Gündem

Bakan Atalay: Dağdan dönüşler için çalışma sürüyor

Atalay: Muhalefet yakında pişman olacak, ‘Nasıl Türkiye’nin bu kadar büyük sorununda ben çözümden yana olmadım’ diyecek.

14 Mart 2010 02:00

T24-  İçişleri Bakanı Atalay, “Habur’dan girişler yeniden başlar mı” sorusuna, “Hepsinin üzerinde çalışıyoruz. Irak’la ilgili eylem planı bunun hepsini kapsayacak. İzin verirseniz artık önceden haber vermiyorum, olduğu zaman duyacaksınız” dedi.

 

Taraf gazetesine konuşan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Demokratik Açılım’la ilgili çalışmaların devam ettiğini söyledi. Ayrıntıya girmemekle birlikte konuya ilişkin verimli görüşmeler yaptıklarını anlatan Atalay, Habur Sınır Kapısı’ndan gelişler devam edecek mi sorusuna, “Şu anda hepsiyle ilgili çalışıyoruz, izin verirseniz artık önceden haber vermiyorum, olduğu zaman duyacaksınız” cevabı verdi.

İçişleri Bakanı Atalay’a yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:

» Kürt sorununa çözüm bulmayı amaçlayan Demokratik Açılım projesinin neresindeyiz?

Demokratik açılım süreciyle ilgili çalışmalarımız bütün ciddiyetiyle devam ediyor. Bunun çok boyutlu bir iş olduğunu hepimiz biliyoruz. Bir boyutu, demokratikleşmeyle ilgili. Geçen yıl 13 kasımda TBMM’deki konuşmamda içeriğini açıklamıştım. O içeriği yürütüyoruz. O çalışma; yasal düzenlemeler, yönetmelikler, genelgeler ve kanunları içeriyor. Kısa, orta ve uzun vade olarak bunların hepsi şu anda yürüyor.

Kısa vadeli olanlarda yönetmeliklerin tamamı yerine getiriliyor. Hatta daha iki hafta önce RTÜK, Arapça, Kürtçe ve diğer dillerde yayın yapacak 14 tane özel yeni radyo ve televizyona izin verdi. Üniversitelerde, yerel dil ve lehçelerde bölümlerin açılması ya da kimisi seçmeli ders araştırma merkezleri, enstitüler kurulması çalışmaları devam ediyor. Yayla yasağı ve yol kontrolleriyle ilgili genelgelerimizi ocak ayı başında gönderdik. Ne kadar yayla yasağı vardı ve ne kadarının kaldırıldığı, keza yol kontrolleriyle ilgili de veriler ortaya çıkacak. Bunlar tabii simgesel önemi olan şeyler. Mümkün olduğunca Türkiye’nin her yerinde vatandaşın hayatını kolaylaştırmak özellikle de bazı bölgelerde terör örgütlerinin istismarını da önlemek için vatandaşımızı daha çok sahiplenme ve vatandaşımızın devlete güvenini de artırma anlamında önlemler alıyoruz. Valilerimize, emniyet müdürlerimize en önemli talimatımız, kamu görevlisinin vatandaşa tutumunda çok hassasiyet göstermeleridir. Vatandaşlara sevgiyle yaklaşılması ve iyi muamele edilmesidir. O eski tutumların değiştirilmesi bizim için çok önemlidir.

 

Taş atan çocuklar yasası iki hafta içinde çıkar


Demokratik Açılım çalışmalarımızın kanun tasarıları bölümünde, kamuoyunda ‘taş atan çocuklar’ olarak geçen ve çocukların durumunun düzeltilmesini amaçlayan terörle mücadele kanunundaki değişikliği öngören karar tasarısının bir-iki hafta içinde yasalaşacağını umuyorum. Muhalefetle görüşerek, mutabakat sağlanması için çalışıyoruz. Bu yasa değişikliği çerçevesinde Abdullah Öcalan’a af çıkması söz konusu değil.

