Oy verme işleminin yurt dışında erken başlaması nedeniyle pek çok siyasi parti seçim kampanyasını Avrupa'dan başlatmayı tercih etti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş seçim kampanyasını 30 Mart'ta Berlin'den başlatırken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da ilk mitingini 25 Nisan'da Düsseldorf'ta gerçekleştirecek. Aynı şekilde Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da 26 Nisan'da Dortmund'da Almanya'daki Türklerle bir araya gelmesi öngörülüyor.
1 milyon 400 bin seçmenle Almanya, kuşkusuz Avrupa'daki seçimlerin en fazla odaklanıldığı ülkelerin başını çekiyor. Yoğun nüfusları ve Türkiye politikalarına yakınlıkları ile bilinen Almanya'daki Türklerin, ilk kez oy kullandıkları cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılım oranı, siyasi partileri hayal kırıklığına uğratarak, sadece yüzde 8,15'te kalmıştı.
"Avrupalı Türklerde seçim kültürü canlandırılmalı"
AKP Avrupa Seçim Koordinasyon Başkanı Harun Tüfekçi, bunun nedenini burada yaşayan Türklerin uzun yıllar siyasi hayata katılamamalarına ve seçim kültürünü yaşayamamalarına bağlıyor.
" Türkiye'de seçmenle sandık arasında güçlü bir bağ var. Çünkü vatandaş en kötü ihtimalle iki ya da üç yılda bir seçime gidiyor. Tabii Avrupalı Türkler, yaklaşık bir elli yıldır gerek bulundukları ülkelerde gerek Türkiye'de sandığa gidememiş ve haliyle seçmen bilinci dediğimiz hadise Avrupalı Türklerde zayıflamış” diyen Tüfekçi, sözlerini şöyle sürdürüyor: “En ciddi problem de genç nesilde görünüyor. Zira üçüncü kuşak genç seçmenin Türkiye ile bağı kalmamış, dolayısıyla sandık ve seçmenle alakalı da bir bilinci yok. Birinci nesil, bu konuda biraz daha güçlü ve sandığa gitme eğilimi yüksek görünüyor. İkinci nesil ise orta seviyede seyrediyor."
AKP Avrupa Seçim Koordinasyon Başkanı, seçim çalışmalarında öncelikli olarak seçim bilinci aşılamaya çalıştıklarını ve seçmene nasıl oy kullanılacağını aktardıklarını ifade ediyor. Tüfekçi, siyasetin hayatın her alanında olduğunu belirterek, başlıca hedeflerinin seçmeni sandığa taşımak olduğunu söylüyor. Harun Tüfekçi,"Biz sadece Türkiye'deki seçimlerle ilgilensinler istemiyoruz. Yani Avrupa'daki her vatandaşımız kendi bulunduğu ülkenin siyasetiyle de ilgilenmeli, sandığa gitmeli, hangi siyasi düşünceyi uygun görüyorsa, ona göre tercihini yapmalıdır" diyor. Tüfekçi, Avrupalı Türklerin dikkate alınması için, hem Türkiye'de hem Avrupa’da mutlaka sandığa gitmeleri ve varlıklarından siyasi partileri haberdar etmeleri gerektiğini vurguluyor.
Yurtdışındaki Türkler artık parti programlarında
CHP Avrupa Seçim Koordinasyon Sorumlusu Prof. Dr. Seyhan Hasırcı, Türkiye’deki ve Avrupa'daki Türklerin Türkiye siyasetine olan ilgi ve eğilimlerinin benzerlikler gösterdiğini savunuyor. Zorlayıcı bazı teknik ve bürokratik prosedürlerin seçmeni sandıktan uzaklaştırabileceğini belirten Hasırcı, söz konusu prosedürlerin önümüzdeki seçimlerde geçerli olmadığını ifade ediyor ve CHP'nin seçim çalışmalarını şöyle aktarıyor: "CHP, özellikle Almanya'da dokuz farklı eyalette birlikler kurdu ve bu birlikler üç yıla yakın bir süredir oldukça yoğun bir çalışma içindeler. Önemli olan yurtdışında yaşayan insanlarımızın buradaki sorunlarına nasıl çözümler getirilebilir bununla ilgili bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Seçimlerle ilgili oy verme konusu ise ikinci planda yer almaktadır. "
CHP Avrupa Seçim Koordinasyon Sorumlusu ayrıca Avrupa'daki Türkleri yakından ilgilendiren askerlik, pasaport harçları ve eğitimde fırsat eşitliği gibi konuların CHP Parti Programı'nda yer alacağını da ekliyor. Aynı şekilde HDP Avrupa Sorumlusu Faruk Doru da parti beyannamelerinde Avrupa'daki Türklerin askerlik, sığınmacıların Türkiye'ye dönebilmesi ve işçi hakları gibi sorunlarının yer bulduğunu ifade ediyor.
"Avrupalı Türkler seçime ve değişime kararlı"
HDP Avrupa Sorumlusu, 7 Haziran seçimlerinin gerek Türkiye'nin geleceği gerek barış süreci için çok önemli olduğunu vurguluyor. Doru, parti olarak Avrupa'nın büyük kentlerinde oluşturulan komitelerle iki yüz binin üzerinde seçmenle birebir görüştüklerini ve seçmenin değişim yönünde ciddi bir kararlık içinde olduğunu söylüyor. HDP Avrupa Sorumlusu, bunu seçime katılımın artacağı yönünde bir işaret olarak değerlendirdiklerini belirterek, partisinin seçim hazırlıklarını şu sözlerle dile getiriyor: "25-26 Nisan tarihlerinde 30'a yakın şehirde eş genel başkanımızın da katılacağı toplantılar olacak. Yine 1-2 Mayıs tarihlerinde Avrupa'nın çeşitli yerlerinde farklı toplantılar düzenleyeceğiz. Bu toplantılarda Türkiye'nin tüm renkleri temsil edilecek. Yani Alevilerin, Yezidilerin, Hrıstiyanların temsilcileri, Ermenilerin temsilcileri mitinglerimizde yer alacaklar. Yine Avrupa'daki farklı Türkiyeli dernekler ile Kürt dernekleri de çalışmalarımızda bulunacaklar."