T24- The Economist dergisinin "İslam ve Arap Devrimleri" başlıklı başyazısında "İslam'ın Arap devrimlerinde büyüyen bir güç olduğuna dair işaretler alınıyor" yorumu yapıldı. Yazıda, "İslami ve İslamcı olanların arasında bir fark olduğunu El Kaide gibi cihad yanlıların sayıca azaldığı" ifadesi yer alıyor.
Arap uyanışında dinin "büyüyen bir güç" olduğuna dikkat çeken dergi, şimdi Batılıların kendilerine hakim olup demokrasiye güvenmeleri gerektiği yorumunu yapıyor.
Tunus'la başlayıp Mısır'a, oradan diğer Arap ülkelerine sıçrayan ayaklanmaların tam hız devam ettiğini yazan Economist, şimdiye kadar bu ayaklanmaların seküler bir nitelik taşıdığını, bunun da Batılıları içten içe rahatlattığını ifade ediyor.
"Dine karşı olduklarından değil. Özellikle Amerikalıların çoğu, dindar. Ama genelde dinin kendilerinde olan türünü tercih ediyorlar. 11 Eylül 2001'den bu yana da özellikle İslam konusunda gerginler."
Economist'in aktardığına göre bununla beraber, "İslam'ın Arap devrimlerinde büyüyen bir güç olduğuna dair işaretler alınıyor."
"Bu da hem Arap hem de Batılılar arasında seküler düşünen ve liberalleri huzursuzlandırıyor. Çoğulcu demokrasiyi reddeden türden İslamcıların, Arap uyanışını kendi istedikleri yöne çevirmelerinden, kadınlara baskı yapmalarından, Hristiyan ve Yahudilere karşı cihad bayrağı çekmelerinden korkuyorlar. "
"Çoğu Müslüman, Amerika ve Fransa'da olduğu gibi, din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasına inanmıyor. Avrupa'daki bir çok "Hristiyan Demokrat" gibi dini coşkularını yitirmiş değiller. Türkiye, Malezya ve Endonezya gibi Müslüman demokrasilerde büyük İslami partiler bulunuyor."
'El Kaide'ye destek az'
İslami ile İslamcı arasındaki farka işaret eden Economist, "El Kaide, son bir kaç yılda Arapların kalbindeki ve zihnindeki yerini kaybetti. Cihad yanlıları sayıca azınlıkta." tespitini yapıyor.
Dergi, Arap dünyası dışında İslam ve demokrasinin yan yana rahat şekilde varolabildiği ülkelere ise Türkiye, Malezya ve Endonezya'yı gösteriyor.
Economist'e göre "Arap protestocular içindeki çoğu dindar Müslüman, hatta Müslüman Kardeşler üyeleri dahi, Türkiye'yi bir model olarak görüyor."
"Gerçi ılımlı bir İslami çizgideki hükümet, son dönemde kaygı verici biçimde, otoriter rejim sinyalleri yayıyor ama yine de halka, generallerden çok daha iyi hizmet veriyor. Ama bir model olarak İran'ın adı geçmiyor. Teokrasi, Arap sokaklarındaki gençlere hitap etmiyor."
Müslüman ülkelerin Batı'nın pek rahat olmadığı seçimler yapabileceklerini vurgulayan Economist, kaygılanmaya meyilli olanların ise, uzun vadede çıkarlarına bundan daha iyi bir alternatifin uymadığını hatırlaması gerektiğini dile getiriyor.
"Eski diktatörler, halklarını özgürlükler ve fırsatlardan mahrum bıraktılar, vaat ettikleri istikrarın dayanamayacağı açık. Müslümanlar kendi hayatlarının sorumluluğunu üstlenmedikçe İslam da modern demokratik dünyadaki yerini bulamayacaktır."