BALBAY: AKP 2 ADIM ATTI, 1,5 ADIM GERİ ÇEKİLDİ, YARIM ADIM ÖNDELER
“30 Aralık 200
KKK ile saat 12.004de görüşme. 12.45'te başlayabildi. İlhan SELÇUK'la. Bizden önce Gönül vardı. Yarım saat için diye gelmiş. 12.00'de görüşmesi bitecekmiş ama, uzamış. Gönül'le bu irtica işlerini konuşmuşlar. Gönül, Yalman'a, :sizin için Ahmet Emin YALMAN'IN akrabası diyorlar, demiş. Yalman,
dönmeymiş de onunla ilintilendirmeye çalışıyorlarmış. Bir de, doğuda,
güneydoğuda orduya dinsiz diyorlar, demiş... Bu tür propagandalara
hazırlanıyorlar anlaşılan
MB'ye: çok güvenilir bir gazeteci. Bakıyoruz, yüzde yüz güvendiğimiz bir tek o var. Ötekilere de güveniyoruz ama yüzde 60,70. Bu kadarı çok az. Çok genç ve dürüsün ve dirayetli bir arkadaş..
Irak:
Orada biz belli miktar varız ama, çok da varız denmiş. Türmkenlerin
durumu önemli. Bizim bağlantı noktalarımızdan biri. Amerikalılar çok
şey istiyor tabi ama bizim hepsini yapmamız çok zor. olmaz yani..
Bakın
şunu çok açık söylüyorum, Kuzey Irak'ta Kürt Devleti kurulursa
Güneydoğu elden gider, Türkiye bölünür. Bunu açık açık söylüyorum. Ben
oralarda yıllarca kaldım. Irak'ta federasyon da olmaz. Belki kantonlar
şeklinde düzenleme olabilir..
Savaş
olsun olmasın diyorlar ama, savaş sürecindeyiz. Yani savaş başladı,
içindeyiz... Ben öyle görüyorum. Bu petrol, enerji kaynaklarına ulaşma
savaşı. Bakın, Afganistan'dan yeni raporlar geldi, orada müthiş maden
ve doğal gaz yatakları varmış. ABD bu enerji yataklarına hakim olmak
istiyor
AKP: bunlar değişmedi. Bilmiyorum siz ne tavsiye edersiniz. Biz dikkatle izliyoruz. kadrolaşamlaranı, devlet kurumalrına zararları çok önemli bizim için. Balbay,
bunlar iki adım attılar, 1.5 adım geri geldiler, yarım adım öndeler
diyor ama, önümüzdeki günlerde duyacağı haber onu da geri
attırdığıımızı, hatta bizim bir adım önde olduğumuzu gösterecek. Bunu
ben söyleyemem. YAŞ'ta yaptıkları Avrupa İns. Hakl. Mahkemesine de aykırı..
Yolsuzluklar: Ben işi gücü bıraktım bununla ilgineniyorum. Savaş yapmak kolay. Asıl olan bunlarla uğraşmak. Ben jandarmadan beri ilgiliyim. Engin AKÇAKOCA'yı
çağırdım, ne oluyor bankalarda anlat dedim. Anlattı... Bunları bir
rapor haline getir dedim, bir ay oldu getirecek... Takip edeceğim.
Karamehmet:
Onun da bir beck to beck olmuş. Kendi firmasına krdei açmış. Bunun
olmaması lazım. Fazla tanımıyorum adamı ama, fazla itimat telkin
etmiyor. (bir rapor.....
Medya: bunu ben her toplantıda dile getiriyorum. Gerekirse, biz medya kuralım diyorum. Sadece Cumhuriyet'le olmaz bu. Aydın DOĞAN geldi buraya oturdu. Gazetene para verip almam bunu bil. Hürriyeti bu hale getirdiniz dedim. O da onlar özgür falan diyor. Aydın DOĞAN bana Tuncay'ın transferinin nasıl olduğunu anlattı. Her şey dönmüş. Ciner başka bir insan. Ben onun Suriye’de fabrika kurmasına yardımcı oldum..”