Demokratik açılım çerçevesinde insan hakları kurumunun kurulması konusunda şu anda anayasa komisyonunun alt komisyonunda bazı değişiklikler üzerinde çalışılıyor. Bir diğer çalışma da, kolluk gözetim mekanizması. Bu mekanizmanın kurulması çok önemlidir. Bu konu Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. Bu mekanizma, özellikle güvenlik personelinin vatandaşlara tutumu konusundaki şikâyetleri takip ediliyor mu? Hassasiyet gösteriliyor mu? Anlamında. Bu açıdan önemli, yani işkence, kötü muamele gibi şeyleri zaten biz hassasiyetle takip ediyoruz. Ama olursa bir ilave kontrol mekanizması daha getiriyoruz bu konuda.

 

Kürtçe propaganda serbest olacak


Ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik kurulu kanun tasarısı ile ilgili kurumlardan görüşler geldi. Bakanlık olarak bu tasarıya şu anda son şeklini veriyoruz. Bu pazartesi değil ama bundan sonraki Bakanlar Kurulu’na getireceğimizi zannediyorum. Bunun dışında tabii anayasa paketi çalışmaları devam ediyor. Başbakanımızın ifadesiyle mart sonuna kadar yine bu çalışmaların bir devamı ve demokratikleşme yönünde önemli bir adım anayasa paketi Meclis’e ulaşmış olacak. Ona dayalı olarak da bazı kanunlarda da değişiklik olacak. Siyasi partiler mevzuatında özellikle seçim ve mitinglerde yerel dillerin serbest bırakılması konusu var. Bu konularda geri adım atmayacağız.

» Değiştirilen köy isimlerine eski adlarının verilmesi konusunda hangi aşamadasınız?

Özellikle ifade etmek istiyorum, bu konular (Demokratik Açılım) büyük konulardır. Büyük konular büyük kararlar ister, risk göğüslemeyi ister. Doğrusu ben bu vesileyle Başbakanımıza tekrar teşekkür ediyorum. Başta lideri risk alan, cesaretli kararlar veren bir hükümet, bir partiyiz. Biz bu konuyu o çerçevede büyük bir dirayetle yürütüyoruz. Yer isimleri konusunda ilçe ve il isimleri konusu yasa konusudur. Köy isimlerinde ise İçişleri Bakanının yetkisi vardır. Köyde vatandaş referandum gibi oylama yapar, köyün yarıdan fazlası bunu istiyorsa kaymakamlık, vilayet bize yazar, bizde onaylarız ve Resmî Gazete’de yayımlanır, köyün isim de değişir. Esasen bu yönde yoğun bir talep gelmedi henüz. Neticede köyün isminin ne olacağına en çok orada oturanların tercihi belirler.

 

PKK için eylem planı üzerinde çalışıyoruz



» Demokratik Açılım’ın PKK’ya ilişkin boyutu nasıl gidiyor? Üçlü mekanizma toplantılarında somut sonuçlar elde ettiniz mi?

Terör veçhesinin bir boyutu yurtiçi, diğeri yurtdışı. Çok boyutlu görüşmelerle terörün mümkün olabildiğince demokratik ve insanı çerçevede çözümlenmesi ve bitirilmesi hedefleniyor. Şunu kesinlikle söylüyorum, Türkiye eski Türkiye değil bugün Türkiye uluslararası alanda gücü artmış, sözü artmış bir ülke. Bölgesinde lider bir ülke, uluslararası sorunlara müdahil bir ülke. Şimdi Avrupa ülkelerinde, hepimiz biliyoruz, yıllar boyu (PKK) örgütlenmeler oldu, finansman yönünden çalışmalar oldu. Biz Avrupa ülkelerine, veyahut komşumuz Irak ve Amerika’ya, Kuzey Irak’a, ‘Sınırımıza bu kadar yakın mesafede kamplar olacak, terör oluşumu olacak, biz buna izin vermeyiz, bunları taşımayacak artık Türkiye’ diyoruz. Diğer yandan, bildiğiniz gibi bizim mevzuatımızda zaten bu konuda (PKK’nın dağdan indirilmesi) çözümlemeler var, Ceza Kanunu’nun 221’nci maddesi, Pişmanlık Yasası var. Dileğimiz makul, demokratik, insanı çözümler bulunması, bunu dünyaya da ilan ettik. Türkiye bu yönde demokrasisini genişletiyor, vatandaşlarımızın makul taleplerini yerine getiriyoruz. Ülkemizde gerçekten şiddetin terörün olmadığı ama düşünce özgürlüğünün sonuna kadar olduğu bir ortam olsun istiyoruz.

