Gündem

Aykut Cengiz Engin: İddialar yanlış ve yakışıksızdır

Ergenekon'dan sonra Hanefi Avcı’yla ilgili dosyanın da Devrimci Karargah Soruşturması’ndan ayrılması iddiası gündeme geldi.

30 Ekim 2010 03:00

T24 - Darbe Günlükleri dosyasının yetkisizlik kararı verilerek Ankara’ya gönderilmesi tartışmaları sürerken Hanefi Avcı’yla ilgili dosyanın da Devrimci Karargah Soruşturması’ndan ayrılması iddiası gündeme geldi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin iddiaları sert bir dille yalanladı.

Balyoz Soruşturması’nı yürüten Özel Yetkili Savcı Mehmet Ergül, 26 Ekim’de, eski kuvvet komutanları İbrahim Fırtına, Aytaç Yalman ve Özden Örnek hakkında yürütülen ‘Darbe Günlükleri’nin Ergenekon’la bağlantılı olmadığına karar vermişti. Ergül, Darbe Günlükleri ile ilgili dosyayı, suça isnat edilen konuların işlendiği yer olan Ankara’ya gönderince adeta kıyamet koptu. Önce yetkisizlik kararında başsavcı ya da başsavcı vekili imzası olmadığı için kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğu öne sürüldü. Daha sonra da “Darbe Günlükleri, Ergenekon dosyasından ve Zekeriya Öz’den kaçırıldı” yorumları yapıldı.


Avcı’nın dosyası da istendi iddiası

Dün de, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’in Vekili Turan Çolakkadı’yı devreye sokarak Devrimci Karargah soruşturmasını yürüten Savcı Kadir Altınışık’tan Hanefi Avcı’nın dosyasını istettiği ileri sürüldü. İddiaya göre, Başsavcıvekili Çolakkadı, 1. sınıf emniyet müdürleri ile ilgili bir genelgeyi ileri sürerek sadece Hanefi Avcı’nın dosyasını istedi. Ancak ve savcı Altınışık’ın kendisine sözlü olarak iletilen bu talebe “Alacaksanız dosyanın hepsini alın” diyerek dosyayı göndermedi.


Başsavcı’dan iddialara sert yanıt

Telefonla ulaştığımız İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin iddialarla ilgili Vatan gazetesine açıklamalarda bulundu. “Darbe Günlükleri hakkında verilen yetkisizlik kararı ve Hanefi Avcı dosyasıyla ilgili yapılan bizlere yönelik değerlendirmeler doğru olmayan spekülasyonlardır” diyen Engin, şöyle devam etti: “Örgütlü suçlar biriminde yapılan görevlendirmeler orada yetkili bulunan Cumhuriyet Başsavcıvekilimiz tarafından yapılır. Bu yetki kullanılırken mutlak süretle usul, yasa ve genelgeler ile iç çalışma talimatımızda belirtilen kurallara uygun hareket edilir. Onlarca ayrı konu ve olayla ilgili olan çok kapsamlı bu soruşturmaların birkaç Cumhuriyet savcısı şahsında kişiselleştirilmesi doğru değildir. Zira, bu soruşturmalarda Cumhuriyet Başsavcıvekili başta olmak üzere 13’ten fazla savcı arkadaşımız görev yapmış ve yapmaktadır. Bir, iki savcı dışında görev yapan diğer arkadaşlarımızın yaptığı işlemleri ve ayrıca, İstanbul örgütlü suçlar birimi ve dışında kalan diğer yargı kurumlarının ifa ettiği görevleri şüphe ile güvensizlik ile karşılamak va değerlendirmek ve bu görevlendirmeler ve hukuki işlemlerin altında başka anlamlar aramak son derece yanlıştır ve yakışıksızdır.”


Yetkisizlik kararı Ergenekon Davasını nasıl etkiler

Özel Yetkili Savcı Mehmet Ergül’ün, Darbe Günlükleri soruşturması dosyasını Ergenekon’dan ayırarak Ankara’ya göndermesi dikkatleri ‘Darbe Günlükleri’ bağlantılı suçlamalarla gerçekleştirilen tutuklamalara çevirdi. Hukukçular Savcı Ergül’ün kararını ve devam eden Ergenekon davasına olası etkilerini yorumladı:

Mustafa Balbay neden tutuluyor?

Celal Ülgen (Tuncay Özkan’ın avukatı): Silivri’de bugün Ergenekon davası ve darbe günlüklerinin özdeşleştirilmesi sonucu bir çok kişi haksız ve hukuksuz olarak tutuklu bulunmaktadır. Bunlardan birisi Hasan Atilla Uğur, diğeri Levent Ersöz ve Mustafa Balbay’dır. Örnekler çoğaltılabilir. Bu bu durumun örnek alnarak haksız tutukluluklara bir an önce son verilmesi gerekmektedir”

Ergenekon artık adi bir çete davası

Ali Rıza Dizdar (Tuğgeneral Levent Ersöz’ün avukatı): Ergenekon davasının ana temeli iki iddiaya dayandırıldı. Bunların birincisi ‘Ergenekon istihbarat el kitabı’, diğeri ise darbe günlükleriydi. İstihbarat el kitabının bir delil olmadığı ortaya çıkmıştı. Geriye Darbe günlükleri kalmıştı. Darbe günlükleri de delil olmaktan çıktığına göre, eğer hala Ergenokon var deniliyorsa, darbeden ziyade adi bir çete suçlamasına girer.”