DEĞERLENDİRME
Söz konusu yazıda yıl belirtilmemiş olup diğer notlardan yılın 2002 olduğu, netice olarak görüşmenin “30 Aralık 2002” yılında gerçekleştiği,
Açık kaynaklarda yapılan araştırma ve incelemenin genelinden ‘KKK’ ve ‘Yalman’ın belirtilen tarihte Kara Kuvvetleri Komutanı olan Aytaç YALMAN, ‘MB’nin Mustafa BALBAY,‘Engin AKÇAKOCA’ isimli şahsın dönemin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı, ‘Karamehmet’ isimli şahsın Çukurova Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin KARAMEHMET, ‘Tuncay’ismi ile şahsın operasyonu kapsamında gözaltına alınan gazeteci-yazar ‘Tuncay ÖZKAN’, ‘Ciner’in ise Park Holding Yönetim Kurulu Başkanı ‘Turgay CİNER’ olduğu değerlendirilmiştir.
Ayrıca açık kaynaklarda yapılan araştırmada dönemin Milliyet gazetesi yazarı Tuncay ÖZKAN’ın 1 Temmuz 2002 tarihinde Çukurova Medya Grubuna Başkanlığına getirildiği görülmüştür.
ERUYGUR: BU KÖPEKLER VAZGEÇMEYECEKLER
“Saat 16.00 Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR'la makamında görüşme... 75Dakika
Necip HABLEMİTOĞU'nun KÖSTEBEK aldı basılmamış kitabının fotokopisini ve Ergun POYRAZ'ın PATLAK AMPUL kitabıın verdi. Bir de La Traviata oyunuyla ilgili yazısını verdi. Çok ilginç, militanca bir yazı...
Medya: çok yakınıyor. Nasıl böyle oldu diyor. Anadolu Basıhnıyla ayrıca ilgilenne kararı aldı... Öteki gazetkelerden olumlu olanlarla görüşmek istiyor
Irak:
Hani bir şarkı var ya, kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgarına, durum
o.Kapıldık bir rüzgara gidiyoruz. Uzun ince bir yol bu. ABD kararlı.
Ben ABD elçisine seçimden önce öteki binada, AOÇ'yi gören binada her
şeyi açık açık söyledim. Bakın dedim, siz bölgede haritayı yeniden
düzenlemek istiyorsunuz. Bu girişim TC'yi bölebilir. Ama bizim
tarihimiz çok derinlik, bölerseniz bu derinliğin içinde kalırsınız. Siz
de çok zarar görürsünüz... Bunlar böyle. Ama istedikleri hemen olmaz.
AKP: Bu köpekler yapmak istediklerinden vazgeçmeyecekler. Mümkün değil. İki uç var, hemen erken hareket etmemek gerekiyor.
Edersek bir karmaşa olursa hemen bundan yararlanmak isteyebilirler. Ama
geç de kalmamak gerekiyor. Çok hassas bir denge... Dikkatle izliyoruz. En büyük kadromuz kadrolaşma girişimleri. Çok hızlı çalışıyorlar. Mesela Haşim KILIÇ gizlice İçişleri Bakanlığına geliyor, Anayasa değişikliklerine katkıda bulunuyor. Neden yapıyor? Onlardan..
YAŞ: Bunlar
YAŞ'ta bir şey yaptı. Bu hiç önemli değil. Biz onu hallederiz. tartışma
çıktığında.. Hemen çağırdım evladım dedim, bu 7 dosayya ek yok mu biraz
daha ekleyin, şöyle 20'ye yaklaştırın dedim... ama masum kişilerse
atmak da olmayacaktı, o yüzden orada bıraktık. Biz bir dahaki sefere bu
rakamı 3 katına çıkarırız görürler...
Bunu hallederiz asıl olan kadrolaşmalarına engel olmak
Ben olabildiğince insanları cesaretlendirmek istiyorum. Mesela Yaşar
YAKIŞ'IN karısı AKP nedeniyle ayrılmış. Arkadaşlara faks çekin dedim.
Cesaretlendirin. bunu yapacağız. Topumu dirileştirmeye çalışacağız.. Başarırız
buna ninaıyorum. Halkımız bu kadar da boş değildir. Öyle düşünüyorum.
Zaten bunlara oy verenlerin tümü irticacı ise bırakalım gitsin. Ama
değil. Her şeye rağmen 1919'dan kötü değiliz..
