*Aydın Engin
İlhan Çomak adı size yabancı olmasa gerek. Dün yine duruşması vardı. 4. Ağır Ceza Mahkemesi yargıçları “reddi hâkim” talebi dahil Çomak’ın avukatlarının bütün taleplerini reddettiler ve duruşmayı temmuz ayına ertelediler.
Haber bu ve bu kadar kısa, bu kadar kuru ve bu kadar kesin.
Kimileriniz, belki çoğunuz biliyor, bu kupkuru haberin ardında yürekler yakan bir adalet suçu yatıyor.
Özetlemek bile yeter: 21 yıl önce İlhan Çomak, kendi ifadesine göre bir öğrenci eyleminde polis tarafından gözaltına alındı. Ve Çomak’ın kendi ifadesine göre işlemediği suçlardan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
Çomak’ı önce polis işkence hanesine, sonra DGM yargıçlarının önüne ve sonunda da ömür boyu yatmak üzere demir parmaklıkların ardına tıkan süreçte belirleyici olan polisin düzenlediği fezleke oldu. Fezleke ormanları kundaklamaktan kamu binalarına molotof kokteyli atıp yakmaya, bilmem nereyi kurşunlamaktan, bilmem neredeki çatışmaya aktif olarak katılmaya varan ve o günlerde polisin çözemediği, faillerini bulamadığı, yani dosyalarını kapatamadığı epey suçu 21 yaşındaki delikanlının üstüne yıkıyordu.
DGM savcısı polis fezlekesini aynen kopyalayıp altına imza çakarak görevini yaptı. DGM yargıçları savcının iddianame niyetine önlerine koyduğu fezlekeye bakıp hükmü kestiler: Ömür boyu hapis.
DGM’ler evrensel hukuk ilkelerine aykırı kurumlar olduğu için Batı’dan gelen baskılarla kaldırıldı. Ama verdikleri kararlar yürürlükte.
İlhan Çomak DGM yargıçlarının kararıyla 22 yıldır cezaevinde.
Ancak tuhaf, çok tuhaf bir “mahkûmluk hali” bu.
Çomak’ın avukatları DGM’nin kararı Yargıtay’ca onandıktan sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdular ve AİHM 2007 yılında İlhan Çomak’ın adil yargılanmadığına ve yargılanmanın yenilenmesine karar verdi.
AİHM kararları Türkiye yargı erki için bağlayıcıdır.
Bağladı da.
İlhan Çomak 2013’ten beri yeniden yargılanıyor.
Nasıl bir yargılanma ise bu, kanıtları toplanmış, her yanı tamamlanmış bir dosya tam üç yıldır karara bağlanamıyor, yeniden yargılanma sürüp gidiyor.
İlhan Çomak’ın cezasını tamamlamasına az kaldı. Ama Türkiye yargısı yeniden yargılamayı tamamlayamıyor, bitiremiyor ve “delilleri karartma olasılığı” gerekçesiyle Çomak’ı hapishanede tutmaya devam ediyor.
22 yıl önceki bir olayın delilleri nasıl karartılır sorusu ise cevapsız duruyor.
Hukuk’un tek amacı var: Adaleti sağlamak.
Adaleti sağlayacak hukuka saygı gerek. Biz yurttaşlar hukuka saygı duymak isteriz.
Ama görevleri adaleti gerçekleştirmek olan yargıç ve savcıların hukuka saygı duymasını da isteriz.
İlhan Çomak davasında sizce bu saygı var mı?
Bu yazı Cumhuriyet'te yayımlanmıştır