Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, yargı alanında 2019 yılını bir milat olarak kullanma kararlılığında olduklarını kaydetti. Yargı reformu paketinin, AB ile müzakere sürecinin parçası olduğunu belirten ve AB kriterlerinin gözetilerek çalışmaların ortaya konduğunu söyleyen Gül, "Ancak asıl milletimizin demokrasi, insan hakları ve adalet talepleri göz önüne alınmıştır" dedi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Ankara'da 'Ceza Adalet Sisteminin Güçlendirilmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi İhlallerinin Önlenmesi İçin Yargı Mensuplarının Kapasitesinin Artırılması Ortak Projesi'nin açılış konferansına katıldı.
Otelde düzenlenen konferansta, Ceza İşleri Genel Müdürü Yakup Moğol, Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Muhittin Özdemir, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Direktörü Christophe Poirel, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Christian Berger, Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör ile yargı mensupları da yer aldı.
"AB ile müzakere sürecinin parçası"
Bakan Gül, hukuk devletinin demokrasiyi, insan onurunu, insan hak ve özgürlüklerini, yasa önünde eşitliği teminat altına alan; tüm kurumsal işleyişinde, iş ve işlemlerinde kendisini hukukla bağlı sayan bir devlet olduğunu ifade etti. Yargı alanında 2019 yılını bir milat olarak kullanma kararlılığında olduklarını kaydeden Bakan Gül, "30 Mayıs 2019'da Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuna açıklanan 'Yargı Reformu Strateji Belgesi' 2019-2023 yıllarını kapsayan dönemin yol haritası niteliğini taşımaktadır. Reform belgemiz, aynı zamanda AB ile müzakere sürecinin parçasıdır. Hazırlık aşamasında; AB kriterleri elbette gözetilerek bu çalışmalar ortaya konulmuştur. Ancak asıl milletimizin demokrasi, insan hakları ve adalet talepleri göz önüne alınmıştır. AB ile ilişkilerimizin seyri ne olursa olsun, insanımızın ve ülkemizin hak ettiği bir yargı sistemi, iyi işleyen adalet sistemi bizim temel arzumuzdur. Uygulamadan kaynaklanan veya mevzuata dayanan problemlerin gecikmesizin giderilmesi kararlılığındayız. İnsan hakları eylem planını güncelleme çalışmalarını başlattık" dedi.
"Terörle mücadele kararlılığının devam edecek"
Yeni yargı reformunda terörle mücadele kararlılığının devam edeceğini belirten Bakan Gül, şöyle konuştu:
"Türkiye, Yeni Yargı Reformu Stratejisi döneminde de terörle mücadele kararlılığında olacağına ve bu konuda zafiyet göstermeyeceğine işaret etmektedir. Belge, Türkiye’nin terörle etkin ve kararlı mücadelesine katkı sağlayacak politikalar da dikkate alarak hazırlanmıştır. Terörle mücadelede uluslararası iş birliği başta Avrupa olmak üzere, tüm dünya açısından giderek daha fazla önem arz etmektedir. Bunun önemli bir parçasını da adli iş birliği oluşturmaktadır. Haklarında adli süreç başlatılan suçluların iadesinde yapıcı olmayan yaklaşımlar, teröre karşı uluslararası alanda zafiyetin oluşmasına neden olmaktadır. Özellikle, FETÖ örgütü mensuplarının Türk yargısı tarafından ilgili ülkelerce suçluların iadesi kapsamında yapılan müracaatlara verilen olumsuz cevaplarda, terörle mücadele o ülkelerin samimiyet hususundaki ya da ortak işbirliği konusunda soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluşturmaktadır."
"Mağdur hakları geliştirilecek"
Bakan Gül, önümüzdeki süreçte mağdur haklarının geliştirilmesine yönelik politikaları sürdüreceklerini, bu konuda birinci yargı paketinde önemli düzenlemelerin bulunduğunu söyledi. Bakan Gül, "Ceza infaz sistemini gözden geçirecek şekilde yargılamaların makul şekilde tamamlanması ve verilen cezanın kısa bir süre içerisinde uygulanması hususunda bir çaba ortaya konacak ve bu konuda mevzuat ve uygulama yine gözden geçirilecek. Özellikle suç ve suçluyla etkin mücadelede önemli ve düşük miktarlı hapis cezalarının adeta infaza konu olmamasının da bir cezasızlık algısını oluşturduğunun farkındayız. Kamuoyunda, 'yapanın yanına kar kalıyor' algısını da ortadan kaldıracak şekilde, bu konuda da yine cezasızlık algısını ortadan kaldıracak düzenleme ve uygulamalarda bu dönemde önümüzde çalıştığımız konular arasında" ifadelerini kullandı.
