Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, sivillere yargı muafiyeti getiren 696 sayılı KHK’nın eleştirmesine tepki gösterdi. 15 Temmuz gecesi kendisinin de ruhsatlı silahı ve 3 şarjör ile kapıda beklediğini söyleyen Zeybekci, "Meclis bombalar yağarken oralardaydık. Bu hainler buraya girerse, Meclis salonuna girerlerse, beni canlı almayacaklar' dedim" şeklinde konuştu..
15 Temmuz'da hukukun çiğnendiğini söyleyen Bakan Zeybekçi, “15 Temmuz'da Anayasayı devirmeye gelen, bu ülkeyi devirmeye gelen, hükümeti devirmeye gelen, Meclis'i işgal etmeye gelen, bu milleti bölmeye, parçalamaya, bu ülkeyi işgal etmeye gelenler vardı. Ne diyeyim. Bayrak elden gidiyordu, ülke bölünüyordu, parçalanıyordu” dedi.
Zeybekçi şöyle devam etti: Bu milletin evlatları katlediliyordu. Ve hiçbir zaman bu millet vicdansızlık da yapmaz, yapmamıştır. Biz canımızı tezgaha koyup da çığırtkanlık edenlerden değiliz. Hiçbir yerde konuşmadık. Meclis bombalar yağarken oralardaydık. Yanımızda Bakan kardeşimiz vardı ona ve arkadaşlarıma dedim ki, 'Canlı teslim olmayacağım. Bu hainler buraya girerse, Meclis salonuna girerlerse, beni canlı almayacaklar' dedim. Ve o gün hazırlıklı da gitmiştik. Yanımızda ruhsatlı silahımız vardı, üç tane şarjörü ile beraber, bekliyordum orada. Arkadaşlarımız sığınağa giderken, Bursa milletvekilimiz vardı, onun tekerlekli sandalyesini çıkarırken, 'Abi sen gelmiyor musun?' dedi. Ben dedim, burada bekleyeceğim bunları. Bizi canlı almayacaklardı ama alana kadar onlardan bunun hesabını soracaktım.
"Peki soruyorum şimdi onlar bizi katledene kadar, onlardan birkaç tanesini geberttiğimde, benim çoluğumdan çocuğumdan, bunun hesabını mı soracaktın? Arkadan gelenlerden bunun hesabını mı soracaktın" diyen Zeybekci şöyle devam etti:
"Hiç kimse kusura bakmasın, her kim ki bu milletin bayrağına, bu milletin birliğine beraberliğine, bu milletin vatanına, bu milletin devletine, bu milletin namusuna ırzına, onuruna, gururuna, milletvekiline, millet meclisine saldırdığında bunun sonuçlarını, bunun dersini, bunun gereğini, bu millet yaptı ve yapmaya da devam edecek. Darbeyi yapan, darbeyi başarabilirse anayasayı değiştirebilirse, legal hale gelecek, hukuk içinde namusunu savunan bu milletten hesap sorulabilecek yok öyle yağma. Bu millet buna müsaade etmeyecek, şuanda yapılan hukuki düzenlemesinin de ana mantığı budur. Kimse ık, gök demesin adam gibi dursun. Niyetleri de ortaya çıkıyor, böylelikle ne yapmak istedikleri ne yapmaya gayret ettikleri."