Avusturya'da dün yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aşırı sağcı Avusturya
Özgürlükçü Partisi'nin (FPÖ) adayı Norbert Hofer ile Yeşiller
partisi eski genel
başkanı olan, bağımsız aday Alexander Van der Bellen arasındaki başa baş mücadele
sürüyor. Seçimin galibinin, mektupla kullanılan yaklaşık 900 bin oyun sayılmasının
ardından öğleden sonra netlik kazanması bekleniyor. FPÖ‘nün adayı Norbert Hofer'in
oy oranının yüzde 51,9 civarında tahmin edildiği, rakibi Alexander Van der Bellen'in
de yüzde 48,1'lik oy aldığı hesap ediliyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin dört hafta önce yapılan ilk turunu Hofer yüzde 35 oy
oranıyla kazanmış, böylece FPÖ, tarihinde Avusturya genelinde yapılan seçimlerdeki
en yüksek oy oranına ulaşmıştı. Rakibi Van der Bellen ise ilk turda yüzde 23 oy
oranında kalmıştı.
Sağ popülistlerin yükselişi
Hofer'in seçimin ikinci turunu da kazanması durumunda, Avrupa'da
ilk kez bir sağ
popülist cumhurbaşkanlığı makamına gelmiş olacak. Norbert Hofer, FPÖ'nün seçimi
kazanmasının, 1945'ten bu yana Avrupa'nın yaşadığı en feci sağa kayış olacağı
görüşlerine karşı çıkarak, “Bu tamamen saçmalık. FPÖ en sağda yer alan bir parti
değil. Ben kendimi büyük toplumsal sorumluluk taşıyan merkez sağ bir politikacı
olarak tanımlıyorum“ dedi.
Avrupa'da sığınmacı krizi nedeniyle patlak veren tartışmalar, aşırı sağ partilere ivme
kazandırdı. FPÖ'nün 45 yaşındaki adayı Hofer, seçim kampanyasında AB karşıtı
söylemi ve iltica politikalarının sertleştirilmesi talepleriyle
puan kazandı. İktidardaki
Sosyal Demokratlar ve muhafazakarlardan oluşan koalisyon, sığınmacı politikalarını
sertleştirmesine rağmen seçmenin gözünde puan toplayamadı. İki koalisyon partisinin
adayları da ilk turda yaklaşık yüzde 10'luk oy oranıyla yarışa veda etmiş, 1945
yılından beri ilk kez cumhurbaşkanlığı seçimlerinde
ikinci tura kalamamışlardı.
Yeni cumhurbaşkanı 8 Temmuz'da yemin ederek altı yıllık görev dönemine
başlayacak. Avusturya Anayasası'na göre cumhurbaşkanları
sadece iki dönem görev
yapabiliyor.