Dünya

Bağış Saraybosna'da sergi açtı SARAYBOSNA (A.A)

08 Ekim 2011 02:12

-Bağış Saraybosna'da sergi açtı SARAYBOSNA (A.A) - 07.10.2011 - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'da Türk Dil Kurumu ve Yunus Emre Vakfı tarafından düzenlenen ''Doğumunun 400. Yıldönümünde Evliya Çelebi'' sergisinin açılışını yaptı. Bakan Bağış, Saraybosna'daki Türk Kültür Merkezi'nde serginin açılışı nedeniyle düzenlenen programda, aynı salonda geçen yıl Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da iştirak ettiği, Osmanlı hoşgörüsünü anlatan belgelerden oluşan serginin açılışını anımsadığını dile getirdi. Bugün Saraybosna'da temasları gerçekleştirirken o gün açılan serginin ne kadar önemli olduğunun farkına vardığını ifade eden Bakan Bağış, ''Osmanlı coğrafyasında farklı dinler, farklı kültürler, farklı milletler, farklı değerler birlikte huzur içinde yaşıyorlardı'' dedi. O anlayışın arkasındaki zihniyetin ''insanı yaşat ki devlet yaşasın'' felsefesi olduğunu vurgulayan Bağış, şöyle konuştu: ''Osmanlı 'insanı yaşat' demiş, 'Müslümanı, Türkü, Museviyi, Hristiyanı yaşat' dememiş. İnsanın önemli olduğunu, bizim kültürümüzde de var olan 'yaradılanı Yaradan'dan ötürü sevmenin' önemli olduğunun altını çizmiş. Bugün üyesi olmaya çalıştığımız AB'nin temel felsefesi de bireyin hakları, bireyin sorumluluklarıyla alakalıdır. Yani biz AB yolunda ilerlerlerken, bir yandan da özümüze dönüyoruz. Yani bireyin, insanın önemini yeniden bir kez daha keşfediyoruz.'' -''Rüyada dilimiz mi sürçtü?''-  Bireyin önemini anlayan, onu severek anlatan bir başka değerin de Evliya Çelebi olduğuna işaret eden Bağış, UNESCO'nun 2011 yılını 'Evliya Çelebi' yılı ilan ettiğini anımsattı. Bağış, aslında Evliya Çelebi'nin seyahatlerinin bir rüya ile başladığına ifade ederek, şöyle konuştu: ''Rüyasında Hazreti Peygamberi gören Evliya Çelebi 'şefaat' diyecek yerde 'seyahat' demesi üzerine, onun seyahati başlıyor. Bugün 30 farklı ülkenin, 157 farklı şehrini temsil eden bir coğrafyada geziyor. Bazen düşünüyorum 2002 yılından bu yana, 'bir rüyada dilimiz mi sürçtü?', 2002 yılından bu yana yollardayız. Şu son 10 yıl içerisinde yüzlerce seyahat gerçekleştirdik. Ama geriye dönüp baktığımızda iyi ki de yapmışız, çünkü o seyahatler sayesinde Türkiye bugün dünyada çok iyi bir konuma geldi. -''Birbirimizi değiştirme sevdamızdan vazgeçmemiz gerekiyor''- Evliya Çelebi'nin Saraybosna'da gördüğü her şeyi çok güzel bir dille anlattığını ve bugünlere taşıdığını ifade eden Bağış, ''Evliya Çelebi'nin yazdıklarına bakınca bir şeyi daha çok iyi anlıyoruz; aslında zaman, tarih, konum bizleri değiştirmiyor. Onun için bizim de birbirimizi değiştirme sevdamızdan vazgeçmemiz gerekiyor. Birbirimizi sevip, birbirimizi olduğumuz gibi kabul edip birlikte çalışmayı öğrenmemiz gerekiyor'' dedi. Bugün AB üyesi ülkelerin tarihte asırlarca birbirleriyle savaştıklarını anımsatan Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Eğer bugün İngilizler'le Fransızlar, AB içinde birlikte yaşıyorlarsa, Boşnaklar'ın, Sırplar'ın, Hırvatlar'ın AB içinde yaşamaması için hiç bir sebep yoktur. Bosna-Hersek'in ve diğer Balkan ülkelerinin AB üyelik sürecini en az ülkemizinki kadar istiyor ve çaba gösteriyoruz. Merhum Bilge Kral'ın (Aliya İzzetbegoviç) dediği gibi, 'barışın en kötü hali bile, savaşın en iyi halinden daha iyidir'. Bu yüzden Türkiye, Bosna-Hersek'in barışını, huzurunu, toprak bütünlüğünü önemsemektedir ve önemsemeye devam edecektir.'' Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Bilkan da Türk Dili Kurumu ile iş birliği halinde düzenledikleri sergiyi, yurt dışında ilk kez Saraybosna'da açtıklarını ifade ederek, bu sergiyi daha sonra birçok ülkede de açacaklarını kaydetti. Prof. Dr. Bilkan, 17. yüzyılda Bosna-Hersek'e gelen Evliya Çelebi'nin Saraybosna ile ilgili anlattıklarının bugün bile çok fazla değişmediğini belirterek, ''O kadar yıkımlara rağmen çok şeyin değişmediği Evliya Çelebi'nin eserinde görülüyor. Dünyada bu kadar kendisini koruyabilen şehir sayısı çok azdır'' diye konuştu. Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Melek Özyetkin ise sergi hakkında katılımcılara bilgi verdi. Konuşmaların ardından, Bakan Bağış serginin açılışını Prof. Dr. Bilkan, Prof. Dr. Melek Özyetkin ve öteki yetkililerle birlikte yaptı. Sergide, Evliya Çelebi'nin 17. yüzyılda Saraybosna, Mostar ve Travnik gibi kentleri anlattığı 40 eser bulunuyor. -Bakan Bağış Saraybosna'nın ''Umut Tüneli''ni gezdi- Bakan Bağış, Saraybosna temasları kapsamında 1992-1995 yılları arasındaki savaş sırasında, kuşatma altındaki Saraybosna'yı dünyaya bağlayan ve ''umut tuneli'' olarak adlandırılan, şu anda ise müze olarak kullanılan tüneli de ziyaret etti. Tüneli ziyaretinin ardından gazetecilere açıklama yapan Bakan Bağış, Bosna-Hersek'te savaşın yaşandığı sırada, New York'ta 20'li yaşlarında olduğunu ve bu ülke için yardım toplayarak, toplumsal faaliyetlere öncülük ettiğini söyledi. Bağış, şöyle konuştu: ''Bugün o çabalarımz sırasında yaşanan dramı gelip yerinde görmek çok farklı bir duygu. Allah bir daha bu acıları ne Bosna Hersek'e ne de bir başka ülkeye yaşatmasın. Burada büyük bir insanlık dramı yaşandı,ama geriye dönüp baktığımzda kazanılan hiçbirşey yok. Bütün taraflar kaybetti. Şimdi kazanma zamanıdır, şimdi barış zamanıdır. AB'nin mutlaka Avrupa içerisindeki barışa daha da ihtiyaç duyan Kosova'yı, Arnavutluk'u, Makedonya'yı, Bosna-Hersek'i, Karadağ'ı içine alması gerekiyor. AB'nin gerçekten 'uluslararası bir barış platformu' haline gelebilmesi için Türkiye de orada olmalı. Çünkü Avrupa Birliği bünyesinde, tarihte birbirleriyle yüzyıllarca savaşan İngilizler'i, Fransızlar'ı, Hollandalılar'ı, İtalyanlar'ı bir çatı altında, huzur, barış içerisinde barındırabiliyorsa, o zaman, Sırplar'ın, Yunanlar'ın, Türkler'in, Boşnaklar'ın birlikte olmamaları için hiçbir sebep yok.'' Bu arada, Bakan Bağış'ın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın annesinin cenazesine katılmak için yarın Bosna-Hersek'teki programını iptal ettiği ve sabah saatlerinde Saraybosna'dan İstanbul'a gideceği bildirildi.