Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı; İstanbul Havalimanı’nın hizmete açılmasıyla, sözleşme süresi bitmeden kapatılan Atatürk Havalimanı dolayısıyla TAV’a “yabancı ortağı bulunduğu” gerekçesiyle kâr kaybının ödeneceğini bildirdi.
6 Nisan 2019'da ticari uçuşlara tamamen kapanan Atatürk Havalimanı ile 3 Ocak 2021 tarihine kadar sözleşmesi bulunan TAV’a DHMİ’nin kar kaybı ödemek için çalışma başlatmasının Sayıştay raporu ile hukuka ve sözleşmeye aykırı olduğunu CHP’li İlgezdi ortaya çıkarmıştı.
“Yerli ve milli olsa ödenmeyecek miydi?”
Ulaştırma Bakanının yanıtında bir skandala da imza atarak, Sayıştay’a rağmen TAV’a kar kaybı ödemesi için çalışma başlatıldığını ifade ederken, “TAV İstanbul Terminal İşletmeciliği A.Ş.'nin aynı zamanda % 44 hissesinin yabancı ortağa ait olması da dikkate alınarak” denmiştir. Yanıta tepki gösteren CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, “Sözleşme hükümlerinde olmamasına rağmen bir şirkete kar kaybı ödemesi için çalışma başlatıyorsunuz ve bunun için hisselerinin yüzde 44’ünün yabancı ortağa ait olduğunu dikkate aldığınızı söylüyorsunuz. Devleti milyarlarca lira zarara uğratırken şirketin yabancı ortağını dikkate aldığınızı itiraf ediyorsunuz. Buradan soruyorum o şirket yerli ve milli olsaydı, yabancı ortağı olmasaydı kar kaybı ödemeyecek miydiniz?” dedi.
“Bakanlık Sayıştay’ı yok sayıyor”
Bakanlık kendini savunurken Sayıştay'ın 2014 ve 2015 yıllarına ait raporlarındaki önerisi de göz önünde bulundurularak TAV İstanbul Terminal İşletmeciliği A.Ş.'nin işletme süresinin erken kesilmesi sebebiyle olası kar kayıplarının tespiti işine girdiğini iddia etse de Sayıştay 2017 raporu aksini kanıtlıyor. Sayıştay 2017 yılı denetim raporunda, “Kuruluşunuz (DHMİ) ile TAV İstanbul Terminal İşletmeciliği A.Ş. arasında imzalanmış olan Kira Sözleşmesinde kar kaybı ile ilgili bir hüküm bulunmamaktadır” hükmü Bakanlığı yalanlıyor. Sayıştay raporunda ayrıca “Tüm meri mevzuat değişiklikleri taraflar açısından bağlayıcı olacaktır” hükümleri Yeni Havalimanının açılması ile Atatürk Havalimanının ticari uçuşlara kapatılmasının mevzuat değişikliği olduğu ve bu nedenle bir zarar ödemesi yapılamayacağı ifade ediliyor.
Yine Sayıştay raporu DHMİ’nin, Sayıştay’ın uyarılarını dikkate almayarak, 12.12.2016 tarihli “Makam oluru” ile kar kaybı tespiti için ihale çıktığını hatırlattı.
Tüm bu süreç sonunda Sayıştay Başkanlığı DHMİ’yi uyararak, “Yeni Havalimanının hayata geçiyor olması mevcut sözleşmeleri sona erdirmediği gibi, bu durum kuruluşun (DHMİ) herhangi bir kusurundan kaynaklanmamaktadır” dendi. Bu gerekçelerle Sayıştay, DHMİ ile TAV arasındaki şirketin uğrayacağı kar kayıplarının hesaplanması çalışmalarının bir an önce son verilmesi istedi.
Sayıştay’a ve ilgili sözleşme hükümlerine rağmen, DHMİ 2019 İşletme Bütçesi Olağan Dışı Gider ve Zararlar bölümünün Diğer Olağan Dışı Gider ve Zararlar alt bölümünde”, “Kuruluşumuz olağan faaliyetlerinden bağımsız olan ve bu nedenle sık sık ve düzenli olarak ortaya çıkması beklenmeyen tazminat ve ceza giderleri, diğer faaliyetlerle ilgili faiz giderleri, küsurat farkları, değersiz alacaklar vb. giderleri” kalemi yer almıştır. Buna göre Atatürk havalimanı için 2017 yılı için 115.000, 2018 yılı için 129.000, 2019 yılı için 1.890.136.000, 2020 yılı için 2.015.140.000, 2021 yılı için 161.000 TL ödenek ayrıldı.
"Yeni havalimanı ısrarı yüzünden milli gelirimiz heba oluyor"
Ayrılan ödeneğin kar kayıpları için olduğunu ifade eden Gamze Akkuş İlgezdi, “Tüm mevzuat ve Sayıştay raporuna rağmen devletimizin ülkemizin milyarlarca lirası, milli gelirimiz göz göre göre heba edilecek. Ülkemiz yeni havalimanı ısrarı ülkemiz daha çok bedel ödeyecektir. Bir hava yolu şirketinin geçtiğimiz günlerde yeni havalimanı maliyetleri yüzünden uçuşlarına ara vermesi gibi, haksızca bu kar kayıplarının ödenmesi de yeni havalimanının ülkemize hayır getirmediğinin kanıtı” dedi.