Gündem

Arat Dink: Erdoğan Çiçek'i korudu!

Arat Dink, Erdoğan’ın kendisine teessüf bildirip, yazıyı yayımlayan Taraf'ı telin etmesine neden olan sözlerine açıklık getirdi.

21 Mayıs 2011 03:00

 
T24-
Arat Dink, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hrant Dink cinayetinin ardından "Cemil Çiçek için 'Kanlım deme zanlım de' dedi" ifadesinin yer aldığı yazısının ardından Erdoğan’ın kendisine teessüf bildirip, yazıyı yayımlayan Taraf gazetesini telin etmesine neden olan sözlerine açıklık getirdi. Dink, "Erdoğan'ın bakanının zanlı olduğunu düşündüğünü ima edecek herhangi bir vurgusu olmamıştır. Tam tersine bizim sözümüze karşı çıkarak, 'kanlım deme zanlım de' sözünü 'bari' vurgusuyla söylemiştir" dedi. Dink, Erdoğan'ın kendisine teessüf bildirirken Ermeni meselesi hakkında yaptığı "Diasporanın etkisinden kurtulup, Ermenistan’ın adım atmasını beklerken, Ermeni yanlısı bazı zihniyetler hâlâ bu ülkede, onların avukatlığını üstlenmişler" yorumu için ise, "bu yan yana geliş de umarız onun kastını aşan bir durumdur" diyerek temennide bulundu.

Çiçek: Dink cinayetine en çok üzülenlerden biri benim

Erdoğan: Kanlım deme zanlım de



İşte Dink'in "Arat Dink: Başbakan Çiçek’i korumuştu" başlığıyla Taraf gazetesinde yayımlanan (21 Mayıs 2011) yazısı:
 
“Zanlımız” olarak tabir ettiğim İstanbul Eski Valisi M.G.’nin tüm yaptıklarına rağmen AKP’den aday gösterilmesini eleştiren dünkü yazım üzerine Başbakan yanıt verme ihtiyacı duymuş. Rahatsız olunan paragraf şu:

“Bitirmeden, yukarıdaki “zanlımız” ifadesine de bir açıklık getirmek isterim. Bize taziye ziyaretine gelen Başbakan’a babamın hedef gösterilme sürecinde, hükümetin aldığı tavrı eleştirmiş, özel olarak da Adalet Eski Bakanı C.Ç.’nin yediği nanelerden bahsederken, zat-ı muhterem için “kanlımız” deyip diyemeyeceğimizi sormuştuk. Kendisi bize “Kanlım deme zanlım de” diyerek doğruyu göstermişti. O gün bu gündür dilimize yerleşti. Zanlılarımızın Başbakan’ın terazisindeki kıymetini uzun süredir biliyoruz.”

Olay aktardığım gibi olmuştur. Anlaşılan o ki, bu paragraftan benim kastetmediğim bir sonuç çıkıyor. Başbakan kendi anladığı gibi “o kanlı değil zanlı” dememiştir. Yani bakanının zanlı olduğunu düşündüğünü ima edecek herhangi bir vurgusu olmamıştır. Tam tersine bizim sözümüze karşı çıkarak, “kanlım deme zanlım de” sözünü “bari” vurgusuyla söylemiştir.

Ben de bu uyarıyı doğru bulduğumu yazıda ifade edip “zanlımız” tabirini o yüzden kullandığımı anlattım. Yani neden “kanlımız” demediğimi...

Başbakan rahatsız olduğu şekilde bakanını zan altında bırakacak bir tabir değil tam tersine koruyan bir tabir kullanmıştır. Yaşananın tarihe bundan farklı bir şekilde geçmesini istemem.

Elbette Başbakan’ın o yazıdaki başka şeylerden rahatsız olmasını dilerdim. Keşke “zanlımız” olarak tabir ettiğimiz kimseleri aday göstermekten de rahatsız olunsaydı.

Başbakan tepkisini dile getirdikten hemen önce ve hemen sonra, Ermeni meselesiyle ilgili de birkaç söz söylemiş, bu yan yana geliş de umarız onun kastını aşan bir durumdur. İşin bu faslıyla ilgili de söyleyecek söz çok, onu da zamanı geldiğinde söyleriz.