Ben
çağdaş giyim esastır diye broşürler hazırlattım, gönderiyorum.
Atatürkün zamanında kadının özgürlüğünü, giyimini gösteren
fotoğlaflardan broşür yaptırrdım. MGK'da hiç yeri olmadan, lafım
kesilmesin diye çıktım irticayı konuştum…
Bunları
orta vadede parçalayabiliriz... Asıl iş CHP'de. Onların bir şeyler
yapması lazım. Onlardan uygun olanları cesaretlendirmek lazım”
DEĞERLENDİRME
Söz konusu yazıda yıl belirtilmemiş olup diğer notlardan yılın 2002 olduğu, netice olarak görüşmenin “30 Aralık 2002” yılında gerçekleştiği değerlendirilmiştir.
Ayrıca açık kaynaklarda yapılan araştırmada 25 Aralık 2002 tarihli bir ulusal gazetede dönemin bir bakanının eşinin kızıyla birlikte evi terk ettiği görülmüştür.
KILINÇ: AKP’Yİ SADECE YASAL ÖNLEMLERLE DURDURMAK MÜMKÜN DEĞİL’
NÇ: BU AKP’Yİ SADECE YASAL ÖNLEMLERLE DURDURMAK MÜMKÜN DEĞİL
“16 Temmuz 2002'de
MGK Genel Sekreteri Org. Tuncay KILINÇ'LA görüşme..14.00-15.05 arası- makamınd
Makam koltuğunun yan karşısında yine Türkiye'nin Kafkas ve Balkanları da içine alan büyük bir haritası 3'e 2 gibi bir ebatt
-Yeni oluşum çok önemli. Ben temas halinde olduğum sanayi odalarıyla konuşuyorum, destekleyin diyorum. Neden? Türkiye'ye bir heyecan lazım. Bu AKP'yi sadece yasal önlemlerle durdurmak mümkün değil. Milli Görüşün oyu 17-18. bunun büyük bölümünü Erdoğan
alsa 11-12 eder, ötekine de yüzde 5-6 kalır. Ama bunlar anketlerde
20'nin üzerinde çıkıyor. Bunlara giden tepki oylarını bir başkasının
alması lazım
- Şimdi bu Cem'i ben pek tanımam ama, bir şey yapmak istiyor. Anketlerde asıl lider olarak Derviş görünüyor. Onu da almaları lazım. Sadece Cem'le olmaz
- Şükrü Sina'ya falan söyledim ben, CHP'ye git, burada artık ikbal kalmadı dedim. Öyle. Ecevit nereye kadar götürebilir
-
Siyasete bakıyorum, anarşi var. Evet bu anarşi. Böyle şey olmaz. 30-40
parti seçime girecek. Bölünecek. Bunun adı anarşi. Düzeltilmesi lazım
-
Vatandaştan çok tepki mektubu geliyor. (birini okudu) siz orada ne iş
yapıyorsunuz. Mustafa Kemal sizi görse de der. Dil o kadar önemli ki,
bunlara Kürtlere biz mi dil verecğiz. Vatanın parçalanması demek. Siz
Osmanlı Paşası gibi memleketin batışını mı izleyeceksiniz..
- Irak
konusu tatsız. Amerika kararlı. Bizim de fazla bir çıkışımız yok. Bütün
işimiz bunlarla. Sonra, bunlar bize AB'den daha yakın. Irak'ta devlet
zaten oluşmuş. Biz görmezden geliyoruz, o kadar. Bunu da nereye kadar
yapabiliriz.
AB
konusu pentatlon salonuna benziyor. Önce basit engeller gelir. Onları
geçersiniz, giderek ağırlaşır. Bunların en ağırı İtalyan çukurudur.
NATO ülkeleri arasında tatbikatta İtalyanlar çukurda kalmış o yüzden.
Biz orada kalabiliriz. bir de İrlanda masası var..”
DEĞERLENDİRME
Açık kaynaklarda yapılan araştırmada ‘Cem’in eski Dışişleri bakanı İsmail CEM, ‘Derviş’in ise Devlet eski Bakanı Kemal DERVİŞ olduğu değerlendirilmiştir.
Sonraki Sayfa >