Terörle Mücadele Müsteşarlığı'nın yapısı hakkında bilgi veren İçişleri Bakanı Atalay, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın "İstihbarat getirecek kurum bana karşı istihbarat topluyor" açıklamasına verdiği yanıtta, istihbarat birimleri arasında kıskançlık bulunduğunu belirterek "İstihbaratta dağınıklık giderilecek, birimler birbirlerine yaklaşacaklar" dedi.
Terörle Mücadele Müsteşarlığı tasarısında neler var? İçişleri Bakanı Beşir Atalay Terörle Mücadele Müsteşarlığı’nın kurulmasıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında demokrasiyi teröre feda etmeyeceklerini vurguladı.
Müsteşarlığın kurulmasıyla ilgili kanun tasarısının Bakanlar Kurulu'nda imzadan çıktığını ve tasarının Meclis Başkanlığı'na verildiğini belirten Atalay, “Terörün küresel boyutu var ve uluslararası işbirliği zorunlu" dedi.
Atalay, şunları söyledi:
"Bakanlığıma bağlı olarak Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı için çalışmaları tamamladık. Kanun tasarısı Bakanlar Kurulu’nda imzalanarak TBMM’ye gönderildi. Umarız kısa zamanda yasalaşır. İlgili kurumlarla görüştük. Sorun bütün boyutlarıyla değerlendirilmiş oldu. Olabildiğince geniş mutabakat sağlamak için çalıştık. Hem bakanlıklar hem kurumlar arasında iyice olgunlaştırıldı.
Bu kuruluş bünyesinde uzman ekipler çalıştırılacak. Derinlikli stratejiler geliştirilecek. Ciddi bir insan birikimi kullanılacak. Türkiye’nin farklı kesimlerinin değişen güvenlik algılarını anlamaya gayret göstereceğiz.
Önleyici çalışmalara ek olarak ikinci temel yaklaşım şu: Metodları sürekli tahlil edeceğiz. Farklı güvenlik birimlerinin tahlillerini bir havuzda toplayarak bir strateji haline dönüştüreceğiz. Koordinasyon sağlayacağız. Yeni oluşturalacak yapı tehditlere tepki vermeyi sağlayacak.”
Görevleri
Atalay müsteşarlığın görevlerini şöyle sıraladı:
“-Stratejiler belirlenmesi ve bu konudaki uygulamaların izlenmesi;
- İstihbaratın koordinasyonu, bu konudaki dağınıklığın giderilmesi;
- Kamuoyunun bilgilendirilmesi ve halkla ilişkiler;
- Teröre katılan kişilerin yeniden kazanılması için çalışmalar yapmak...”
Beşir Atalay, terör sorunun çözümü için konjonktürün her zamankinden daha müsait olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti: “İsmi ne olursa olsun, önümüzde bir sorun var. Bu sorunun çözümü için konjonktür, iç ve dış etkenler, her zamankinden daha müsaittir. Bunu görüyoruz.
Başbakan Erdoğan’ın 2005 Diyarbakır konuşmasının arkasındayız. Zaten yürütülen çalışmalar var. Kullanmamız gereken imkanlar varsa, hepsini kullanacağız. Daha kuşatıcı adımlar atmaya kararlıyız. Sorunların çözümü için bugüne kadar yapılanlardan daha fazlasını yapacağız.
Görülen o ki bütün mesele insanda düğümleniyor. Biz insanımızın gönlünü kazanacak yeni yollar bulmalıyız. Birlikte yaşamanın yollarını bulmak zorundayız. Farklılık ve zenginliklerimizle birlikte yaşamanın yollarını bulmalıyız.
Her ne yaparsak hak, hukuk ve özgürlük çerçevesinde olacak."
İstihbarat birimleri kıskançBakan Atalay, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın "İstihbarat getirecek kurum bana karşı istihbarat topluyor" açıklamasına yanıt vererek, istihbarat birimleri arasında kıskançlık bulunduğunu ifade etti. Atalay, istihbarat birimlerinin arasındaki dağınıklığın giderilmesini ve koordinasyonu mutlaka sağlacaklarını belirterek, “İstihbarat birimlerinin biraz kıskançlığı var. İstihbarat birimlerini biraz birbirlerine yakınlaştıracağız” dedi.
Koruculuk kaldırılmıyorAtalay koruculukla ilgli tartışmalara yönelik soruya ise şu yanıtı verdi: “Mardin’deki olayın, vahşetin, tamamen koruculuk üzerine bina edilmesi doğru değil. Hadisenin pek çok faktörü var. Ama ilk gün de söyledim; maalesef işin içinde korucular var. Burası bir korucu köyü, hem öldürülenler hem de zanlılar arasında çoğunluk korucu. Bu, üzerinde çalışılması gereken bir durum.
Kaldırısın gibi, ileri ve erken değerlendirmeler yerinde olmaz. Koruculuğun kaldırılması şu anda söz konusu değil. Meselenin tamamı çözülürken uzantısı olan bu sorunlar da çözülür."