Financial Times gazetesi, Amerikan Merkez Bankası'nın para politikalarını gevşetmemesi halinde, bu tarihten önce işsizliğe karşı fazla bir ilerleme sağlanamayacağını yazıyor.
Gazete bankanın önde gelen yetkililerinin gelecek haftaki görüşme öncesinde parasal gevşeme seçeneğinin masada olacağı yolunda görüş belirttiklerini aktarıyor.
Gazeteye göre zayıf durumdaki ekonomi, merkez bankasını büyümeyi teşvik etmeye doğru adımlara yöneltiyor.
Financial Times ayrıca Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke'nin de geçen günlerde işsizlik oranları düşmediği takdirde, bu tür bir adımı değerlendirmek durumunda kalabilecekleri yolundaki açıklamasını hatırlatıyor.
İspanya kaygı yaratıyor
Öte yandan Guardian gazetesi İspanya ekonomisinin piyasalarda yarattığı kaygılara dikkat çekiyor.
Habere göre mali yardım isteyen yarı özerk bölgelerin sayısı artıyor. Guardian, Murcia'nın son üç gün içinde devlet yardımı talep eden ikinci özerk bölge olduğunu yazıyor. Daha önce Valencia eyaleti yardım talep etmişti.
Guardian, İspanya'nın yarı özerk 17 bölgesinden başkalarının da benzeri taleplerde bulunabileceklerini belirtiyor. Habere göre Euro Bölgesi'nin dördüncü en büyük ekonomiye sahip ülkesi İspanya, bankalarının ardından topyekûn bir kurtarma paketine ihtiyaç duyabilir.
İngiltere’de vergiden kaçmaya son
Times, Financial Times ve Independent'ın geniş yer verdiği haberlerden biri ise hükümetin vergiden kaçınmaya yönelik girişimleri ifşa etmeyi amaçlayan düzenlemesi...
Independent manşetten yer verdiği haberde hükümetin vergilerini azaltabilmek için kimi şirketlerin özel programlarından yararlanan kişi ve kurumlarının kamuoyuna ilan edilmesini sağlayacak düzenlemeleri bugün duyuracağı belirtiliyor.
Yeni düzenleme, İngiliz komedyen Jimmy Carr'ın, offshore hesaplar sayesinde, 3 milyon sterlini aşkın sermayeyi sakladığı ortaya çıkmasını izliyor.
Ünlü komedyenin de aralarında olduğu binlerce zenginin, vergi görevlilerine yakalanmamalarını sağlayan ama hukuka uygun muhasebe yöntemlerini izleyerek her yıl sadece yüzde 1 vergi ödediğine inanılıyor.
Suriye’de yoğun çatışmalar
Suriye'nin en büyük iki kenti Şam ve Halep'te orduyla isyancılar arasındaki çarpışmaların şiddetlendiği haberi hemen tüm gazetelerde geniş yer buluyor.
Şiddet olayları, isyancıların başkent Şam'ın kimi banliyölerini ele geçirdikleri haberlerini izliyor. Independent gazetesi, İngiltere merkezli Suriye'de İnsan Hakları İzleme Merkezi'nin verilerine göre geçen yıl Mart ayından bu yana 19 bini aşkın kişinin öldürüldüğünü yazıyor.
Habere göre şimdiye dek 2750 kişinin öldüğü belirtilen Temmuz ise en kanlı ay olmaya aday.
Öte yandan Independent'ın aktardığına göre İsrailli yetkililer, Hizbullah'ın silah edinmeye başlaması durumunda kendilerinin seyirci kalamayacağını bildirdi.
Murdoch’ın İngiltere’deki varlığı
Murdoch'ın News International yönetimindeki görevlerinden çekilme kararı İngiltere'ye vedası mı?
Guardian yazarlarından Dan Sabbagh, istifa kararının "ev içi derin temizlik " diye adlandırıldığını belirtirken, News International'da aile üyelerinden herhangi birinin Murdoch'ın halefi olmadığını hatırlatıyor.
Yazar, bu kararı Murdoch'ın, İngiltere gazetelerinden elini eteğini çekmeye başlaması yolunda bir son adım olarak niteliyor. Habere göre 81 yaşındaki medya patronu, 1960'lı yılların sonundan bu yana ilk kez bir İngiliz şirketi yönetmiyor olacak.
İngiltere'deki telekulak skandalı, 2005 yılında bazı gazetecilerin kraliyet ailesinin sesli mesajlarını dinlemesinin anlaşılmasıyla ortaya çıkmıştı.
Bu skandalın büyük kısmının Murdoch medya grubu çevresinde gerçekleşmesi nedeniyle geçen yaz Murdoch'un yayın organlarından biri olan ''News of the World'' kapatılmıştı.
'Sinema saldırısı silah satışlarını etkilemez'
Amerika Birleşik Devletleri'nin Colorado eyaletinde Cuma günü 12 kişiyi öldüren şüpheli bugün ilk kez mahkemeye çıkarılıyor.
Guardian, parlak ve yetenekli bir doktora öğrencisi olarak bilinen James Holmes'un saldırıdan aylar önce yaptığı yoğun hazırlıklara ilişkin yeni ayrıntıların ortaya çıktığını aktarıyor. Holmes'un, internette kurşun geçirmez giysiler ve binlerce mermi satın almak için 15 bin doları aşkın para harcadığı belirtiliyor.
Habere göre Holmes, bu cephaneyi dört aylık bir süre içerisinde 90 ayrı paket halinde evinde teslim aldı.
Olay, Amerika'da silah edinme yasalarına ilişkin tartışmayı bir kez daha alevlendirdi. Financial Times gazetesi ise sinema saldırısının halkı silah satın almaktan caydırmayacağı yorumunu yapıyor. Haberde yirmi yıl öncesine kıyasla çok daha fazla Amerikalının silah taşıma hakkını savunduğu belirtiliyor.
"1990 senesinde Gallup araştırma şirketinin düzenlediği ankete katılanların yaklaşık yüzde 80'i, silah yasalarının sıkılaştırılmasını desteklemişti. Pew Araştırma Merkezi'nin yakınlarda düzenlediği kamuoyu yoklaması ise ankete katılanların yüzde 49'unun silah edinme hakkının artırılmasını savunduğunu gösterdi. Katılımcıların yüzde 45'i ise kuralların sıkılaştırılmasına destek verdi."
Financial Times, silah taşıma hakkına verilen desteğin, kanunlara da yansıdığını vurguluyor:
"Saldırı silahları edinmeye karşı federal düzeyde uygulanan yasak, süresi 2004'de dolduktan sonra yenilenmedi. Bu yasak uygulanıyor olsaydı, Holmes, kullandığı iddia edilen AR 15 tipi tüfeği satın alamayacaktı".
