Aydın Engin*
AKP Reis’i dinle, çok değil birkaç gün önce bir Tırmık yazdım, seni “Reis, sen ekonomiden anlamıyorsun, danışmanlarınsa senden de berbat” diye uyardım.
Dinlemedin.
Ekonomiden birazcık anlasaydın Muş’ta meydanı boş bulup naralanmazdın. Taparcasına bağlandığınız “Serbest Piyasa Tanrısı”nın ne kadar acımasız, ne kadar ödünsüz olduğunu bilmiyorsun. Serbest Piyasa Tanrısı gazaba gelirse neler yapabileceğini öğrenmemişsin.
Birkaç gün önce Muş’ta, AKP il kongresinde baktın önünde bir kürsü var, üstünde de bir mikrofon, boşalttın zembereği, kâh kükredin, kâh naralandın:
“Bazı haberler alıyorum, bazı sinyaller alıyorum. Bazı işadamlarının varlıklarını yurtdışına kaçırma gibi gayretlerinin olduğunu duyuyorum. Buradan sesleniyorum, önce kabinemize sesleniyorum, bunların hiçbirine çıkış için asla izin vermemelisiniz. Çünkü bu adımlar ihanet-i vataniyedir…”
Yav Reis, denecek laflar mı bunlar?
Serbest Piyasa Tanrısı hiç bunu senin yanına bırakır mı?
Bırakmadı nitekim.
Önceki gün bir mikrofon daha bulur bulmaz tükürdüğünü yaladın. Bunu elbette gönüllü yapmadın. Ama dedim a, Serbest Piyasa Tanrısı’nın şakası da yoktur, acıması da. Adama tükürdüğünü anında yalatır,
Hatırla, şu sözler de önceki gün senden çıktı:
“Benim söylediğim ülkemizin diğer saldırıların yanı sıra ekonomik olarak da baskı altına alınmaya çalışıldığı şu dönemde işadamlarımızın yerli ve milli duruş sergilemeleri gerektiğidir… Bu duygularla….. varlıklarının bir bölümünü yurtdışına çıkartma gayreti içinde olduğunu duyduğum bir kısım işadamlarına sitemimi dile getirdim…”
Yemezler Reis.
Sitem en kestirme tanımıyla “dostça çıkışma”dır. Oysa sen “bu adımlar ihanet-i vataniyedir…” dedin. Hükümet’e “Sakın bu adamlara yurtdışına çıkış izni vermeyin” diye emrettin.
Şimdi “sitem ettim” diye lafı çevirme Reis.
Yemezler.
Serbest Piyasa Tanrısı işte böyle çarpar adamı.
Bak şu cümleler senin:
“… Ülkemizdeki yerli yabancı tüm firmalar küresel finans sistemine entegre bir şekilde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Aksi yönde atılacak adımlara önce biz karşı çıkarız. Benim sermaye hareketlerinin sınırlandırılmasıyla ilgili bir talebim veya talimatım söz konusu değildir.”
Ama tükürdüğünü yalama konuşmanda şu cümle de senin:
“… Benim söylediğim şu dönemde işadamlarımızın yerli ve milli duruş sergilemeleri gerektiğidir...”
Gördün mü? Sana “Ekonomiden hiç anlamıyorsun Reis” dediğimde ne kadar haklı olduğumu gördün mü?
Hem küresel finans sistemine entegre olmak hem de milli ve yerli duruş sergilemek mümkün değildir Reis.
Buna literatürde oksimoron diyorlar. Köşeli daire, sıcak buz, yüzme bilmeyen balık filan gibi yani…
Senin o bağlılığını ve tam bütünleşmeyi (=entegrasyon) bir kez daha ilan ettiğin küresel finans sistemi sadece ve sadece “Kâr, daha çok kâr, mümkün olduğunca yüksek kâr” der, başka da bir şey demez. En küçük bir risk, en belli belirsiz tehlike bulutu onun tası tarağı toplayıp tüymesine yol açar.
Kimse de engelleyemez.
Engelleyeceğini sanıp tehdit edenlere de tez vakitte tükürdüğünü yalatılır.
“Peki, bir çaresi var mı” diye sorarsan, var tabii!..
Ha bire oraya buraya tükürüp durma. Bir kürsü gördün, bir mikrofon buldun mu hemen oraya buraya tükürük yapıştırıyorsun. Yapma. Küresel finans sistemi ile mutlu mesut yaşamana bak.
Ha bir de, durmadan “Vatan, vatan” diye naralanıp bizi salak yerine koyma.
Küresel finans sistemi için Türkiye de vatandır, Amerika da, Rusya da, Çin de, Man Adası da, Malta Adası da…
* Bu yazı Cumhuriyet'ten alınmıştır