Üçlü mekanizmayı öncelikle önemle yürütüyoruz. ABD’nin Irak komuta ekibi geldi buraya, toplantılar yaptık..Tekrar geldiler, eylem planı üzerinde çalışıyoruz. Bu planı kısa sürede hazırlayalım dedik. Şu anda Irak’ta seçim olduğu için eylem planımız tam şekillenmedi ama hem Irak, hem ABD, hem Kuzey Irak hepsiyle biz bu süreçte ciddi şekilde görüşüyoruz ve diyoruz ki, ‘Kuzey Irak’ta Türkiye’ye dönük terör oluşumları yaşanmayacak, bunu birlikte çözelim.’

» PKK’nın Kuzey Irak’taki faaliyetlerinin anında öğrenilmesi ve bu suretle harekât düzenlenmesini sağlayan ABD’nin Türkiye’ye sağladığı anlık istihbarat bilgilerinin aktarımının neredeyse 24 saate yakın bir süreye çıkartıldığı belirtiliyor. Anlık istihbarat bilgileri eylem planının bir parçası mı?

Eylem planında onlar var, başka şeyler var. Plan çok kapsamlı ama bütün boyutlarıyla sonuçlanmadı. Ama üçlü mekanizma üyeleri hepimiz büyük bir kararlılık içinde, sonuna kadar demokratik ve insani süreçleri başa alarak, o yöntemleri izleyerek terörü sona erdirme yönünde çaba sarfedeceğiz. O dediğiniz (anlık istihbarat) en son olabilecek şeylerdir, umuyoruz ona gerek kalmadan çözümlere ulaşılabilir. Artık terörün de bir hedefi kalmadı, biz ona inanıyoruz.

» Terörün sona ermesi açılımın en kritik ayağı olsa gerek. Bu bağlamda genel af konusu bu kez CHP tarafından gündeme getirildi.  Gündeminizde genel af var mı?

AK Parti olarak bizim gündememizde bir genel af yok. Açılımla ilgili geçen yıl ağustos ayında yaptığım açıklamada da bunu söyledim. Biz aynı tutum içindeyiz şu anda mekanizmalarımız var, mevzuatımız var, ceza kanununun 221. maddesi var, bütün bunlar rahat işletilebilir. Herşey tabii silahların teslimi, terörün bitmesi onlar olduktan sonra bütün diğer mekanizmalar görüşmeler daha kolaylaşır.

» Habur’dan giriş yapanlara TOKİ’den ev yapılıp verileceği doğru mu?

Biz hiç öyle bir şey demedik. Habur’dan çok gelişler söz konusu olursa ki, Habur bazen tıkanıyor. Oraya alternatif bir kabul merkezi, yani orada geçici bir kabul merkezi yapılsın dedik. Yoksa konut yapılacak diye birşey söylemedik. Zaten Mahmur’dan gelenlerin kendi köyleri var, gidecekleri yerleri var.

 

Verimli görüşmeler yapıyoruz



» Habur’dan girişler yeniden başlar mı?

Şu anda hepsiyle ilgili çalışıyoruz, izin verirseniz artık önceden haber vermiyorum, olduğu zaman duyacaksınız. Irak tarafına dönük eylem planı bunun hepsini kapsayacak Ama genel olarak şunu söyleyeyim, ben sosyal sorunlarımızın daha fazla demokrasi ve özgürlükle çözüleceğine inanıyorum. Bu sosyal sorunlarımızın içinde neler olduğu konuları, ilk başta bazı kavramlarla, bazı yanlış bilgilerle belki biraz kirletildi. Toplumumuz bazen yanıltıldı, muhalefet tarafından bazen ajite edildi ama şu anda o duygusallıklar filan da artık birazcık bir kenara atıldı. Daha rasyonel düşünüyor insanlar, bizim de ne yapmak istediğimizi niyetimizi herkes daha iyi anladı.

