Spor yazarı Erman Toroğlu, ligde sıkıntılı günler geçiren Fenerbahçe'nin yönetim sorunu olduğunu kaydederek, "Varsa yoksa Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş. 18 yıldır abi-kardeş Fenerbahçe'yi yönetiyorlar. Bu 18 yılda yatırılan paralar, kazanılan şampiyonluklar, yapılan işler eğer başarılıysa Yıldırım-spor A.Ş. devam etmeli yoksa gitmeli." ifadelerini kullandı.
Erman Toroğlu'nun 19 Ekim Sabah gazetesinde yayımlanan "Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş" başlıklı yazısı şöyle:
Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş
Şu anda Fenerbahçe Kulübü’nün adı Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş... Aziz Yıldırım kardeşiyle beraber bu kulübü babasının çiftliği gibi idare etmektedir. Hiç kimse kulübün hesaplarını bilmemektedir
Yıllar önceydi... Mustafa Koç henüz hayattaydı. Bir telefon aldım. Bir akşam yemeği randevusu isteniyordu. Şansal ile beraber Nişantaşı'nda bir restoranda buluştuk. Konumuz her şey. Siyaset var, ekonomi var, futbol var. Mustafa Koç, Allah rahmet eylesin çok sıcakkanlı, sohbeti çok güzel, alçakgönüllü, tabiri caizse "Adam gibi bir adamdı"... İlerleyen dakikalarda şunu söyledi: "Erman Abi, Şansal Abi siz bu işte duayensiniz. Bu bizim Ali (Koç) Fenerbahçe yönetimine girmek istiyor. Bu konuda ne diyorsunuz?"
Böyle bir soruyla karşılaşacağımızı bilmediğimiz için sanki anlaşmışız gibi ikimiz de aynı anda, "Sizin aileden birisinin herhangi bir kulüpte görev alması Türk futbolu için güzel bir olay. Doğru olur" dedik. Sonra Ali Koç, Fenerbahçe yönetimine girdi. Mustafa Koç mutlaka çok değişik kesimlerle de görüşmeler yapmıştır bu konuda. Ali Koç ilk girdiği zamanlar dengeli bir şekilde yürüdü. Ama sonra fanatik, sanki amigolar gibi beyanatlar vermeye başladı. Sonra tekrar normale döndü. Ali Koç'taki bu gelişmeleri dikkatle izleyenlerden biriyim.
Yakın zamana kadar Aziz Yıldırım, Ali Koç'u paravan kullanarak iki seçimi önde bitirdi. Ama Aziz Yıldırım için artık Ali Koç'un da son kullanma tarihi bitmişti. Onun da gitmesi gerekirdi. Yıldırım bazı yerlerde Ali Koç'u öne iterek fanatik bir şekilde onu kamuoyu önüne itti. Bu Ali Koç için iyi olmadı. Ali Koç da Aziz Yıldırım'ın dolduruşlarıyla bu yaptıklarını sonra herhalde değerlendirmiştir "Biraz aşırıya kaçtım" diye. Ama maalesef Aziz Yıldırım böyle çok yöneticiyi kullanarak sonradan ikinci plana attı.
Şu anda Fenerbahçe Kulübü'nün adı Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş... Aziz Yıldırım kardeşiyle beraber bu kulübü babasının çiftliği gibi idare etmektedir. Hiç kimse kulübün hesaplarını bilmemektedir. Aziz Yıldırım istediği kadar, "Biz şuna denetleniyoruz, buna denetleniyoruz" desin. Kendisi çok yakın zamanda şu cümleyi söylemiştir: "Bu kulüp yıllarca bakkal gibi idare edildi. Yeni bir düzene girmemiz lazım." Bunun üzerine bir CEO geldi. Bu CEO kısa zamanda çalıştı sonra bir zamanda istifasını basıp gitti. Bakkal gibi idare edilen (Aziz Yıldırım'ın sözüdür) tekrar bakkal gibi idare edilmeye döndü. Ve bugünlere gelindi. Bakınız arkadaşlar, Mustafa gelmiş, Aykut gelmiş, Ersun gitmiş, Advocaat gelmiş hepsi hikaye. Önemli olan Yıldırım-Spor'un Fenerbahçe A.Ş. üzerindeki tahakkümüdür.
Bunun sorunu Fenerbahçelilerindir. Peki Fenerbahçe'yi sevenler ne yapıyorlar. Fazla sesleri çıkmıyor. Tavırları maça gitmeyerek gösteriyorlar. Çünkü artık Fenerbahçe'nin bir seçim yapma zamanı. Yoksa Advocaat gelmiş, Pereira gitmiş... Bunların hepsi hikaye. Fenerbahçe çeyrek finali kimle oynadıydı? Zico ile aynen yarı finali oynayan Aykut gibi. Neredeler? Arkadaşlar bakınız, varsa yoksa Yıldırım-Spor Fenerbahçe A.Ş. 18 yıldır abi-kardeş Fenerbahçe'yi yönetiyorlar. Bu 18 yılda yatırılan paralar, kazanılan şampiyonluklar, yapılan işler eğer başarılıysa Yıldırım-spor A.Ş. devam etmeli yoksa gitmeli.