İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen ve 42 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan saldırıda ölen üç saldırgan hakkında incelemeler devam ediyor.
İçişleri Bakanı Efkan Ala, saldırıda Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ihtimalinin güçlü olduğunu bir kez daha vurgulayarak yaşananları 'küresel terörle iç içe' diyerek niteledi.
Ankara'da basının sorularını yanıtlayan Ala, saldırıyı gerçekleştirenlerin yabancı uyruklu olduğuna dair tespitlerinin bulunduğunu ifade etti ve "Soruşturmalar her an yeni sonuçlar ortaya çıkarabilir. Biz bu çerçevede soruşturmayı yürütüyoruz önemli mesafeler katedildiğini söyleyebilirim" diye konuştu.
Henüz saldırıyı düzenleyenlerin kimlikleriyle ilgili net bir açıklama yapılmış değil.
Doğan Haber Ajansı (DHA), üzerindeki bomba düzeneğini patlatan saldırganlardan birisinin adli tıpta teşhis edildiği bilgisini geçti.
DHA haberinde saldırganın vücut bütünlüğünün bozulduğu, giydiği ayakkabınınsa güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerdeki saldırganın ayakkabılarıyla uyumlu olduğu ifade ediliyor.
İki adrese baskın
Anadolu Ajansı ise Atatürk Havalimanı saldırısının ardından başlatılan icelemelerde saldırıyı düzenleyenlerin üzerinden Kalaşnikof tüfeklerin, tabancaların ve el bombalarının çıktığını yazdı.
Saldırıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında İstanbul'da iki farklı yere de baskın düzenlendi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, saldırganlarla ilişkili olduğu tespit edilen iki adrese de baskın yapılarak arama yapıldı.
Anadolu Ajansı, baskınlarda şifrelenmiş bilgisayar dosyalarına ulaşıldığını aktardı.
CIA: IŞİD izleri var
ABD tarafından gelen açıklamalarda da IŞİD şüphelerini doğrular nitelikteydi.
ABD'nin Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA) başkanı John Brennan, Atatürk Havalimanı saldırısının bir IŞİD eyleminin tüm emarelerini barındırdığını söyledi.
Reuters haber ajansına konuşan bir ABD'li yetkiliyse, ABD istihbaratının elinde yeteri kadar delil bulunmadığını ve saldırıyı IŞİD'in düzenlediği yönünde kesin bir yargıya varamayacaklarını söyledi.
Ancak aynı yetkili soruşturmayı Türk makamlarının yürüttüğünü anımsatarak, Türkiye'nin elinde ABD'nin görmemiş olduğu bir takım delillerin bulunabileceğini de ifade etti.