Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız, "Diyanet'te temsil edilmek gibi bir beklentimiz yok. Aksine laiklik ilkesiyle bağdaştıramadığımız için Diyanet'in kaldırılmasını istiyoruz" dedi.
Balkız, Mülkiyeliler Birliği'nde yaptığı basın toplantısında, Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu'nun, "Alevilerin Diyanet İşleri Başkanlığında temsili" konusundaki açıklamalarını değerlendirdi.
Bakan Yazıcıoğlu'nun sözlerine bakınca AK Parti'nin Alevi açılımının ne anlama geldiğini bir kez daha anladıklarını ifade eden Balkız, "Diyanet'te temsil edilmek" gibi isteklerinin bulunmadığını, aksine laiklik ilkesiyle bağdaştıramadıkları için Diyanet İşleri Başkanlığının kaldırılmasını istediklerini hatırlattı.
Balkız, Yazıcıoğlu'nun "Aleviliği tanımlayamamaktan yakındığını" belirterek, "Bizce hiç zahmete girmesinler. Aleviler ne ve kim olduklarını çok iyi biliyorlar. Kaldı ki kim olduklarını sorarsanız onlara, 'sorma be birader mezhebimizi, biz mezhep bilmeyiz yolumuz vardır' diye söze başlarlar. Bu tanımı kabul edin yeter" diye konuştu.
‘Ümit ediyoruz ki Çorum, Maraş da araştırılır’
Devletin birincil görevinin vatandaşların can güvenliğini korumak olduğunu kaydeden Balkız, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(2 Temmuz 1993'te neden bu görevini yapmamıştır) diye sorarız. O sorunun cevabını alıncaya dek Madımak Oteli'nin önünde oluruz. Ergenekon savcıları, Gazi'leri araştırıyor, Sivas'ı araştıracak. Ümit ederiz ki Çorum'u, Maraş'ı 'kanlı pazar'ı, Taksim'deki 1 Mayıs'ı diğer katliamları da araştırırlar. Hükümet'e düşen bu karanlık noktaların aydınlatılmasında görevini yapmasıdır. Takıntı ise eğer 'Madımak müze olsun' talebine takılmadan. Sayın Başbakan'ın yerel seçimler sonrasında Anayasa değişikliklerini gündeme alacaklarına dair sözlerini unutmadık. Kendilerinin de unutmadıklarını varsayarak, Alevi taleplerini bu kapsamda değerlendirmelerini bir kez daha Hükümet'ten talep ediyoruz."
Balkız, bir gazetecinin "Bakan Yazıcıoğlu'nun seçim sonrasında Alevi taleplerinin gündeme alınacağı yönünde açıklamaları vardı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu da "Bu açıklamayla son günlerde söyledikleri arasında tam bir çelişki olduğunu, hiç ümitvar olmadığını görüyoruz. Dileriz ki seçim sonrası taleplerimiz ciddiyetle ele alınır. Zira bizim taleplerimiz demokrasi ve laikliğe, insan haklarına, inanç özgürlüğüne ilişkin son derece haklı, meşru ve masum taleplerdir" diye yanıtladı.