalar yapılmış ve aynı cezalar istenmiştir. Mütalaada suçumun ispatına rastlayamadım" dedi. Duruşma sanık Yarman’ın savunması ile devam ediyor.


Balyoz Davası'nda avukatlardan açıklama


Balyoz Davası’nın 92. duruşmasında savcının 920 sayfalık esas hakkındaki mütalaasına karşı tutuklu sanık HAVELSAN eski Genel Müdürü Ömer Faruk Ağa Yarman savunma yaptı. Sanık Yarman savcının mütalaasını anlamakta zorlandığını, mütalaanın iddianameden farkı olmadığını öne sürdü. Yarman, "Mütalaada herkese aynı darbe suçlaması var. Balyoz Harek?t Planı’nda darbenin 4 aşamasından bahsedildiği ileri sürülüyor. Ben hiçbir aşamasında yokum. Balyoz Harek?t Planı’nın eklerinde darbede görevlendirme yapacak ve görevlendirilecek personel listeleri yer alıyor. Eğer bu listelere itibar ediliyorsa, ben bu listelerin hiçbirinde yokum. Plan seminerinde de adım hiçbir yerde geçmiyor. Ben bu darbenin neresindeyim? Hep soruyorum, çoluğuma çocuğuma anlatamıyorum. Hayatım boyunca darbelere de darbecilere de karşı oldum. Bir sivil olarak ben sıkıyönetimde ne yapacağım? Yahu ben çavuş bile değilim. Bunlar, hep sahte dijital dosyalardan yorumla çıkarılmış? Bunlar bir ispat değil. Bununla beni 20 yıl hapse mi atacaksınız?" dedi. Yarman, "Benim darbe hazırlığının bir parçası olduğuma ilişkin hiçbir bulgu, emare ve kanıt mevcut değildir. Ben bugün bu dünyaya gelmedim. Koca ömrümü ülkemin bilim, teknoloji ve ulusal savunma sanayisinin gelişmesi için harcadım. Yıllarca her hükümete üstün hizmetlerde bulundum. Tahliyeme ve beraatime karar verilmesini talep ediyorum" diye konuştu. Duruşma tutuklu sanık Yarman’ın avukatının konuşmasıyla devam ediyor.


"Baskı ve yaptırımlar doruk noktasına ulaşmıştır"


Balyoz Davası’na katılmayan sanık avukatları duruşmaya devam ederken duruşma salonu önünde basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklaması yapan Avukat Salim Şen mahkemenin 19 Nisan tarihinde görülen duruşmada aldığı ara kararlara değinerek, "Kararlar ile savunma makamı üzerinde baskı ve yaptırımlar doruk noktasına ulaşmıştır. Mahkeme yargılamanın başından itibaren verdiği hukuka aykırı kararlarına bir yenisini daha ekleyerek 108 avukat hakkında suç duyurusunda bulunmuştur" dedi. Ayrıca yargılamanın en başından itibaren sadece savunma sırasında sarf ettikleri sözler nedeniyle 17 avukat hakkında suç duyurusunda bulundulduğunu ifade eden avukat Şen, "Mahkemenin son kararıyla yargılamada asli suje olan avukatları davadan el çektirme gayretine devam etmektedir" diye konuştu. Balyoz Davası’na bakan 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ni eleştiren avukat Şen, "Savunma hakkının tesisi yönünde ortaya koyduğumuz kararlı duruşa karşılık ’davayı uzatıyorlar’ çarpıtması da gerçeklerin ortaya çıkmasının engellenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Herkes tarafından bilinmelidir ki Balyoz Davası’ndaki suçlamanın oturtulduğu temel sadece dijital verilere dayandırılmaktadır. Ancak söz konusu dijital verilerin sahteliği Arsenal 1 ve 2, Yıldız Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi kuruluşlarından temin edilmiş bilimsel mütalaalarla ortaya konulmuştur. Biz avukatların da mahkeme huzurunda takındığımız tutumun tek nedeni söz konusu dijital verilerin sahte olduğunun mahkeme tarafından araştırılmasına karar verilmesi olup bu talebimizin her türlü baskı ve yıldırma işlemlerine rağmen geri dönmeyeceğiz. Bu davada bilirkişi raporu alınmamasıyla doğacak tek kayıp zaman değil gerçekler olacaktır" dedi. Tutuklu sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz de Arsenal Adli Bilişim ve Danışmanlık Kurulu’nun dava dosyasında bulunan Eskişehir’de ele geçirildiği iddia edilen flash bellek ve Gölcük’de ele geçirildiği iddia edilen 1 Nolu CD’yle ilgili hazırladığı bilirkişi raporunu mahkemeye sunduklarını belirtti. Ersöz yeni bilirkişi raporuyla dosyada bulunan bütün dijital verilerin sahte olduğunun bir kez daha kanıtlandığını söyledi.