T24 - Ankara ve Aydın’da polisler tarafından “çocukların olduğu masada içki içiliyor” iddiasıyla restoranlara baskın yapılması olaylarının yeni olmadığı ortaya çıktı.
Taraf'ta yer alan habere göre, Ankara ve Aydın’da polisler tarafından “çocukların olduğu masada içki içiliyor” iddiasıyla restoranlara baskın yapılması olaylarının yeni olmadığı ortaya çıktı. Uygulamalarla ilgili Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nca soruşturma açılmasının ardından, Aydın’da benzer şekilde evlilik yıldönümü için kutlama yapan çiftlerin çocukları hakkında tutanak tutulduğu ortaya çıktı. Bu olaylardan ilki 9 Mayıs 2010 tarihinde yaşandı. Aydın’ın en seçkin mekânlarından biri olan ‘Çatıbar’a gelen polis ekipleri bir masaya yanaştı.
Masada evlilik yıldönümünü kutlayan çiftler ve bu mutlu günde anne babalarını yalnız bırakmayan çocukları vardı. Polis ekipleri Ü.Ö (17), C.Ö (17), Z.T (17) ve altı yaşında B.G. hakkında tutanak tuttu. Bu olaydan sonra 12 Haziran’da da yine ihbar üzerine bir baskın yapıldı. Yine Forum Alışveriş Merkezi’ne giden polis Vogue Kafe içinde annesinin yanında bulunan C.B isimli çocuk hakkında tutanak tuttu.
Kanuna uygun davranıldı
Bu olayların kamuoyuna yansıması üzerine basın toplantısı düzenleyen Aydın İl Emniyet Müdürü Tacettin Kurt bu denetimlerin fişleme olarak algılanmasının doğru olmadığını belirtti. Kurt, şöyle konuştu: “Bizim vatandaşlarımızın aldığı alkolle bir işimiz olamaz haddimiz de değil. Biz aldığımız her ihbarı değerlendirmek zorundayız. Altından ne çıkacağını bilemeyiz. Biz polis olarak yasayı uygulamak zorundayız.” İçişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili Taraf’a yaptığı açıklamada ise şunları söyledi: “Aydın Emniyet Müdürü’nün açıklamasında herhangi bir hukuksuzluk söz konusu değildir. Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu’nun konuyla ilgili hükmü açıktır. Emniyet teşkilatı PVSK’nın öngördüğü ilkelerinin dışında bir girişimde bulunmamıştır”
Özgürlükler kısıtlanıyor
Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ise uygulamayı eleştirdi. Çerçioğlu “Bu türlü uygulamaların kişi hak ve hürriyetlerini kısıtladığını düşünüyorum. 1930’lardan kalma bir uygulamanın değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Aile ile gidilen yerlerin bu kapsama alınması hoş değil” dedi.
