* Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Mısır Dışişleri Bakanı Ahmed Ebul Geyt, Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes ilan edilmesi çağrısında bulundu.
* Babacan ayrıca, İsrail-Filistin hattında savaş varken, İsrail-Suriye hattında barış görüşmelerinin sürdürülmesinin mümkün olmadığını söyledi
Babacan, Ankara'ya günübirlik çalışma ziyaretinde bulunan Mısır Dışişleri Bakanı Ebul Geyt ile Dışişleri Bakanlığında bir araya geldi.
Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Babacan, Ebul Geyt ile Gazze'de yaşanan gelişmeler ve bölgedeki durumla ilgili görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Bölgenin önde gelen ülkelerinden olan Mısır'ın uzun süredir Filistinliler arasındaki ihtilafın giderilmesi ve İsrail ile Hamas arasında ateşkes sağlanması için yoğun çaba gösterdiğini hatırlatan Babacan, Türkiye'nin Mısır'ın bu çabalarını takdirle izlediğini ve her zaman desteklediğini belirtti.
Hamas da eylemlere son vermeli
Babacan, "Bugün yapmış olduğumuz toplantıda, bölgemizdeki iki güçlü ve istikrarlı ülke olan Türkiye ile Mısır'ın birlikte neler yapabileceğini değerlendirdik" dedi.
Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: BM Güvenlik Konseyinin iki gün önce Gazze konusunda aldığı kararı destekliyoruz. İsrail'e Gazze'ye karşı giriştiği askeri harekatı derhal durdurma çağrısında bulunuyoruz. Diğer taraftan Hamas da İsrail'in askeri saldırılarına gerekçe teşkil edecek eylemlerde bulunmamalıdır, bu eylemlere son vermelidir.
Bütün ülkeler ve taraflar itidal ve sağduyuyla hareket etmelidir. Ortamı daha da gerginleştirecek adımlardan kaçınılmalıdır. Gazze'de halk çok ciddi sıkıntı içerisindedir. Bu duruma seyirci kalamayız. Uluslararası camia, Gazze'de yaşanan insanlık dramının mağdurlarına yardım elini uzatmalıdır. İsrail'e de insani yardımların yerine ulaştırılması için gereken kolaylığı gösterme çağrısında bulunuyoruz. İsrail ile Hamas arasında sükunet tekrar tesis edilmelidir, ateşkes sağlanmalıdır."
Hayal kırıklığı yarattı
Babacan, "Gazze saldırılarına ilişkin Türkiye'yi bilgilendirmeyen İsrail'le bundan sonra Türkiye hangi güven parametreleri içerisinde ilişkilerini yürütebilecek" sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Geçen hafta pazartesi günü İsrail Başbakanı Ehud Olmert Ankara'daydı. Ziyaretin amacı, 4. turunu tamamlamış olan İsrail-Suriye arasındaki aracılı görüşmelerin bundan sonraki dönemde nasıl ilerletilebileceğiyle ilgili görüş alışverişinde bulunulmasıydı. Yaptığımız görüşmelerin ağırlığını İsrail-Suriye görüşmeleri teşkil etti.
Bir yandan bu görüşmeler devam ederken, bir yandan barış sürecinin temel ayağı olan, odağı olan İsrail-Filistin barış sürecinin, bırakın barışı, ateşkesi, bir savaş ortamına dönüşmesi kuşkusuz bizde derin bir üzüntü ve hayal kırıklığı oluşturmuştur. Yani biz İsrail-Filistin hattında savaşalım, İsrail-Suriye hattında barış görüşmeleri yapalım, bu ikisi aynı anda yürüyebilecek bir yaklaşım, tutum değildir. Bu şartlarda görüşmelerin sürdürülmesi de mümkün değildir. Öncelikle barış görüşmeleri için uygun bir zemin, ortam olmalıdır."
Bakan Babacan, "Hamas'la temas düşünülüyor mu?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Türkiye olarak en zor şartlarda dahi iletişim kanallarının açık olmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Tüm taraflarla görüşen bir ülkeyiz ve sorunların diyalogla, diplomasiyle çözümünün temel enstrüman olması gerektiğini düşünüyoruz."
Babacan, bölgedeki bütün ülkelerin ve uluslararası toplumun yeni sorunlar gündeme getirmemesi, mevcut sorunun bir an önce çözülmesi ve sükunetin sağlanması yönünde çalışması gerektiğini ifade etti. "Herkes bu sorumluluğun bilinciyle hareket etmelidir. Kimse daha fazla vahşet, kaos istememelidir" diyen Babacan, silahların susması, görüşerek konuşarak sorunlara çözüm üretilmeye başlanması gerektiğini vurguladı.