Türkiye’nin bu sorunları çözerek daha da büyüyeceğini, Türk milettinin daha da güçleneceğini, kardeşliğimizin artacağını insanlar anladı. Yoksa bizim bayrağımız, resmî dilimiz, marşımız, üniter yapımız onları biz tartışmaya bile açmayız. Ve biz de daha rahat çalışma içindeyiz şu anda. Bütün boyutlarıyla, bütün görüşmelerimizi sürdürüyoruz onu da ifade edeyim, içeride, dışarıda. Önceleri (bu görüşmeler) biraz daha basına açıktı. Ama şu anda da pek çok görüşmemiz oluyor, uzmanlarla görüşüyoruz, şu anda çok daha verimli çalışmalarımız var, bunu söyleyebilirim.

» Muhalefetin açılım sürecindeki tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Muhalefet yakında pişman olacak, ‘Nasıl Türkiye’nin bu kadar büyük sorununda ben çözümden yana olmadım’ diyecek. CHP ve MHP gelecekte bunun hesabını vermekte zorlanacak. Hesabı sandıkta verecek. Vatandaş diyecek ki, ‘Türkiye’nin en büyük problemi görüşülürken, bir Başbakan sizden randevu istiyor. Türkiye’nin en kritik konularını sizinle görüşmek istiyorum diyor. Ama randevu verilmiyor. Bunlar kolay şeyler değil. Ben muhalefetin pişmanlık duyacağını zannediyorum. Ama bu iki parti dışında da ne bir siyasi partiden ne de bir tanecik sivil toplum kuruluşundan, bu süreçle ilgili karşı çıkış yoktur. Çünkü onların hepsiyle konuştuk. Bizi dinlediler. Onlar dinlemeye bile gerek duymadılar. Elbirliğiyle bunları yürütseydik daha kolay olurdu, daha güçlü olurduk. Biz hep parlamento çatısı altında yürüsün istedik doğrusu. Ama şu anda iyi yürüyor. Sonuca doğru herkes birbirini daha iyi anlıyor.  Kamuoyu yoklamalarında sürece destek daha da  yükseliyor.

» 21 Mart Nevroz bayramı yaklaşırken PKK’nın eylem hazırlığı içinde olduğu iddiaları var

Nevruz artık resmen de kutlanan bir bayramımız. Bir güzel bahar müjdecisi, kimse bu bayramı istismar etmesin, istismar edilmeyeceğini de zannediyorum.

 

Silah çıkınca Avrupa ciddiye aldı



» Avrupa’daki PKK operasyonları açılımı nasıl etkiler? Açılımın ilerlemesine bir katkısı olacak mı?

Avrupa’da geçen ilkbaharda önce Fransa başlattı. Fransa belki en çekimser ülkeydi. Sonra İtalya ile ikisi ortak yaptı operasyonu. Son olarak da Almanya ve Belçika operasyon yaptı. Ama önce ABD, uyuşturucu ticaretine dikkat çekerek PKK üzerindeki baskıyı arttırdı. Birincisi, Türkiye eski Türkiye değil, biz Türkiye olarak bu konularda eskisinden daha güçlü talepler iletiyoruz. İkincisi, Türkiye, AB ile müzakere yapan bir ülke ve Avrupa ülkeleri bu konuları daha ciddiye almak durumunda. Üçüncüsü terör öyle hafife alınacak bir şey değil. Terör nerede olursa olsun yarın kendilerine de döner. Ve tabii Demokratik Açılım, içeriden çok, dışarıda yankı buldu. Hem komşularımızda hem Avrupa’da. Türkiye bir açılım programı başlattı, çok ileri, ciddi bir demokratikleşme süreci başlattı, özgür siyasetin yolları giderek daha da açılıyor. Ayrıca Avrupa’daki operasyonlarda silah ve uyuşturucu bulundu. Hele silahın bulunması Avrupa ülkeleri için çok önemli.